Haberler

Erdoğan "Nasibi olmayan bir zihniyetin mensupları" ANKARA

Abone Ol

Erdoğan "Nasibi olmayan bir zihniyetin mensupları" ANKARA

Erdoğan - "Nasibi olmayan bir zihniyetin mensupları" - ANKARA

AK Parti İlçe Başkanları ve İlçe Belediye Başkanları Toplantısı

-Başbakan Erdoğan: (1)

-"Orman isteyenler için ormanlar bol. Ama şunu bilmiyor, yol medeniyettir. Yolu olmayanın, suyu olmayanın medeniyeti konuşması mümkün mü? Yol olmazsa üniversiteye bile gidemez, o yol sebebiyle üniversiteye gidiyorsun. Ormansa sizleri ormanlara gönderelim, gidin ormanlarda yaşayın ama hiç olmazsa şehirlerdeki halkı rahatsız etmeyin"

-"Bizim milletle kurduğumuz bağı, gönül bağını hazmedemeyenler her türlü iftirayla, ithamla, karalama kampanyasıyla üzerimize gelmeye devam edeceklerdir"

-"Bir sadece seçimler için çalışan siyasi partiler vardır bir de millet için çalışıp tabii olarak seçimlerde başarı elde eden partiler vardır. AK Parti millet için çalışan bir partidir. AK Parti seçime değil veya seçimi değil, millete hizmeti kendisine dert edinen, oy kazanmak için değil, milletin gönlünü kazanmak için ter döken bir partidir"

ANKARA (AA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Orman isteyenler için ormanlar bol. Ama şunu bilmiyor, yol medeniyettir. Yolu olmayanın, suyu olmayanın medeniyeti konuşması mümkün mü? Yol olmazsa üniversiteye bile gidemez, o yol sebebiyle üniversiteye gidiyorsun. Ormansa sizleri ormanlara gönderelim, gidin ormanlarda yaşayın ama hiç olmazsa şehirlerdeki halkı rahatsız etmeyin" dedi.

Erdoğan, AK Parti ilçe başkanları ve ilçe belediye başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, 2014 Mart'ta yapılacak seçimlere 6,5 ay kaldığını söyledi.

Bugüne kadar AK Parti teşkilatı olarak her seçimde sandıklar kapatıldıktan sonra bir sonraki seçimin hazırlıklarına başlayan, her an seçimlere hazırlıklı bir parti olduklarını dile getiren Erdoğan, bunun ilkeleri, stratejileri olduğunu ifade etti.

"Biz uzun soluklu bir maratonun yolcularıyız ve yine her zaman ifade ettiğim gibi Aşık Veysel'in diliyle 'uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece' ve gideceğiz gündüz gece" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu uzun ince bir yolun yolcuları için bir devamlılık içinde belli hedefler, belli gayeler doğrultusunda hareket ettiğimiz için sandıklar kapatıldığında gündemi değişen bir teşkilat olmadık. Milletimiz kuruluşumuzdan bugüne seçim sonuçları yoluyla bizlere yetki verdi, sorumluluk yükledi. Belli bir müddet içinde genel seçimlerde 4 yıl, yerel seçimlerde 5 yıl boyunca biz bu yetkiyi, bu sorumluluğu seçim yoluyla üzerimize aldık. Ancak bu süre içinde her gün, her saat, her an milletimizin hizmetlerimiz hakkında ne düşündüğünü, memnuniyetini ve memnuniyetsizliğini kendimize dert edindik. Gerek kamuoyu araştırmalarıyla, gerek istişareyle, diyalogla hep milletimizin nabzını tuttuk.

Burada şu ayrımı çok net bir şekilde ortaya koymak durumundayız, bir sadece seçimler için çalışan siyasi partiler vardır bir de millet için çalışıp tabii olarak seçimlerde başarı elde eden partiler vardır. AK Parti millet için çalışan bir partidir. AK Parti seçime değil veya seçimi değil millete hizmeti kendisine dert edinen, oy kazanmak için değil milletin gönlünü kazanmak için ter döken bir partidir. Bizim farkımız buradan geliyor."

-"Biz yeraltında çok çalışan bir teşkilatız"

AK Parti'nin bu önemli farkından dolayı 2014 seçimlerine de son derece hazırlıklı gireceklerini anlatan Erdoğan, Türkiye'nin 81 vilayetinde, her ilçesinde, her beldesinde, köyünde, mezrasında, yaylasında eserleri, hizmetleri, yatırımları bulunduğuna işaret etti.

Bunun da ötesi ülkenin 780 bin kilometrekaresinde 76 milyonun her biri için hayata geçirdikleri ve devam eden projeleri olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, başlayacakları projeler de bulunduğunu belirtti.

Erdoğan, 2014 Mart seçimlerine iki önemli enstrümanla girdiklerini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Bunun birincisi yaptıklarımızla giriyoruz, ikincisi de başlayıp devam eden ve başlayacak projelerimizle giriyoruz. Bizi, bizden ziyade 11 yıldır ortaya koyduğumuz siyasetimiz anlatıyor. Bu büyük bir avantaj ama bu avantajı hafıza-i beşer nisyan ile maluldür düşüncesiyle halkımıza mal etmemiz lazım. Nasıl olsa bunu herkes biliyor mantığıyla hareket eder de kabuğumuza çekilirsek, şunu bilin ki, inanın şok olursunuz. Asla 'bunu herkes biliyor' değil. Yaptığınız yolu, hergün üzerinden geçtiği yolu bile unutan vatandaş vardır, unutan insan vardır. Bunu belediye mi yaptı karayolları mı yaptı, hiç bunun farkına bile varmaz. Başka siyasi parti orada şu anda iktidardır ama o hizmeti orada karayolları vermiştir, anlatmadığımız, anlatamadığımız için zanneder ki onu belediye yaptı. O belediye farklı bir siyasi partinin belediyesidir ve gider yine oyu ona verir. Öyleyse bunu anlatmamız lazım, bilmesi lazım. 'Bunu biz, karayollarımız vasıtasıyla yaptık' veyahut da bizim şu anda yerel iktidarımız var orada, yerel iktidarımızın yaptığı bir hizmettir, bunu anlatmamız lazım. Bizi bizden ziyade, 11 yıldır ortaya koyduğumuz eserlerimiz, bundan sonrası için açıkladığımız projelerimiz anlatıyor."

"Biz yeraltında çok çalışan bir teşkilatız" ifadesini kullanan Erdoğan, "Bunu niye söylüyorum? Yani altyapı hizmetlerini ileri derecede yapan bir teşkilatız. Bir yerel yönetim iktidarına sahibiz. İnsanoğlu yerin altında yapılanı görmez, hep yerin üstünde yapılana bakar. Daha farklı bir ifadeyle, minareyi görür ama kuyuyu görmez. Öyleyse ne yapmak durumundayız? Şurada şu kuyu yapılmış bunu anlatmamız lazım. Altyapı hizmetleri verilmiş, bunu anlatmamız lazım. Kimse atıksu kanallarını görür mü? Görmez. Kimse içme suyuyla ilgili verilmiş hizmetleri görür mü? Görmez. Anlatmamız lazım. Bunları vatandaşın bilmesi lazım. Enerji hatlarıyla ilgili nelerin yapıldığını bilir mi? Bilmez. Anlatmamız lazım" diye konuştu.

-"Nasibi olmayan bir zihniyetin mensupları"

Merkezi yönetim ve yerel yönetim olarak bu işi bir arada götürüp, halka mal etmeleri gerektiğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bütün bunların yanında, bunlarla yetinmeyip, ortada meyve veren bir ağaç varsa, şunu bilin ki taşlayanlar olacak. Öyleyse bu taşlayanlara karşı da tedbirlerimizi ayrıca almamız gerekmektedir. Biz çalıştıkça çalışmayanlar, karalamak için, kötülemek için, çarpıtmak için ellerinden geleni yapacak, her yola da başvuracaklardır. Bizim milletle kurduğumuz bağı, gönül bağını hazmedemeyenler her türlü iftirayla, ithamla, karalama kampanyasıyla üzerimize gelmeye devam edeceklerdir. İşte yaşadığımız Taksim olaylarını görüyorsunuz. Sadece Taksim'de kalıyor mu olay? Yok. Çok enteresan bugün bir pankart gördüm. Nereye gidiyordum? Gittiğim yer, 1 milyon 200 bin metrekarelik bir alan üzerinde, yaklaşık 3 bin 500 yatak kapasiteli bir hastane, şehir hastanesinin temel atma törenine gidiyordum. Pankart şu, 'Yol istemiyoruz, orman istiyoruz' Böyle bir pankart olur mu? Bunu düşünebiliyor musunuz, üniversite gençliği bu pankartı asıyor. Orman isteyenler için ormanlar bol. Ama şunu bilmiyor, yol medeniyettir. Yolu olmayanın, suyu olmayanın, medeniyeti konuşması mümkün mü? Yol olmazsa üniversiteye bile gidemez, o yol sebebiyle üniversiteye gidiyorsun. Ormansa sizleri ormanlara gönderelim, gidin ormanlarda yaşayın ama hiç olmazsa şehirlerdeki halkı rahatsız etmeyin.

Onlar öyle diyor diye biz yolları yapmaktan vaz mı geçeceğiz? Hayır. Kesinlikle yollarımızı yapmaya devam edeceğiz. Neden? Çünkü insanın insana ulaşması için buna ihtiyacımız var. Onlar insanı insana ulaştıran, insanı yaşamla, hayatla içiçe kılan bu tür araçları ortadan kaldıracak kadar maalesef nasibi olmayan bir zihniyetin mensuplarıdır. 11 yıl boyunca olduğu gibi bundan sonra da bir yandan millet için hizmet üretmeye, bir yandan bizi bu yoldan alıkoymaya çalışanlara karşı mücadele etmeyi sürdüreceğiz."

(Sürecek)

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti ilçe başkanları ve ilçe belediye başkanları toplantısı

Muhabir: Esra Altınmakas

Yayınlayan: Eda Ay

AK Parti İlçe Başkanları ve İlçe Belediye Başkanları Toplantısı

-Başbakan Erdoğan: (2)

-"Süt bembeyazdır ama zerre kadar bir pislik, nokta olarak sütün içine düşerse o süt temizliğini, beyazlığını, saflığını kaybeder. Siz aylarca, yıllarca süt gibi temiz, süt kadar beyaz eserler üretirsiniz ama bir kaç vandal, bir kaç barbar çıkar o sütün saflığını, temizliğini, güzelliğini kirletmeye çalışır. İşte onun için uyanık, dikkatli olacağız"

-"Bizim için menzil önce Allah'ın sonra milletin takdirindedir"

-"Bizler Yunus olacak, milleti Taptuk Emre olarak göreceğiz. Sebatla, sadakatle, sabırla her ne iş yapıyorsak en mükemmel şekilde yapacak ve onu milletin dergahına ulaştıracağız"

-"Millete hizmet yolunda biz, kırılmak, darılmak, küsmek gibi bir tavrı bugüne kadar tanımadık, Allah'ın izniyle bugünden sonra da yanımıza yaklaştırmayız"

-"Bir görev değişimi durumunda, tıpkı Yunus Emre gibi hiç yüksünmeden, darılmadan, kırılmadan bunun bir bayrak yarışı olduğu bilinciyle hizmete devam edeceğinize ben yürekten inanıyorum. Millete hizmet etmenin, hizmet üretiminin sayısız yolu, yöntemi, metodu var. Hele hele siyasete soyunmuş bir insanın hizmet etmek için yolu sadece bir teşkilat başkanlığı, belediye başkanlığı, milletvekilliği, belediye meclis üyeliği, il genel meclisi üyeliği değildir. Oralarda da hizmet var"

ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Süt bembeyazdır ama zerre kadar bir pislik, sütün içine düşerse o süt temizliğini, beyazlığını, saflığını kaybeder. Siz aylarca, yıllarca süt gibi temiz, süt kadar beyaz eserler üretirsiniz ama bir kaç vandal, bir kaç barbar çıkar o sütün saflığını, temizliğini, güzelliğini kirletmeye çalışır. İşte onun için uyanık, dikkatli olacağız" dedi.

Erdoğan, "AK Parti İlçe Başkanları ve İlçe Belediye Başkanları Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, tarih boyunca nice büyük medeniyetlerin barbarlar tarafından kökünden kazındığını, alimlerin tek nüshalık kitaplarının barbarlarca acımazsızca yakılan kütüphanelerde yok olduğunu, nice şehirlerin vandallar, istilacılar tarafından iz kalmayacak şekilde yok edildiğini belirtti.

"Bunu bu son olaylarda da gördük. Şurada, bakıyorsunuz nefis bir alt geçit yapılmış, seramiklerle dayalı döşeli. O canım seramikleri bu vandallar ne yaptı? Kırdılar. Hemen anında bunun yenisi yapılabilir, onlar sökülür yenileri takılabilir ama bunları bir müddet milletin görmesi lazım, buradan ibret alması lazım" değerlendirmesinde bulunan Başbakan Erdoğan, vatandaşın "Bunu acaba kimler yaptı, hangi vandallar yaptı? Ben bu seramikleri, bu canım şehrin güzelliklerini kırıp dökenlere bunun hesabını 30 Mart'ta soracağım" deyip demediğini merak ettiğini söyledi.

Taksim Meydanı'nı yayalaştırma projesinin bir etabının tamamladığını, araçların yerin altına alındığını ancak "Meydanda yeşillik yok" denmeye başlandığını dile getiren Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Daha önce orada yeşillik var mıydı? Daha önce orada arabaların egzozu, arabalar vardı. Şimdi o egzoz kokularından, arabaların gidiş gelişinden sizi kurtarıyoruz, araçları tamamen yerin altına alıyoruz, tamamen yayalaştırma bittiği zaman da inşallah çevresi gayet güzel bir peyzaj düzenlemesiyle halledilecek. Biz bunların tamamıyla bir plan, proje içinde devamını düşünen, onu hazırlayan insanlarız. Ama bunlarda böyle bir anlayış, düşünce yok ki. Daha yolda giderken saldırı başlıyor. Sonunu bir bekle bakalım. 90 artı uzatmalar var. Bunları oynacağız, daha burada çok şeyler var, yapacağımız işler var.

Bütün bunlara rağmen, her zaman ifade ediyorum, yapmak zor olandır, yıkmak ise en kolay olandır. Onlar kolaya talip, biz ise zora talibiz. Yapmak kadar yapılanı muhafaza etmek de zordur. Niye? Vandalların karşısında bu yapılanı da koruyacaksınız. Burada da güvenlik güçlerimize büyük işler düşüyor. Çünkü medeni olmak medinelerden geçiyor yani şehirlerden. İşte bunu halletmemiz lazım. Biz 11 yıl boyunca hep zora talip olduk, her zaman yaptık, her zaman inşa ettik ve taş üstüne taş koyduk. Bunun heyecanını yaşadık. Ama böyle bir derdi, hedefi, gayesi olmayanlar da yapılanı bozmak, inşa edileni yıkmak, taş üstünde taş bırakmamak için ellerinden ne geliyorsa onu yaptılar ve yapıyorlar.

Süt bembeyazdır ama zerre kadar bir pislik, nokta olarak sütün içine düşerse o süt temizliğini, beyazlığını, saflığını kaybeder. Siz aylarca, yıllarca süt gibi temiz, süt kadar beyaz eserler üretirsiniz ama bir kaç vandal, bir kaç barbar çıkar o sütün saflığını, temizliğini, güzelliğini kirletmeye çalışır. İşte onun için uyanık, dikkatli olacağız. Bir yandan hizmet, eser üretirken bir yandan da onu hem daha yükseğe taşımanın hem de muhafaza etmenin mücadelesini vereceğiz. Bir anlık bir rehavet, bir anlık bir dikkatsizlik bile yılların emeğini, alın terini alıp götürür. Biz buna izin vermeyeceğiz, müsaade etmeyeceğiz. 'Ben şu kadar iş yaptım, şu kadar eser ürettim, şu kadar hizmet ettim' deyip kenara çekilen emin olun kaybetmiştir. Altını çizerek ifade ediyorum; bizim için menzil önce Allah'ın sonra milletin takdirindedir."

-"Millete hizmetin sayısız yolu var"

Allah ömür ve nefes verdikçe aralıksız hizmet etmeye devam edeceklerini, Allah ve millet "dur" diyene kadar "Durmak yok, yola devam" diyerek kararlılıkla yürüyeceklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, Yunus Emre'yi bugünlere, temiz Türkçe ile yazdığı şiirler kadar Taptuk Emre'nin kapısındaki sebatı, sadakati ve sabrının ulaştırdığını ifade etti. Erdoğan, "Bizler Yunus olacak, milleti Taptuk Emre olarak göreceğiz. Sebatla, sadakatle, sabırla her ne iş yapıyorsak en mükemmel şekilde yapacak ve onu milletin dergahına ulaştıracağız. Eğer Yunus Emre Taptuk Emre'nin kapısına, o dosdoğru odunları taşımaktan yüksünseydi, bıksaydı, bundan yakınsaydı, yorulup yılsaydı inanın bugün biz Yunus'u da Taptuk Emre'yi de tanımazdık. Bizim teşkilatımız işte bu Yunus ruhuna, şuuruna sahip, milleti Taptuk Emre gibi gören, onun kapısında her hizmeti yapmaya hazır arkadaşlardan oluşmuştur. Onun için 'Biz bu millete efendi olmaya değil, bu millete hizmetkar olmaya geldik. Bizim farkımız bu" diye konuştu.

AK Partili yöneticilere "Hizmet ettiğiniz, sorumluluk yüklendiğiniz her dönemde bu teşkilata yaraşan bir performans ortaya koydunuz. Hatalarımız hepimizin vardır, olağandır. Bütün mesele hatalarımızı gördüğümüz zaman onun tekrarından kaçınmaktır" diye seslenen Başbakan Erdoğan, ilçelerde görev yapanların büyük oranda yüzlerini ak ettiğini dile getirdi.

Başbakan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bir görev değişimi durumunda, tıpkı Yunus Emre gibi hiç yüksünmeden, darılmadan, kırılmadan bunun bir bayrak yarışı olduğu bilinciyle hizmete devam edeceğinize ben yürekten inanıyorum. Millete hizmet etmenin, hizmet üretiminin sayısız yolu, yöntemi, metodu var. Hele hele siyasete soyunmuş bir insanın hizmet etmek için yolu sadece bir teşkilat başkanlığı, belediye başkanlığı, milletvekilliği, belediye meclis üyeliği, il genel meclisi üyeliği değildir. Oralarda da hizmet var. Aynı hedefe kilitlenmiş çeşitli vakıf, dernek ve verilecek görevlerde hizmet etme imkanı da var. Bugün belediye başkanı olarak hizmet eden gün gelir, bu hareketin, bu davanın, bu teşkilatın içinde farklı bir makamla, farklı bir vazifeyle hizmet eder.

Nitekim şu anda da bizim bir çok arkadaşlarımız, daha önce milletvekili, bakanken, bugün farklı görevlerde şu anda hizmet ediyorlar. Kimisi bakan yardımcısı olmuş, kimisi çeşitli kurumlarda görev almış, üstlenmiş, bu şekilde yola devam ediyorlar. Bütün mesele, o sadakat, o teslimiyettir. Bunu başardığımız anda yol bizim yolumuz. Gün olur tekrar aynı yerlerde aynı görevi yapmak mümkün olur. Bir dönem dahi belediye başkanlığı yapmış bir arkadaşımız, beş yıl içinde çok önemli bir tecrübe edinmiştir, o tecrübe inanın bizim için çok değerlidir. O tecrübe belediye başkanlığının devamı olarak da başka yollarla, yöntemlerle de değerlendirilir. Millete hizmet yolunda biz, kırılmak, darılmak, küsmek gibi bir tavrı bugüne kadar tanımadık, Allah'ın izniyle bugünden sonra da yanımıza yaklaştırmayız."

(Sürecek)

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti ilçe başkanları ve ilçe belediye başkanları toplantısı

Muhabir: A. Eda Ünlü Özen

Yayınlayan: Şükran Yücel

Kaynak: AA / Politika

recep tayyip erdoğan ak parti taksim Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title