'İmralı Canisi ile Gül Aynı Eksende'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti Güçlü Bir Devlettir. Tarihin Süzgecinden Geçmiş, Her Türlü Felaketi Aşmış ve Varlığını Devam Ettiren Büyük Bir Milletin Devletidir. Çapulcularla Pazarlığa Oturamaz. Onları Muhatap Alamaz" Dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti devleti güçlü bir devlettir. Tarihin süzgecinden geçmiş, her türlü felaketi aşmış ve varlığını devam ettiren büyük bir milletin devletidir. Çapulcularla pazarlığa oturamaz. Onları muhatap alamaz” dedi.
Bahçeli, partisinin Konya Dedeman Otel'de düzenlenen İl Kongresi'ndeki konuşmasında, MHP'yi geleceğe hazırlayacak olan 9. olağan büyük kurultayın ön hazırlıkları vesilesiyle il ve ilçe kongrelerini yaptıklarını belirterek, 715 ilçe ve 11 il kongresini tamamladıklarını söyledi.
Büyük Kurultayın en geç 19 Kasım 2009 tarihinde yapılacağını bildiren Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinin “en talihsiz” yıllarını yaşamakta olduğunu belirtti.
“Türkiye Cumhuriyeti tutarsız, ilkesiz, işbirlikçi ve teslimiyetçi bir siyasi iktidar tarafından 6 yıl 8 ay 8 günden bu yana yönetilmektedir” diyen Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti dışa bağımlılığın giderek arttığı bir ülke durumuna düşürülmüştür. Küresel güçlerle yapılan senaryoların acımasızca sahnelendiği ülkemiz ağır sorunlarla yüz yüzedir. Birlik ve beraberliğimiz tahrip edilmekte, bin yıllık kardeşliğimiz zedelenmekte. İşte Türkiye'yi yöneten AKP iktidarının ortaya koyduğu Türkiye görünümü budur” dedi.
Bahçeli, Hükümetin 6 yıl 8 ay 8 günden bu yana her türlü sanal gündemi oluşturarak, iktidarını devam ettirme oyunu oynadığını savundu ve buna artık “dur” demenin zamanının geldiğini ifade etti.
HÜKÜMETE VE ANA MUHALEFETE ELEŞTİRİ
Sözlerini, “Son günlerde siyasi iktidar, söylemeye dilim varmıyor ama, kullandıkları için ifade etmek mecburiyetindeyim, bir Kürt açılımından bahsediyor” şeklinde sürdüren Bahçeli, şöyle konuştu:
“Ve böyle bir ayrıştırma projesini uygulamaya koyuyorlar. Buna zaman zaman, ana muhalefet partisi de iktidarın gerisinde kalmamak için, açılıma katkı sağlama gafletine düşüyor. Bunun ilk işareti son aylarda, sayın Cumhurbaşkanının 'büyük bir fırsat doğuyor ve bu fırsatta devletin zirvesinde mutabakat sağlanıyor' ifadesiyle görülmüş, bölücü unsurlar ve açılım sevdalıları cesaretlendirilmiştir. Arkasından sayın Başbakan, 2005 yılı Diyarbakır konuşmasını referans göstererek, açılımın gerçekleşmesi için paket hazırlığı içinde bulunuyor. Bir başkası, İmralı canisi, 15 Ağustosta bir yol haritasının açıklanabileceğini ifade ediyor. Cumhurbaşkanının, Başbakanın, ana muhalefetin ve İmralı canisinin böyle bir eksende buluşması büyük bir talihsizliktir. İmralı canisi, 15 Ağustos'ta bir yol haritası açıklayacakmış, 15 Ağustos 1984 Eruh ve Şemdinli saldırısıyla, PKK'nın eylem başlattığı yıldır. Aradan 25 yıl geçmiştir, eylem tarihinin 25. yıl dönümü kutlanırken bir yol haritası bahanesiyle Türkiye'yi arkasına takmış götürüyorlar. Nereye götürüyorsunuz sayın Cumhurbaşkanı, sayın Başbakan, sayın Genelkurmay Başkanı...”
“ÇAPULCULARLA PAZARLIĞA OTURAMAZ”
Bahçeli, 15 Ağustos 1984 Eruh ve Şemdinli baskınıyla ortaya çıkmış olan PKK'nın, etnik bölücüğü esas alan, Türkiye'yi bölmeyi hedefleyen bir terör örgütü olduğuna dikkati çekti.
Bin yıllık kardeşliğin tahrip edilmek istendiğini anlatan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“PKK terör örgütünü, bu içeriğinden sıyırarak, siyasallaşma süreci içine çekerek, Türkiye'nin meselelerini çözdüğünü zannetmek, adını bölücü terör olmaktan çıkartıp Kürt sorunu, Kürt açılımı haline dönüştürmek, bu ülkede yaşayan, Konya'da yaşayan, bu ülkenin batısında, doğusunda ve güney doğusunda yaşayan, Kürtçe konuşan kardeşlerimize hakarettir. Bin yıllık kardeşliği tahrip etmek demektir. Bölücü terör başkadır, Güney Doğu Anadolu'nun az gelişmişlikten, bölgesel farklardan doğan sorunlarının gündeme taşınması başkadır. Bölücü terörü Kürt sorunu haline dönüştürüp, 'Kürt açılımı' demek, PKK'nın etrafında, (bu ülkede Kürtçe konuşan kardeşlerimizin hepsinin, tek bir örgütü vardır, o da PKK'dır) demektir. Bu hata olur, yanlış olur.
PKK terör örgütüyle Kürt açılımı altında görüşmeye dahil olmak demek, terörle mücadele eden emniyet güçlerini ve Silahlı Kuvvetleri mağlup olarak görmek demektir. Türkiye Cumhuriyeti devleti güçlü bir devlettir. Tarihin süzgecinden geçmiş, buna göre her türlü felaketi aşmış ve varlığını devam ettiren büyük bir milletin devletidir. Çapulcularla pazarlığa oturamaz. Onları muhatap alamaz.
Sayın Başbakan her şeyi duyuyorsun, nerede ne konuşsak hemen cevabı yetiştiriyorsun. Şimdi buradan sesleniyorum. Kürt açılımı sözünden vazgeç. Cesaretin varsa bölücü terörün kökünü kazı. Yapamıyorsan bırak Milliyetçi Hareket Partisi yapsın. Böyle bir açılımı Milliyetçi Hareket Partisi kabullenemez.”
“2011 YILINDA CUMHURBAŞKANI ADAYI OLMAYACAĞIM' DİYORSAN İNANDIRICISIN...”
“Televizyondaki yandaşlarının yorumlarına bakarsanız Recep Tayip Bey'in her şeyi milleti için yaptığını sanırsınız” diyen Bahçeli, şöyle devam etti:
“Yorumlara bakarsanız kendisi için hiçbir şey istemediğini zannedersiniz. Şimdi de diyor ki, '2001 yılında sonra milletvekili olmayacağım'. Şimdiden bunu söylüyor. Kendini mağdur, milleti için her türlü fedakarlığı yapan bir insan olarak takdim ediyor. Bu yaklaşımınız güzel olabilir. Sizi takdir de edebiliriz. Ancak bu sözü söylerken bir sözü daha duymak isteriz o da '2011 yılında Cumhurbaşkanı adayı olmayacağım' diyorsan inandırıcısın, ama olursan milleti kandırıyorsun.”
Kongreye, MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı, MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, milletvekilleri, belediye başkanları ve partililer katıldı.
Bahçeli'nin salondan ayrılmasının ardından, yeniden İl Başkanlığına aday olan mevcut başkan Ali Yücel için, tek listeyle oylamaya geçildi.
