"Bizim En Önemli Özelliğimiz Halkçı Bir Parti Olmamızdır"
DSP Genel Başkanı Masum Türker, "Bizim en önemli özelliğimiz halkçı bir parti olmamızdır." dedi.
DSP Genel Başkanı Masum Türker, "Bizim en önemli özelliğimiz halkçı bir parti olmamızdır" dedi.
Seçim çalışmaları kapsamında İzmir'in Dikili ilçesini ziyaret eden DSP Genel Başkanı Masum Türker ve DSP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Selçuk Karakülçe, Dikili Belediye Başkan Vekili ve DSP adayı Yusuf Altıparmak, Belediye Meclis Üyesi Sedat Öcal ve yeni dönem Meclis Üyesi adayları ile birlikte kahvaltı yaptı. Kahvaltı sonrası Türker ve beraberindekiler, Dikili Kadın Dayanışma Merkezi'ndeki Kadın El Emeği Pazarı'nı gezdi. Dikili Kadın Dayanışma Merkezi'ni de ziyaret eden Türker, Jeotermal A.Ş çalışanları için düzenlenen kahvaltıya katılan Dikili eski Belediye Başkanı Osman Özgüven, Jeotermal A.Ş Başkanı ve Meclis Üyesi Hüseyin Çelik, Kent Konseyi Başkanı ve Meclis Üyesi Erdoğan Doğan ile kısa bir sohbetin ardından Bademli köyünü ve Çandarlı beldesini ziyaret etti. Çandarlı'da kalabalık bir vatandaş topluluğu tarafından karşılanan Türker, yaptığı konuşmada, "Bu seçim yerel yönetimler seçimidir. Ama ne yazık ki Türkiye'de hem iktidar partisi hem de ana muhalefet partisi seçimi bir genel seçim havasına sokmaya, kamplara ayırmaya çalışıyorlar. Her iki parti de demokrasiden uzak dayatmacı zihniyetle hareket ediyorlar. Bildiğiniz gibi Yusuf Bey farklı bir parti adına çalışıyordu. Dikili'deki hizmetleri hızlandırarak halkın emrine veriyordu. Ancak Yusuf Bey'in hizmetlerini göz ardı ettiler. Dikili ve Çandarlı'yı paylaşabilmek için yola çıkan baronlar 'nasıl olsa kimi koysak seçilir' mantığıyla ilgisiz ve tanımadığınız insanları birden bire size aday gösterdiler. Bizim en önemli özelliğimiz halkçı bir parti olmamızdır. O nedenle biz halkın seçtiği, halkın istediği adayların yanlarında durur, yanlarında yürürüz. Bu nedenle Dikili'de de halkın adayı Yusuf Bey'le birlikte yürüyoruz" dedi.
Dikili Belediye Başkan Vekili ve DSP adayı Yusuf Altıparmak ise, "Ben halkıma güvenerek, ondan güç alarak aday oldum. Dayatmayla, atamayla değil, halkın isteğiyle aday oldum. Arkamdaki arkadaşlarımda çıkarsız şartsız benimle birlikte yola çıktılar. Kendini çok kuvvetliyim diye lanse ederek halkın oyunu çantada keklik gören bir parti, meclisinde ön sıraları pazarlığa bağladı. Soruyorum size halk katakullilerle yola çıkanların arkasında durur mu? Biz meclisimizi oluştururken sadece hizmeti hedef aldık. Her yerden mecliste bir temsilci olmasını hedefledik. Biz onlar gibi Çandarlı, Deliktaş, Bademli çantada keklik demedik. 2. sıradaki arkadaşımız Çandarlı'dan, Deliktaş'tan, Bademli'den arkadaşlarımız var. Yazın Çandarlı'nın nüfusu yüz bini buluyor. Hiç Çandarlı gibi güzide bir ilçe belediyesi kapatılır mı? Büyük bir darbe yedi Çandarlı halkı. İkinci darbede biz büyüğüz diyen partiden geldi. Çandarlı'yı çantada keklik görüp meclise kimseyi koymadılar. Ancak biz Çandarlı'ya 2. sıradaki arkadaşımızı koyduk. Çandarlı'nın mecliste bir temsilcisi var. Çandarlı'yı yerinden yönetim anlayışıyla hiçbir işçisini çıkarmadan, Çandarlı halkıyla birlikte yöneteceğiz. Deliktaş'tan üniversite mezunu kamyon şoförlüğü yaparak karnını doyuran arkadaşımızı aldık. Bademli'den balıkçılık yapan kardeşimizi aldık. Roman kardeşlerimizden aramıza temsilci aldık. Bizim ahlakımız bu. Biz kimseyi birbirinden ayırmıyoruz. Hiçbir şeyin hesabını yapmıyoruz. Rant peşinde değiliz. Bizim tek amacımız hizmettir, hizmet" diye konuştu.
Altıparmak, "Sandığı koyup da bir arkadaşımızı belirleselerdi arkasında dururduk. Siz bizi yok sayamazsınız. Biz hepimiz siyasete 40, 45 yıl hizmet etmiş insanlarız. Partisinin kapısını bilmeyen, içine hiç girmeyen, hiçbir katkı koymayan, Cumhuriyet mitinglerine bile katılmamış birini hemşehricilik kayırmasıyla koyuyorsun. Biz buna sessiz kalmadık, kalamazdık da. Şimdi haklılığımız gün yüzüne çıkıyor. Halkımız çığ gibi büyüyerek geliyor" ifadelerini kullandı. - İZMİR