DSP Genel Başkanı Masum Türker Balıkesir'de
Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, 7 Haziran seçimlerinin Türkiye’nin gelecek 50 yılını tayin edeceğini belirtti.
Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, 7 Haziran seçimlerinin Türkiye'nin gelecek 50 yılını tayin edeceğini belirtti.
Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, seçim çalışmalarını Balıkesir İl teşkilatını ziyaret ederek sürdürdü. Burada basın mensuplarıyla bir araya gelen Türker, 7 Haziran seçimlerinin Türkiye'nin gelecek 50 yılını tayin edeceğini belirtti. Türker, "7 Haziran Türkiye'nin gelecek 50 yılını tayin edecek seçimdir. Çünkü 4 yıl sonra yapılacak seçim cumhurbaşkanlığı, milletvekilliği hem de yerel yönetimler seçimlerini kapsayacak ve bu seçime hazırlanacak kadrolar, seçim sonrası parlamentoya giren ve girmeyen partilerin hangileri olduğunu ortaya koyacak. Bu seçimlerin çok önemli bir yapısı var. Eğer iyi işler yaparsanız bu seçimler, daha seçimler yapılmadan iktidar kadroları kendilerini hemen buna adapte ederler. Bu basın toplantısını seçim sona ermiş gibi büyük bir mutlulukla yapıyorum. Çünkü DSP seçimler başlamadan, seçim bildirgeleri açıklanmadan Türkiye'deki yoksulluk sınırının 2 bin lira civarında olduğunu söylemiş ve asgari ücretin 2 bin lira olması gerektiğini dile getirmiştik. Bunun yanı sıra eğer gelirler politikası düzeltilmezse Türkiye'de ki çalışanları başkaldırı içinde olacağını söylemiştik. Bu başkaldırının da ilk işaretini Bursa'da gördük. Dalga dalga bütün Türkiye'ye yayılmaya başladı. Bizim tespitimiz asgari ücretin en az 2 bin lira ve emeklilerinde en az 2 bin 600 lira olması lazım geldiği söylemimizi o kadar çok dillendirdik ki medyada üstü örtülse bile nihayet Başbakanı dize getirdi. Sizinle Başbakanı dize getirmiş bir partinin genel başkanı olarak konuşuyorum. Başbakan işçi sendikalarıyla yaptığı görüşmeler sonrası hem vereceği zammı yükseltmek zorunda kaldı kamu çalışanlarına hem de işçilere ödenmesi gereken asgari para eğer 2 bin 150 liranın altındaysa 100 lira zam vererek 2 bin 250 liraya çıkartmayı kabul etti. Ayrıca seyyanen 5 yüz lira zam vereceğini bütün kamuda işçiler için kabul etti. Bu bizim açımızdan DSP'nin seçim sürecinde Başbakan ve ekibini dize getiren işçi haklarını ortaya koyan en büyük kazancımızdır. Bu seçimi biz işçiler için bu hakların sağlanması olan katkımızdan dolayı şuanda kendimizi seçimi kazanmış olarak görüyoruz. Şimdiki beklentimiz devletteki işçiler için öngörülen bu değerlendirmenin çok düşük bir farkla memurlar için yapılmış sözleşmenin değiştirilerek, memurlar içinde arttırılmasını beklemektir. Yapılmazsa DSP memur maaşları için gerekli düzenlemenin yapılması için gerekli mücadeleyi vermeye devam edecektir. Dün kaynak nerede diye soran Başbakan devlet tarafından ödeneceklerin demek ki kaynağı varmış. Bizim isteklerimizin çoğu devlet tarafından değil, özel kesimi kendi kendini dengelemesi ve yalnız vergi muafiyeti ile farkların sağlanmasına dayanıyor" dedi.
MAÇLAR ŞİFRESİZ KANALDA
Futbol maçlarının şifresiz kanallarda yayınlanmasını gündeme taşıdıklarını ifade eden Türker, "Biz gençlerin anayasada belirtildiği gibi korunabilmesi futbol maçlarının seyredilebilmesi için, meyhanelere gitmek yerine herkesin istediği yerde seyretmesine imkan vermek için futbol maçlarının şifresiz olmasını gündeme getirdik. Bizim bu vaadimiz ileri görüşlü ve geleceği yakalayan bir vaatti. Bizim yaptığımız hesabı futbol birliği de yaptı. Maçlar şifresiz yayınlanır ve bunu gösterecek olan yerel, bölgesel ve ulusal kanalların o saatteki özel reklam kuşağından pay alınırsa bu aldıklarından daha fazla para alacaklar ve Türkiye'deki herkes futbol maçlarını seyredecek. Bu da bizim sosyal adaletçi yaklaşımımızdaki fırsat eşitliğimizi ortaya kokuyor. Şu ana kadar yapılan tespitler ve özellikle Cumhurbaşkanı'nın elindeki tespitler şunu gösteriyor ki AK Parti tek başına iktidar olamayacak. Cumhurbaşkanlığına yakınlığıyla bilinen Binali Yıldırım 'koalisyon yok azınlık hükümeti kurulacak ve erken seçime gidilecek' dedi. Koalisyon için ilgililer devreye girdi CHP'nin seçim bildirgesinde olmamasına rağmen, Lozan'da İsmet Paşa'nın reddettiği şirketlere kapitülasyon ve imtiyaz tanıyan yapının daha ileri düzeyde olanı merkez çevre adıyla bunun yurt dışındaki yeni adı Charter City, yani kiralık şehir projesini devreye soktu. Bu proje devreye girince de Başbakan 'bu benim kitabımda vardı' dedi. Böylelikle bize büyük koalisyonun AK Parti ve CHP kanadından göz kırpıldı. Bunun da çöpçatanı Kemal Derviş'tir. Eğer gerçekleşirse bu iki partiye de Kemal Derviş hayırlı olsun. Çünkü Derviş hatasını biz yaşadık, çağırdık partimizi ikiye böldü. Türkiye'nin AK Parti'nin eline geçmesini sağlayan o projenin sahibidir. Şimdi o proje koalisyon olarak ortaya kondu. CHP'ye gidecek olan her oy AK Parti'ye gidecektir. Son seçim haftasında aman oylar bölünmesin diyenler gerçeği söylemiyorlar. DSP'nin parlamentoya girmesi hem Türkiye'nin hem de Atatürkçülüğün CHP'nin sigortasıdır. Kıbrıs'ı İngilizlere kiraladık Kıbrıs elimizden gitti" şeklinde konuştu.
Cumhuriyet gazetesi hakkında yapılan soruşturmaya da değinen Türker, "Bu TIR'ların varlığı bellidir, aslında bu TIR'ların MİT ile ilişkisi yoktur. Bu TIR'ın MİT ilişkisi olduğunu söyleyenler kendi suçlarının ortaya çıkmasından korkanlardır. Çünkü bu TIR'larda üstünde silah altında Işid'e verilmek üzere dolarlar, dolarların altında da Işid'in o dolarlar karşılığı İran'a taşıyacağı altınlar vardır. TIR yakalandığı zaman eğer devlete ait bir kurumla ilgili olduğunu gösterirseniz ne savcılık bir işlem yapabilir ne jandarma ne de polis. Sandık başındaki insanların milli duygularla hareket etmesini bekliyorum. Türkiye'ye öldürülen doktorumuz için başsağlığı diliyorum. Rahmete kavuşan doktorumuzu bir sağlık şehidi olarak kendisine Tanrı'dan rahmet diliyorum" dedi.
Bank Asya'nın fona devredilmesinin ekonomiye 2 şekilde yansıyacağını ifade eden Türker, "Türkiye'de bu dolarizasyonu hızlandıracaktır. İnsanlar paralarını bankalarda tutmaktan korkacaklar. Ama yatırmadıklarını paralarını değer kaybetmesin diye yabancı para birimlerine çevirmeye başlayacaklardır" şeklinde konuştu. - BALIKESİR