Cumhurbaşkanı Gül'ün Ortadoğu Danışmanı Hürmüzlü Açıklaması
"Bu bölgede çok ciddi rollere sahip olmak isteyenler oldu. Takdir buyurursunuz ki, biz hiçbir zaman Ortadoğu denilen bölgede ve dünyanın öteki yerlerinde rol aramadık. Ama rol bizi aradı. Bu çok...
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Ortadoğu Danışmanı Erşat Hürmüzlü, "Bu bölgede çok ciddi rollere sahip olmak isteyenler oldu. Takdir buyurursunuz ki, biz hiçbir zaman Ortadoğu denilen bölgede ve dünyanın öteki yerlerinde rol aramadık. Ama rol bizi aradı. Bu çok önemli konudur. Bize biçilen rolleri de görmezlikten gelmemiz doğru olmaz" dedi.
Hürmüzlü, Selçuk Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Ortadoğu'da Son Gelişmeler ve Türkiye- Irak İlişkileri" konulu konferansta, Ortadoğu kavramının yeni nesil ve araştırmacılar tarafından mutlaka irdelenmesi gerektiğini söyledi.
Son zamanlarda Ortadoğu ve Büyük Ortadoğu Projesi gibi bir takım terimlerin ortaya atıldığını vurgulayan Hürmüzlü, şunları kaydetti:
"Aslında Ortadoğu diye bir şey yoktur. Bizim yaşlarda olanlar hatırlar. Kıbrıs'tan BBC radyosu yayın yaptığı zaman Yakın Doğu'dan bahsederdi. O zaman Ortadoğu adlandırılmamıştı. Ortadoğu terimi 1902'lerde bir ABD'li deniz subayının ortaya atmış olduğu bir kavramdı. Arkasından bir dergide kullanıldı ve 1945'den sonra öteki ülkeler kullandı. Ortadoğu'yu bizim dünyamız olarak görüyorum. Bu bölgede bizim de varlığımız çok önemli. Türkiye'nin varlığı bu bölgenin istikrarı için önemlidir. Aslında bu bölgede rol oynayanlar olmuştur. Bu bölgede çok ciddi rollere sahip olmak isteyenler oldu. Takdir buyurursunuz ki, biz hiçbir zaman Ortadoğu denilen bölgede ve dünyanın öteki yerlerinde rol aramadık. Ama rol bizi aradı. Bu çok önemli konudur. Bize biçilen rolleri de görmezlikten gelmemiz doğru olmaz. Bu bölgenin istikrarı ve emniyeti, güçlü bir bölge ülkesi olan Türkiye'ye tevdi ediliyorsa, onun da üstesinden gelmemiz gerekir."
"Tehlike doğuracak konular var"
Hürmüzlü, Irak ile Türkiye'nin bir elmanın iki yarısı gibi tarih boyunca iç içe olduğunu, Türkiye'nin vatandaşları için ne isteniyorsa Iraklılar için de onu istediklerini dile getirdi.
Irak'ın kararının yine o ülkenin mutfağında pişirileceğine dikkati çeken Hürmüzlü, sözlerine şöyle devam etti:
"Nasıl Türkiye'nin kararı Türkiye'nin mutfağında pişirilirse, Irak'ta da öyle olmalı. Arkadaşlarımızın da söylediği gibi, her zaman onların yanında olmalıyız. Bu arada, hem dünyada hem bölgemizde bir takım fikirler ortaya atılıyor. Bunu, çok iyi irdelememiz ve ciddi bir şekilde araştırmamız lazım. Tehlike doğuracak konular var. Bunların başında mezheplerin çatışması durumu geliyor. Müslümalar olarak Ortadoğu denen bölgede, gözlerimiz Newyork'a, Brüksel'e bakarak değil, kendi topraklarımızın içinden kaynaklanan ögelere bakarak, bunu halletmemiz lazım. O bakımdan mezhep çatışmaları olsun, bunlardan uzak durmamız lazım. Irak'da çok dahi insanlar var. Dolayısıyla Irak kimliğini ön plana çıkardıklarında, bütün katmanlara aynı özgürlüğü verdiklerinde, Irak hem bölgenin hem de dünyanın geleceği parlak ülkelerinden biri olacaktır. Türkmenlerin bakanı, milletvekili olmasın, büyük projelerde yer almasınlar, ama insan haklarına sahip olsunlar. Bunu Türk, Arap, Kürt için, herkes için söylemek gerekir. Bu, Iraklıların yapacağı iştir. Biz ancak dost ve kardeş olarak bunları kendilerine söyleriz. Onlar Irak kimliğini ön plana çıkadıklarında, bunu en iyi şekilde ortaya koyacaklardır. Türkiye her zaman Irak'ın yanında. Türkmenlerin Irak ile Türkiye arasında bir sevgi köprüsü olduğunun bilinciyle hareket ederek, bu katmanların yanında olmalıyız. Irak ile Türkiye arasındaki bu ilişkilerin en kısa zamanda gerçek rayına oturması hepimizin temennisidir." - Konya