Milli Savunma Bakan Yardımcısı Alpay Açıklaması
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, halkın, en temel egemenlik haklarından olan anayasa yapma hakkını hiç kullanmadığını belirtti.
Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, halkın, en temel egemenlik haklarından olan anayasa yapma hakkını hiç kullanmadığını belirtti.
Muğla'da, AK Parti Menteşe İlçe Başkanlığınca Menteşe Müze Salonu'nda anayasa değişikliği referandumuyla ilgili bilgilendirme toplantısı düzenlendi.
Alpay, burada yaptığı konuşmada, milletin doğrudan kendi oylarıyla cumhurbaşkanını seçmesiyle parlamenter sistemin işlemez hale geldiğini ve fiilen rafa kalktığını söyledi.
AK Parti'nin 2003'te darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını, daha sonra iktidarının en güçlü olduğu dönemde 27 Nisan e-muhtırasının yaşandığını ifade eden Alpay, mevcut sistemin sorun üreten, siyasal ve ekonomik krizleri tetikleyen bir sistem olduğunu dile getirdi.
Türkiye'de özellikle siyasal iktidarların en güçsüz olduğu, kaosun, siyasal kargaşanın ve kamplaşmanın arttığı dönemlerde darbelerin yaşandığına dikkati çeken Alpay, "Bu millet, egemenlik hakkının en temel karşılığı olan anayasa yapma hakkını hiç kullanmadı. 5 anayasa yaptık, ama milletin kendisi bunu maalesef ortaya koyamadı. Ama 6 darbeye muhatap olduk. Son darbe 15 Temmuz hain darbesiydi. 15 Temmuz'daki darbe girişimi siyasal iktidarın en güçlü olduğu dönemde gerçekleştirilmeye çalışıldı. Bu darbe girişimi, sorun üreten parlamenter sistemin bir an evvel değişmesi gerektiğine işaret eden en kuvvetli delildir." diye konuştu.
Mevcut durumda, cumhurbaşkanının sorumluluğu anlamında "hiçbir şekilde yargılanmayacağı ve sorumlu tutulmayacağı" bir düzenlemenin bulunduğuna vurgu yapan Alpay, şunları kaydetti:
"Mevcut sistemde alabildiğine geniş yetkiler var. 104. madde anayasa metninde iki sayfadan fazla yer tutuyor. Onun için 'cumhurbaşkanının mevcutta az yetkisi vardı, bu sistemle daha fazla görev veriliyor' iddiaları asılsız. Cumhurbaşkanının mevcut sistemde yürütmeye, yasamaya, yargıya ilişkin görevleri var. Teklif edilen metinde de var. Teklif edilen metinde çok temel farklar var. Burada cumhurbaşkanının bütün iş ve eylemleri yargı denetimine alınıyor. Ceza yargılamasına tabi tutuluyor. Cumhurbaşkanının sadece göreviyle ilgili değil, herhangi bir konuda suç işlediği iddiasıyla hakkında Meclis'te 301 milletvekilinin 'Evet' demesiyle soruşturma açılabilecek, komisyon kurulacak ve Yüce Divan'a sevkinin yolu açılacak. TBMM 3'te 2 çoğunlukla cumhurbaşkanının Yüce Divan'a sevkine karar verebilecek."
