CHP'li Günaydın'dan Riskli "Tasarı" Uyarısı
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı"nın vatandaş için büyük riskleri de beraberinde getirdiğini belirterek, bu tasarının "Ya bu deveyi güdersin, ya da bu diyardan"...
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı"nın vatandaş için büyük riskleri de beraberinde getirdiğini belirterek, bu tasarının "Ya bu deveyi güdersin, ya da bu diyardan gidersin" anlayışı olduğunu söyledi. Günaydın ayrıca bu tasarıyla aynı zamanda vatandaşın yargı yolunun da kapatıldığını kaydetti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, bu hafta TBMM'de görüşülecek olan "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı" hakkında bir basın toplantısı düzenledi. Göksu Resteurant'ta düzenlenen ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın'da katıldığı kahvaltılı basın toplantısındal, Günay'dın tasarının doğuracağı sonuçları basın mensuplarıyla paylaştı. Tasarı için, "Önümüzdeki döneme damgasını vuracak kararları içeriyor" diyen Günaydın, "Sözü edilen tasarı,
iktisadi, sosyolojik, hukuki, kültürel ve politik açılardan doğruacağı sonuçlarla, önümüzdei dönemin en temel tartışma konularından biri olacaktır" diye konuştu.
Gökhan Günaydın, tasarının sözlü ve yazılı olarak ifade edilen gerekçesinde; Tükiye'nin 25 bin kilometrelik fay hattı bulunduğu, 74 milyon vatandaşın 19 milyonunun bina stoku içinde yaşamlarını sürdüdükleri, bu yapılardan 9 ila 11 milyonunun can ve mal güvenliği açısından sakıncalı olduğu, yenileme çalışmaları için 400 milyar doların üzerinde bir finansman gereksinimi olduğunun ifade edildiğini söyledi. Tasarıyla birlikte, demokratik yaklaşımlarla bağdaşmayan bir rant döneminin başlatılmak istendiğine
dikkat çeken Gökhan Günaydın, tasarının vatandaşın hayatını etkileyebilecek riskler taşıdığını söyledi.
Tasarının uygulamasına göre öncelikle vatandaşın kendisine verilen süre içerisinde riskli yapıları masrafı kendinden olmak üzere tespit ettirmesi gerektiğini, eğer kendisi tespit edemiyorsa Bakanlık, TOKİ veya belediyelerin bu tespitleri yapacağını söyleyen Günaydın, tespite yapılacak itirazların ise beş kişilik bir heyet tarafından karara bağlanacağını kaydetti. "Bunların ikisi Bakanlıkta görevli kişiler, üçü ise Bakanlığın seçtiği öğretim üyeleri olacaktır" diyen Günaydın, vatandaşın kendi yapısının
riskli olmadığını düşünse bile, Bakanlığın riskli görmesi halinde Kanun Hükmü'nün uygulanarak o binanın da riskli bina kapsamında yıkılacağını kaydetti.
30 GÜN İÇİNDE "YIK" TEBLİGATI
Binası riskli yapılar kapsamında değerlendirilen vatandaşa bir teligat gönderileceğini, bu tebligatla da vatandaşın 30 gün içerisinde evini yıkmak zorunda kalacağının tasarıda yeraldığını kaydeden Günaydın, "Yapı sahibi binasını yıkmazsa, Bakanlık tarafından yıktırılacaktır. Yıkım masrafları da yapı sahiplerine ait olacaktır" dedi. Günaydın ayrıca, riskli tespiti yapılan yapıların elektrik, su, doğalgazının kesileceğini, satışının ve kiralanmasının yasaklanacağını da kaydetti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, riskli yapı kabul edilen binaların yıkılmasının ardından arsa üzerinde ne yapılacağına paydaşların üçte ikisinin anlaşmasıyla karar verileceğini belirterek, eğer anlaşma sağlanamazsa acil olarak kamulaştırılma yoluna gidileceğini belirtti. Günaydın bu maddenin ise, "Ya bu deveyi güdersin, ya da bu diyardan gidersin" anlayışı olduğunu söyledi. Günaydın, paydaşlar arasında anlaşma sağlanırsa, vatandaşa konut-işyeri tahsisi veya kira yardımı yapılabileceğini, fakat
anlaşmayanların bu yardımları alamayacağına dikkat çekti.
VATANDAŞIN YARGI YOLU KAPATILIYOR
Günaydın, uygulamanın vatandaşın yargıya gitme yolunu tıkadığını da belirterek, "Anlaşma yapmak istemeyen vatandaş, idari yargıya gidebilir ama tasarı bu tip durumlarda yürütmeyi durdurma kararını engelliyor" dedi. Mahkemenin uygulamayla ilgili yürütmeyi durdurma kararı veremeyeceğinin altını çizen Günaydın, riskli binaların yıkımını engellemeye çalışanların ise Türk Ceza Kanunu'nun ilgili hükümleri kapsamınca Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunulacağını kaydetti.
YOKSULUN BARINMA HAKKINI YOK SAYAN BİR SÜRGÜN FETVASI
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, tasarının özetle yoksulun hakkını yok sayan yeni bir sürgün fetvası olduğunu belirterek, bu tasarının vatandaşın mülkiyet hakkına tecavüzün yasal temelini oluşturduğunu iddia etti. Tasarıyla bütün yetkinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile TOKİ'de toplandığını kaydeden Günaydın, böylece yerel yönetimlerin yasalardan kaynaklanan yetkilerinin ortadan kaldırıldığını söyledi. Günaydın ayrıca tasarıyla ilgili olarak, "Zeytincilik, orman, askeri yasak bölgeler,
turizmi teşvik, kültür ve tabiat varlıklarını koruma, kıyı, mera kanunları gibi doğa- çevre-kültür varlıklarını koruyup geliştirmeyi amaçlayan kanunların, bu kanunun uygulanmasını engelleyici ve bu kanuna aykırı hükümlerini uygulamadan kaldırmaktadır" diye konuştu.
Gökhan Günay'dın daveti üzerine basın toplantısına katılan Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin eski Başkanı Murat Karayalçın ise, Gökhan Günay'dın tasarıyla ilgili yaptığı açıklamalara katıldığını belirterek, geçmişten verdiği örneklerle uygulamada nasıl bir yol izlenmesi gerektiğine dikkat çekti. 1989-94 dönemlerinde Türkiye'nin ilk kentsel dönüşüm projesini Ankara'da kendilerinin uyguladığını söyleyen Karayalçın, Dikmen Vadisi Projesi'nde yapılacak kent aşın kendi yapısının riskli olmadığınsel dönüşüm
projesi için orada yaşayan vatandaşların da içinde olduğu ibr Karar Kurulu kurduklarını söyledi. Projenin tüm kararlarının 11 kişilik bu kurulda değerlendirdiğini ifade eden Karayalçın, "Bunun adı yönetime katılmak değil, birlikte karar almaktır" şeklinde konuştu.
Kuzey Ankara Girişi Projesi'ni de değerlendiren Karayalçın, "7 bin konutluk proje 8 yılda bitirilemez mi?" diye sordu. Karayalçın, bölgede vatandaşların bir isyan içinde olduklarını ve yaklaşık bin 500 kişinin kendilerine verilen sözlerin tutulmadığını söyledi. - ANKARA