Kıbrıs Meselesi, Türk ve Rum müzakerecilerin katıldığı konferansta tartışıldı
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi ve Doğu Akdeniz Üniversitesi ortaklığında Kıbrıs Meselesini Beraber Konuşmak (Talking the Cyprus Issue Together) başlıklı online konferans düzenlendi.
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi ve Doğu Akdeniz Üniversitesi ortaklığında Kıbrıs Meselesini Beraber Konuşmak (Talking the Cyprus Issue Together) başlıklı online konferans düzenlendi.
İstanbul Zaim Üniversitesi'nden Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü ile Yerel ve Bölgesel Politikalar Merkezi, Doğu Akdeniz Üniversitesi'nden ise Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü ile Kıbrıs Politikalar Merkezi'nin ortaklığında gerçekleşen konferans İZÜ youtube kanallarından İngilizce ve Türkçe eşzamanlı çeviriyle canlı yayınlandı.
İZÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Erhan İçener moderatörlüğünde gerçekleşen konferansta; Kıbrıs meselesinin mevcut durumu ve geleceği ele alındı. Konferans sonunda, izleyicilerin konu hakkında bilgilenmesi ve farklı tarafların bakış açılarını daha iyi anlamaları hedeflendi. Konferans İstanbul Zaim Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nasuh Uslu'nun konuşmasıyla başladı.
"BİR TARAFIN SADECE TOPLULUK OLARAK GÖRÜLDÜĞÜ BİR YERDE EŞİTLİKTEN BAHSEDEMEYİZ"
İlk oturumda konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın Kıbrıs Sorununa ilişkin temaslardan sorumlu Özel Temsilcisi Ergün Olgun konuşmasının başında iki toplum arasında yaşanan tarihi sürece değindikten sonra sözlerine şöyle devam etti:
"Kıbrıs sorununu net bir şekliyle anlayabilmek için tarihi süreci iyi okumak gerekiyor. Artık şartlar değişti. Çözüm, iki taraf açısından kabul edilebilir bir çözüm olmalıdır.Bir tarafın tanınmış devlet bir tarafın sadece topluluk olarak görüldüğü bir yerde eşitlikten bahsedemeyiz. Kıbrıs'taki iki tarafın etnik ve ulusal boyutunu ele aldığımızda buradaki herhangi bir çözüm iki taraftan herhangi birine üstünlük sağlamamalıdır. Kıbrıs'ta ileriye gitmemizin yolu aşağıdan yukarıya bir yaklaşımla çözüm sağlayabilmektir. Çözüm, insanlar seviyesinde bir işbirliği kültürü oluşturulmasından geçiyor. Birçok politika yolu tıkanmış durumda. Çünkü iki tarafın vizyonu birbirinden çok farklı. Doğu ve Batı Almanya konusunda işe yarayan yöntemlerle iki taraf arasındaki ilişkilerin normalleştirilme yolu denenebilir."
"BEKLENTİLERİ VE SÜREÇLERİ TEHDİT EDECEK ADIMLARDAN KAÇINMAMIZ GEREKİYOR"
Kıbrıs Rum tarafının müzakerecesi Andreas Mavroyannis, "Nereye yönlendiğimiz konusunu tespit etmek çok kolay değil. Geriye dönüp eski olayları tekrarlamayayım. Kıbrıs sorununun geçmişine çok değinmeyeceğim. Burada hepimizin kendi görüşleri mevcut. Kıbrıs sorununu çözmekte henüz başarılı olmadık. Her türlü yorumu ve tartışmayı yapabiliriz. Herhangi bir anlaşmazlıkta suçlama oyununa başlamamalıyız. Kıbrıs Türkleri ve Kıbrıs Rumları nasıl birleşebilir buna bakmalıyız. Temelde ileriye gitmek istiyorsak şu ana kadar elde ettiğimiz ilerlemeyi muhafaza etmemiz gerekiyor. Beklentileri ve süreçleri tehdit edecek adımlardan kaçınmamız gerekiyor. Pozitif yanlarımızı biliyoruz. Şu an müzakerelerde nerede olmamız gerektiğine bakmalıyız. Öngörülebilir bir ufka ihtiyacımız var" diye konuştu.
12 Aralık Pazar günü de devam edecek konferansın sabah oturumları 11.30-13.30 arasında, öğleden sonraki oturumları ise 14.15-16.30 arasında gerçekleşecek. Konferansın diğer oturumlarında Kıbrıs meselesi, deniz anlaşmazlıkları ve uluslararası hukuk, uluslararası güvenlik ve enerji meseleleri ele alınacak.
