Ösp Genel Başkanı Çiftyürek'ten 'Ortadoğu' ve 'Işid' Açıklaması
Özgürlük ve Sosyalizm Partisi (ÖSP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, Ortadoğu’da yaşanan kaos ve IŞİD ile ilgili değerlendirmede bulunarak, “40 devlet eğer Rusya ve Çin’in başını çektiği Şengay ittifakı karşısında bir araya gelseydi bu durum anlaşılırdı.
Özgürlük ve Sosyalizm Partisi (ÖSP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, Ortadoğu'da yaşanan kaos ve IŞİD ile ilgili değerlendirmede bulunarak, "40 devlet eğer Rusya ve Çin'in başını çektiği Şengay ittifakı karşısında bir araya gelseydi bu durum anlaşılırdı. Bir örgütün karşısında 40 devletin birleşmesi IŞİD'i aşan hesaplar olduğu ortadadır" dedi.
ÖSP Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, Ortadoğu'daki gelişmeler ve IŞİD'in saldırılarıyla ilgili İHA muhabirine değerlendirmede bulundu. Çiftyürek, Ortadoğu'daki kaosun nedeninin 100 yıl önce çizilen haritalardan kaynaklandığını belirtti. IŞİD'in ortaya çıkış nedenini Baas ve Şii rejimlerin Sunnilere yönelik uyguladığı politikalardan ortaya çıktığına dikkat çekerek, hem bölgesel güçlerin hem de küresel güçlerin IŞİD üzerinde hesaplarının olduğunu söyledi. Çiftiyürek, "100 yıl önce, İngiliz ve Fransız Dışişleri Bakanları'nın adını taşıyan Sykes-Picot anlaşması gereği çizilen sınır ve düzen artık yürümüyor. Son 25 yıldan bu yana bölgeden hem çizilen sınırlar hem de belirlenen düzen yürümediğinin güçlü işaretini veriyordu. Şimdi durum daha da açığa çıkmaya başladı. IŞİD denenen yani Suriye ve Irak Sunni bölgesinin geniş havzasında ortaya çıktı. Gekek Baas rejimi altında ezilen geniş Sunni kesimin memnuniyetsizliğinin ürünü olan gerekse de son 10 yıldan buyana Irak'ta etkin olan Şii rejiminin, Sunni halka dönük yaptığı baskı ve zulümden dolayı, büyük Arap aşiretlerinin tepkisi nedeniyle IŞİD, Bağdat ve Şam havzasında etkin olmaya başladı. IŞİD, nedir, ne değildir bu uzun uzun tartışılması gereken bir konudur. Ama belirtilmesi gereken bir konu var. IŞİD, sadece kendi hesabına çalışan bir örgüt değildir. IŞİD'in üzerinde hem bölge devletlerinin, hem de küresel güçlerin kişisel hesaplar var. Bununla birlikte IŞİD, sadece ABD ve bölge devletlerini kılıcını sallıyor demek doğru değildir. IŞİD aynı zamanda kendi hesabına da çalışıyor. IŞİD bütün gücüyle Suriye'de Akdeniz havzasına koridor olarak görülen Kürdistan bölgesine yöneldi" dedi.
"GEREK BATILI GÜÇ MERKEZLERİ GEREKSE DE RUS VE ÇİN'İN BAŞINI ÇEKTİĞİ DOĞU EKSENİ HİÇ BİRİSİ ŞUAN ORTADOĞU'DA SÖZ KONUSU OLAN ZİNCİRLEME GELİŞMELERE HAZIR DEĞİLDİR"
Ortadoğu'da bölünecek devletlerin oluşturacağı etkileri de sıralayan Çiftyürek, uluslararası güçlerin Ortadoğu'da oluşacak gelişmelere hazır olmadıklarına vurgu yaparak, şunları söyledi: "Irak, parçalanacaktı, zaten yapay bir devletti. Irak'ın parçalanması demek, arkasında bir dizi gelişmelere yol açılacaktır. Irak, parçalanırsa, Suriye de parçalanır. Suriye parçalanırsa, Lübnan'ın durumu ne olacağı tartışılacaktır. Ürdün direnir mi, direnmez mi bunu göreceğiz. Bizim algıladığımız, İngiliz ajandasında Filistinliler, Ürdün'e yerleştirilecekler. Zaten Ürdün, nüfusunun çoğunluğu Filistinliler'den oluşuyor. Dolayısıyla Irak'ın parçalanmasıyla birlikte yani Kürdistan, Şiistan ve Sunniistan devletleri günde geldiği zaman, benzer bir ayrışmanın Suriye'ye yansıyacağı, Lübnan'ı tetikleyeceği, zincirle şekilde oluşacak bu gelişmeler Ürdün'de ne gibi gelişmelere yol açacağını kimse kestiremiyor. Gerek batılı güç merkezleri gerekse de Rus ve Çin'in başını çektiği doğu ekseni hiç birisi şuan Ortadoğu'da söz konusu olan zincirleme gelişmelere hazır değildir. Fakat doğu ile batı ekseni, ne biri diğerini aşarak, yeni bir düzen getirebiliyor, diğer eksenler uzlaşarak çözüm bulabiliyor. Ortadoğu'da yeni düzen üzerinde küresel güç odakları hem fikir değiller. Eğer söz konusu bir kaos devam ediyorsa, bu kaosun altında yatan nedenlerden bir tanesi de bölgede yeni düzen arayışında olan güçlerin bu arayışta ne kendi başına ne de ortak bir çıkış bulamıyor. IŞİD'in Irak ve Suriye'de alanı daralacaktır. Yalnız bu alan daralmasında IŞİD gibi bir örgüt karşısında ABD başta olmak üzere 40 devlet, onun karşısında birleşiyorsa, bunun üzerine düşünmemiz lazım. Bu 40 devlet eğer Rusya ve Çin'in başını çektiği Şengay ittifakı karşısında bir araya gelseydi bu durum anlaşılırdı. Bir örgütün karşısında 40 devletin birleşmesi IŞİD'i aşan hesaplar olduğu ortadadır."
ÖSP olarak, bu tarihsel süreçte neler yapabilir diye, Kürt parti ve kurumlarına bir çağrıda bulunduklarını anlatan Çiftyürek, burada kalıcı bir birliğe ihtiyaç olduğu fakat hali hazırda kılıcı bir birlik için acele edilmemesi konusunda karar aldıklarını dile getirdi. Çiftyürek, "Bizim kalıcı bir yapılanmaya ihtiyacımız var. Fakat bu yapılanmaya varabilmemiz için acele etmeyeceğiz. Biz şuan 'Kürt Diyaloğu' adı altında geçici bir diyalog grubuyla bir aradayız. 20 Ekim günü yeniden bir araya gelip, önemli gündem maddelerimiz var. Bölgede neden ulusal bir ittifak, nasıl bir ulusal ittifak ve en önemlisi bu çözüm sürecinde bakışımız nasıl olmalı konusunda konuları tartışacağız" şeklinde konuştu. - DİYARBAKIR