Haberler

Cumhurbaşkanlığı 'Kültür ve Sanat Büyük Ödülü' Ahmet Kaya'ya

Abone Ol

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Siz, milletimizi ödüllendirdiniz, insanlığa, medeniyete katkı yapan kişiler oldunuz. Bunun karşılığında biz sizin büyük başarılarını takdir etmenin karşılığı olarak bu ödülleri veriyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Siz, milletimizi ödüllendirdiniz, insanlığa, medeniyete katkı yapan kişiler oldunuz. Bunun karşılığında biz sizin büyük başarılarını takdir etmenin karşılığı olarak bu ödülleri veriyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödül Töreni, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün evsahipliğinde Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirildi. Törene Cumhurbaşkanı Gül'ün yanısıra, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik katıldı. Gül, aslında birbirinden çok farklı alanlarda çok değerli ödüllerin verildiğini belirterek, "Sanat, kültür ve bilim bunlar çok farklı alanlardır. Bunların kıymetini bilirsek bu alanlarda çalışanların, sanatçıların değerini bilirsek bu bir ülkeye çok büyük katkı sağlar. Türkiye 10-15 yıl içinde çok büyük gelişmeler sağladı. Büyük altyapı sorunları yavaş yavaş çözülmeye başladı. Başka iktidarlarla kıyasladığımızda çok güzel şeyler söyleyebilir. Esas kalıcı olan şey, bilim, kültür ve sanat alanında yapılanlardır" dedi. Türkiye'nin güçlü varlığının dünyada bilinir bir hale geldiğine dikkati çeken Gül, ağırlığın kültürel, bilimsel faaliyetlere ayrılması gerektiğini ve bu alanın sonuna kadar desteklenmesi gerektiğini dile getirdi. Sanatla kültürün sınır tanımadığını belirten Gül, gelecekle ilgili düşünülen hayallerin yine kültürle ilgili olduğunu ve dolayısıyla sınırının olmadığını dile getirdi.

Bir ülkede her türlü fikrin rahatlıkla tartışabildiği ortamda sanat ve kültürün muhakkak ki gelişeceğine işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, "Türkiye artık bu noktalar geldi. Bizler farklı farklı kavşak noktası olan yurdumuz var. Çok miras almışız. Bu kadar miras aldığımıza göre bunları korumanın sorumluluğu var. Geleceğimize miras bırakacağımız çok değerli eserlerin olması gerekiyor. Bu bilincin çok güçlü olarak Türkiye'de canlandığını biliyorum. Siz, milletimizi ödüllendirdiniz, insanlığa, medeniyete katkı yapan kişiler oldunuz. Bunun karşılığında biz sizin büyük başarılarını takdir etmenin karşılığı olarak bu ödülleri veriyoruz" ifadelerini kullandı.

Gül, "Fuat Sezgin Beyin çalışmaları gerçekten çok ilginç ve entresan. Sayın Acemoğlu, herkes tarafından takip edilen bir kişi. İskender Pala, Divan Edebiyatı'ndan gelen bütün bilgisi ve hünerini romana aktaran kişi. Tarihi doğru şekliye roman vasıtasıyla bugünkü nesillere aktaran usta yazarlardan birisi" dedi. Tarihi Kentler Birliği'nin çalışmalarının olağanüstü olduğunu anlatan Gül, birçok şehrin karmaşık bir hale geldiğini ve tarih bilimciliği konusunda önemli çalışmaların yapıldığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Gül, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'ne layık görülen ünlü sanatçı ve yorumcu Ahmet Kaya'ya ilişkin, "Bu ülke hepimizin ülkesi vatanı, devlet hepimizin devleti. Siyasi tarihimize baktığımızda hepimizin çektiği acılar var ama ne yapalım ki kendi evimiz. Önemli olan yanlışların farkına varmak ve bu ülkeyi gerçekten özgür, herkesin düşüncesini rahatlıkla konuşabileceği, ifade edebileceği bir ülke haline getirmek. Onun için kültür ve sanattan bahsederken, esas önemli olan şey bunun en gelişmiş demokratik hukuk devletindeki standardına ulaşmış olması gerekir. Geçmişle mukayese ettiğimizde, ne kadar mesafe aldığımızı ve hala almamız gereken mesafenin olduğunun hepimiz farkındayız. Onun için bu reform süreçlerinin devam etmesi gerektiğini söylüyoruz. Bu şekilde doğrusu kendisine yapılan haksızlıkların da en azından ailesi tarafından, sözleriyle kültürüyle hangi ideolojiden ve fikirden olursa olsun herkesi yakalayan bir insandı. Bütün Anadolu'nun bütün seslerini dillendiren bir insandı. Bütün bunlar hepsi yeni hataların yapılmaması için atılan adımlardır. Geçmişimize baktığımızda yanlışlarımız var. Önemli olan yürüdüğümüz yolda yeni yanlışları yapmamaktır. Herkesin farklılığı olabilir. Önemli olan bütün farklılıkları birlik içinde toplayarak bunları enerjiye çevirmektir. O açıdan bu faaliyetlerinin çok değerli olduğuna inanıyorum" dedi.

2013 YILI CUMHURBAŞKANLIĞI KÜLTÜR VE SANAT BÜYÜK ÖDÜLLERİ'NİN VERİLDİĞİ KİŞİ VE KURUMLAR

İslam, bilim ve teknoloji tarihi alanında yaptığı çalışmaları için Prof. Fuat Sezgin, Klasik büyüme ve kalkınma teori ve modellerine farklı bir perspektifle yaklaşımı nedeniyle Sosyal Bilimler dalında Prof. Daron Acemoğlu, Türk edebiyatının geniş kitlelerce benimsenmesine ve toplumda kültür tarihine yönelik ilginin oluşmasına sağladığı katkılar için Edebiyat dalında Prof. İskender Pala, 'Batıya Akan Nehir' belgeseli ile insanlık tarihinin doğudan batıya yürüyüşünü güçlü bir görsellik ve zengin bir anlatımla aktarmadaki başarısı ve bu doğrultuda medeniyetler arası uzlaşıya getirdiği bakış açısı için belgesel dalında Prof. Bekir Karlığa'ya, doğal ve kültürel çevre konuları ile kentlerdeki kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılmasında gösterdiği yoğun çabalar ve kent kültürü alanındaki toplumsal farkındalığın artmasında sergilediği başarılı çalışmaları ile Kültür ve Sanat Kurumu olarak Tarihi Kentler Birliği'ne, müziği, yorumu ve söylemiyle farklı görüşlerden çok sayıda insanı biraraya getirdiği gerekçesiyle müzik alanında Ahmet Kaya'ya ödül verildi.

Belgesel dalında ödül alan Prof. Dr. Karlığa, belgeselin 32 ülkede farklı dillerde yayına girdiğini belirterek, eserin birçok kurum ve kuruluşun katkısıyla ortaya çıktığını söyledi.

Sosyal bilimler dalında ödül alan Prof. Dr. Acemoğlu, 1980'den beri Türkiye'nin çok değiştiğini anlatarak, "Bu değişimin en büyük parçası özgürlüğün daha da gelişmesi. Türkiye çok büyük değişimlerden geçiyor. Türkiye'nin kurgularının, ekonomisinin kapsayıcı açıdan daha da gelişmesini ve fikir özgürlüğüne daha da önem vermesini istiyorum" diye konuştu.

Kürtçe şarkı söyleyeceğini ifade ettiği için protestoyla karşılaştıktan sonra sürgüne gittiği Paris'te hayatını kaybeden ünlü besteci ve yorumcu Ahmet Kaya'ya müzik alanında verilen 'Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'nü, eşi Gülten Kaya aldı. Ödül töreninde bir konuşma yapan Gülten Kaya, uygar dünyanın geliştirmeye çalıştığı kültür ve sanat alanının merkezileştirilmeye çalışıldığını belirterek, "Yaşadığı topraklar üzerinde düşünmenin, bu toprakların geleceği için kaygı taşımanın ne kadar değerli olduğu anlaşılamadı. Muhalif kimliğini düşünceleriyle birleştiren Ahmet Kaya bir sanat adamıydı" dedi. Gülten Kaya, eşi Ahmet Kaya'nın Paris'te yaşadığı süre boyunca kaleme aldığı bir yazısını okuyarak, ödülü Kaya'nın değerleri, vefa selamı gibi algıladığını ve törene 'Aleyküm Selam', 'Bizden de merhaba demek için geldiğini' ifade etti.

Çok dilli belediyeciliği esas aldığı için yargılanıp cezaevinde yatan Diyarbakır'ın merkez Sur İlçesi Belediye Başkanı BDP'li Abdullah Demirbaş, törene Cumhurbaşkanı Gül'ün davetlisi olarak katıldı. Ödül töreninden sonra Cumhurbaşkanı Gül, konuklarına bir resepsiyon verdi.

Tören sonrası gazetecilerin sorularını cevaplayan Gülten Kaya, bir soru üzerine, "Toplumlar çok hızlı yol alamıyor" şeklinde konuştu. - ANKARA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika

Abdullah Gül Gülten Kaya Ahmet Kaya Türkiye Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title