Milletvekilleri Kayıt Yaptırıyor - Galip Ensarioğlu
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu'nun konuşması Milletvekilleri kayıt yaptırıyor- AK Parti Diyarbakır Milletvekili Ensarioğlu: - "Bundan sonra tüm Kürtler, hatta tüm Türkler, hatta tüm Türkiyeliler, bu Çözüm Süreci'nin muhatabıdır, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinin muhatabıdır"TBMM - Kayıt yaptıran milletvekilleri arasında yer alan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu da hem ekonomik, hem de demokratik anlamda reformları hızlı bir şekilde hayata geçireceklerini, ilk olarak halka söz verdikleri seçim vaatlerini yerine getireceklerini kaydetti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu'nun konuşması Milletvekilleri kayıt yaptırıyor- AK Parti Diyarbakır Milletvekili Ensarioğlu: - "Bundan sonra tüm Kürtler, hatta tüm Türkler, hatta tüm Türkiyeliler, bu Çözüm Süreci'nin muhatabıdır, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinin muhatabıdır"TBMM - Kayıt yaptıran milletvekilleri arasında yer alan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu da hem ekonomik, hem de demokratik anlamda reformları hızlı bir şekilde hayata geçireceklerini, ilk olarak halka söz verdikleri seçim vaatlerini yerine getireceklerini kaydetti.Silvan'daki olaylarla ilgili bir soru üzerine Ensarioğlu, şu bilgileri verdi: "Daha önce de Silvan'da 3 operasyon düzenlendi, bu dördüncü operasyon. Aslında Silvan'da 11 mahallenin üçünde planlı bir şekilde hazırlanmış bir takım şeyler bunlar. Bu defa çok daha kalabalık bir grup şeklinde girip örgütlü bir şekilde Silvan'da aslında bu görüntüler, bu ölümler, bu sokağa çıkma yasakları, tank görüntüleriyle Türkiye'de aslında bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Tamamen bilinçli. Yani bugüne kadar 30 yıldır dağda savaşan bir örgüt, bugün sokak aralarında işi ne, bugün sivillerin arasında işi ne, çoluk çocuğun arasında işi ne? Yani çoluk çocuğun, sivil insanların, sokakların aralarına şiddeti taşımakla neyi amaçladı. Kimse bunu sorgulamıyor. Tank ne işi var, helikopterin ne işi var, 11 gündür niye sokağa çıkma yasağı var, herkes bunu soruyor. Ama hiç kimse bu insanlar, sokak arasına niye şiddeti taşıdı, bu sivil insanların yaşamını, hayatını niye zora soktu, sivil ölümlere imkan verecek bir çatışmanın içine niye girdiler? Kendi insanına bu eziyeti niye yapıyorlar?" "Bütün bunların hepsi Türkiye'de Suriye gibi, Irak gibi iç savaş görüntüsü verebilmek, mümkünse sivil insanları sıkıntıya sokarak, devlete karşı isyana zorlamak ve halkı ayaklandırmak gibi yeni bir stratejidir bu" ifadelerini kullanan Ensarioğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu stratejiye müsaade etmeyeceğiz. 11 gün çok uzun bir süre, hiçbir hükümet istemez, 11 günlük uzun bir sürede sokağa çıkma yasağı olsun. Ama sivil giyimli insanlar, sivil insanların arasında hendekleri kazarak, bomba tuzaklayarak, ellerinde roketlerle dolaşarak, okulları kapatıp camilere yerleşip orada devletin bu operasyonları yapmasını zaten amaçlıyorlardı. Hiçbir devlet bunu oturup seyretmez. Yani orada o operasyonları yapmak zorundadır."Ensarioğlu, "Tankların görüntüsü bizim arzu ettiğimiz görüntüler değil. Türkiye'de askeri vesayete son veren ve Türkiye'de askeri kışlasına çeken bir iktidarın, bugün bu tankları sokaklara taşıması arzu ettiği bir şey olamaz. Ancak hafif zırhlı araçların, bombalı tuzaklarda polis ve asker ölümlerine sebep olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Daha dün Silvan'da bir asker ve bir polis şehit oldu. Siz mecburen ağır zırhlı araçlarla o operasyonları yürütmek durumunda kalıyorsunuz" diye konuştu.Sivillerin zarar görmemesi için de helikopterlerle de yukarıdan görüntü alındığını aktaran Ensarioğlu, helikopterlerden ateş açılmasının ve bomba atılmasının söz konusu olmadığını belirtti.AK Parti'nin ilk defa barışçıl yöntemlerle çözüm arayan bir parti olduğunu vurgulayan Ensarioğlu, "Ama birileri ısrarla sokak aralarına şiddeti taşıma gayreti içinde olurlarsa devlet kamu düzenini sağlamakla mükelleftir. Bir şekilde buna müsaade etmeyecek ve bunlar çok daha fazla uzun sürmeyecek. Kimse kaygılanmasın" dedi."Oradaki sivil vatandaşların temel gıda maddelerine ulaşmakta güçlük çektiği" iddiasının hatırlatılması üzerine Ensarioğlu, şunları kaydetti: "Bunların hepsi yaratılmak istenen algının bir parçası. Ben her gün Sayın Vali beyle görüşüyorum. Silvan'da ekmek de dağıtılıyor, gıda dağıtımı için de gerekli şeyler yapılıyor. Ayrıca Kaymakamlığa ulaşıp gıda, yardım talep eden insanlara da bu yardımlar yapılıyor. Bunun dışında oralarda yaşamak istemeyip çoluk çocuğuyla 'İskan sağlansın' diyen insanlar da gerek oradaki lojmanlara yerleştirildiler, gerekse başka yerlerde kiraları ödenerek bunların iskanı da sağlanacak. Yardım talebinde bulunan herkese yardım edilecek."Manisa Valisi Bektaş'ın sözleriyle ilgili değerlendirmesi sorulan Ensarioğlu, "Bunun bir vali tarafından açıklanması çok yanlıştır. Eğer böyle açıklamışsa. Hiçbir devlet yöneticisi, vatandaşı kategorize edemez. Bu ülkede yaşayan 78 milyon insan eşittir, eşit yurttaştır, eşit haklara sahiptir. Hiç kimse 'Bu daha makul vatandaş, bu daha itibarsız vatandaş' gibi bir tanımlamayı yapamaz. Hele idareciler hiç yapamaz" yanıtını verdi."Bundan sonra Kürt sorunun çözümünde nasıl bir şey göreceğiz, neyle karşılaşacağız?" sorusu üzerine Ensarioğlu, şu değerlendirmelerde bulundu: "Güvenlik derken, siz vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlamakla mükellefsiniz. Ama AK Parti Hükümeti'nin güvenlikçi politikaları önde tutan, önceleyen bir hükümet olmadığını herkes biliyor. Yani Türkiye'nin güvenlik politikalarından bugün demokratik yöntemlerin kullanıldığı, diyalog ve barışçıl yöntemlerle sorunları çözme iradesini gösteren iktidar AK Parti iktidarıdır. AK Parti iktidarıyla birlikte Türkiye bu işlerle tanıştı. Bizler güvenlikçi zihniyet taşıyan insanlar değiliz. Ama vatandaşın can ve mal güvenliği de iktidarı elinde bulunduranlardan sorulur. Bizler mükellefiz."Ensarioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Toplum, Kürtler, sadece HDP'den, PKK'dan müteşekkil değil. Bizler de Kürt'üz, her türlü Kürt hassasiyetine sahibiz, Kürtlerin demokratik haklarının mücadelesini siyaseten veren insanlarız. Her Kürt, her Kürtlerin hakkını savunan PKK'lı veya HDP'li olmak zorunda da değil. Birçok farklı siyasi parti ve görüşler var. Siz Kürt sorununun çözümünde sadece PKK'yı, HDP'yi, muhatap alırsanız, onlar da istediği yöne bu işi götürür, istediği zaman durdurur, istediği zaman yürütür. Buna müsaade etmeyeceğiz. Bundan sonra tüm Kürtler, hatta tüm Türkler, hatta tüm Türkiyeliler, bu Çözüm Süreci'nin muhatabıdır, Türkiye'nin demokratikleşme sürecinin muhatabıdır. Ama şiddetin tarafı PKK'dır. Şiddetin tarafı her zaman eğer çözülecekse, çözüme katkı sunacaksa muhataptır."