Haberler

Sendika temsilcileri Meclis'te, kadınların iş hayatına uyumlaştırılmasına ilişkin önerilerini anlattı

Güncelleme:
Abone Ol

Türk-İş, Hak-İş ve DİSK temsilcileri, kadınların iş hayatına uyumlaştırılmasına ilişkin önerilerini Meclis'te yaptıkları sunumla anlattı.

Türk-İş, Hak-İş ve DİSK temsilcileri, kadınların iş hayatına uyumlaştırılmasına ilişkin önerilerini Meclis'te yaptıkları sunumla anlattı.

TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu bünyesinde kurulan Kadınların İş ve Aile Yaşamlarının Uyumlaştırılmasında Karşılaşılan Sorunların Tespiti ve Çözüm Önerilerinin Belirlenmesi Alt Komisyonu, AK Parti Balıkesir Milletvekili Belgin Uygur başkanlığında toplandı.

Komisyonda, Türk-İş, Hak-İş ve DİSK'in temsilcileri sunum yaptı.

Türk-İş Kadın İşçiler Bürosu Müdürü Güldane Karslıoğlu Yeni, kreşlerin açılması için kadın çalışan sayısının değil ebeveyn sayısının baz alınmasını istedi.

Kovid-19 salgını sürecinde kreşlerin ve ilköğretim düzeyindeki okulların kapanmasının ebeveynler için çocuk bakımı sorunu doğurduğunu dile getiren Yeni, "Pandemi döneminde 10 yaş altı çocuğu olan kadınların idari izinli sayılması yalnızca kamu sektöründe uygulanabildi. Ülkemizde çocuk bakımı ağırlıklı olarak kadının üzerinde olan bir sorumluluk olduğu için birçok kadın bu süreçte işinden ayrılmak zorunda kaldı." diye konuştu.

Yeni, kadınların bu ve benzeri dönemlerde ekonomik şiddete maruz kalmaması açısından koruyucu önlemler alınması gerektiğini söyledi.

"Örgütlü kadın, güçlü kadındır." ifadesini kullanan Yeni, kadınların sendika üyesi olmasını teşvik eden faaliyetlerin önemine dikkati çekti.

"Kadınlar halen sendikalardan korkuyor"

Hak-İş Kadın Komitesi Başkanı Fatma Zengin, teknolojinin gelişmesi ve uzaktan çalışma döneminde mesai düzeninin bozulmasından en çok kadınların etkilendiğini belirtti.

Kadınların ve erkeklerin, çalışma hayatına aynı noktadan başladığını ancak ev hayatının kadının önünde engel olarak yer aldığını dile getiren Zengin, "Kadınlar, bu engellerin tamamını aşarak aynı yarışı erkeklerle birlikte yürütüyor. Kadınların önündeki engellerin kaldırılması gerekiyor." dedi.

Türkiye'de ocak ayı istatistiklerine göre 15 milyon 294 bin işçinin bulunduğunu aktaran Zengin, "Bu işçilerin yalnızca 2 milyon 184 bini sendikalı. Sendikalaşma oranı yüzde 14,32. Kadınlarda sendikalaşma oranı yüzde 10,55. Kadınlar halen sendikalardan korkuyor, çekiniyor. Onları sendikaya daha fazla dahil edebilmek için tüm kademelerimizde kadınların sayısını artırdık." dedi.

Zengin, işçi statüsündeki 4 milyon 180 bin kadın çalışandan 441 bininin sendikalı ve yaklaşık 200 bininin Hak-İş Konfederasyonu üyesi olduğunu kaydetti.

Bakım hizmetlerinin ve ev işlerinin çoğunlukla kadınların sorumluluğu olarak görüldüğüne değinen Zengin, şöyle devam etti:

"Okul öncesi hizmetlerinin kalitesi ve ulaşılabilirliği çözümün en önemli ayağını oluşturuyor. 150 kadın işçi çalıştırması halinde kreş açma zorunluluğu yasasının '150 işçi' olarak değiştirilmesi ve cezai müeyyidesinin artırılmasını istiyoruz. Güvenceli esnek çalışmayı, istihdamın artırılmasıyla birlikte iş ve aile uyumunun sağlanması yönünde önemli bir model olarak görüyoruz. Ailenin desteklenmesi amacıyla geliştirilecek esnek çalışma modellerinde yaşanacak gelir eksikliğinin giderilmesinde düzenli asgari gelir desteği uygulamasının hayata geçirilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz."

"Türkiye, kamuda en az kadının çalıştığı ülkelerden"

DİSK Genel İş Araştırma Daire Müdürü Özgün Millioğulları Kaya, işsiz kadın sayısının her geçen gün arttığını söyleyerek, "2020'de geniş tanımlı kadın işsiz oranı yüzde 36,6 oldu. Her 10 kadından 3'ü kayıt dışı çalıştırılıyor. Türkiye, kamuda en az kadının çalıştığı ülkelerden." diye konuştu.

13,5 milyon kadının, ev işleri ve bakım hizmetleri nedeniyle çalışma hayatına katılamadığını söyleyen Kaya, kadınların çalışma hayatında kalma süresinin 19, erkeklerin ise 39 yıl olduğuna işaret etti.

2020'de erkeklerin yıllık ortalama gelirinin 45 bin 648 lira iken kadınların 35 bin 828 lira olduğunu aktaran Kaya, "Erkeklerin yıllık ortalama kazancı, kadınlara göre yüzde 27,4 daha fazla. Türkiye'de erkekler, kadınlara göre yüzde 27,4 oranında daha fazla kazanıyor." dedi.

Kadınların, Kovid-19 döneminde ücretli istihdamdan daha fazla çekildiğini anlatan Kaya, kayıt dışı sektörde daha çok kadınlar çalıştığı için ciddi gelir kaybı oluştuğunu savundu.

Kadın-erkek eşitliğini sağlayacak politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Kaya, şunları söyledi:

"Kadın istihdamını artırmak için önerilen esnek çalışma biçimlerine karşı tam zamanlı ve güvenceli istihdam olanakları yaratılmalı. Kadın ve erkek arasında yaşanan ücret eşitsizliği giderilmeli. Kadınlara özgü görülen ev içi sorumlulukların çözümü için kamu politikaları hayata geçirilmeli. Özellikle kamu kurumları ve yerel yönetimler tarafından kreş, gündüz bakım evi, hasta ve yaşlı bakım evleri gibi merkezler açılarak tüm kadın ve erkeklerin ücretsiz yararlanabileceği bir hak olarak tanımlanmalı. Ebeveyn izni, ücretli bir hak olarak hem kadın hem de erkeklere devredilemez bir hak olarak tanınmalı. İş Kanunu'nda doğum, analık izni ve süt izni düzenlemeleri eşitlikçi biçimde düzenlemeli. Memur ve işçi kadınlar arasındaki fark giderilmeli."

Kaynak: AA / Politika

Sendika Türk İş Politika Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title