Son Dakika! Akşener'den Erdoğan'ın "6'lı masayı terk et" çağrısına yanıt: Kumar masasında olmadık, bundan sonra da olmayacağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 17'nci G20 Liderler Zirvesi kapsamındaki Endonezya ziyareti sonunda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı. İstiklal saldırısından Togg'a kadar birçok konuda açıklama yapan Erdoğan, İYİ Parti lideri Meral Akşener'e de dikkat çeken bir çağrıda bulundu.

"TEMENNİZ EDERİZ Kİ MASAYI TERK ETMEK ÜZERE KONUMUNU GÖZDEN GEÇİRİR"

Önce muhalefete yüklenen Erdoğan, "Şunu bütün samimiyetimle, açık sözlü olarak söylemem gerekir. Bütün bunlara rağmen muhalefetin her zaman olduğu gibi bu olayların acısını hissetmeyişine biz zaten alıştık. Bu muhalefet, teröristlerle kol kola Ankara'dan İstanbul'a yürüyen muhalefettir. Biz bu muhalefete yabancı değiliz. Şu anda bunlar terör örgütü PKK'nın parlamentodaki uzantısıyla zaten beraber hareket etmiyorlar mı? Beraber hareket ediyorlar. Kaldı ki bunların şu anda kendi içinde zaten terör söylemlerini ifade eden kişiler yok mu? Var. Nitekim şimdi bunlardan bazılarıyla ilgili dokunulmazlıklarının kaldırılmasına yönelik parlamentoda çalışmalar da devam ediyor. Bunlara alıştık. Burada özellikle muhalefetin içinde, CHP'yi bir kenara koyalım, 6'lı masanın hepsini söylememe gerek yok, ama İYİ Parti'nin bunlarla aynı çizgiye düşmesi tabii düşündürücü. Onlar niye bunlarla aynı masaya düşüyor veyahut aynı konuma geliyor? Bu tabii düşündürücüdür. Hele hele böyle bir dönemde. Temenni ederiz ki bunlar da bir dönüşüm yapmak suretiyle gerek bu masayı terk etmek gerekse milli ve yerli bir duruş sergilemek üzere konumunu yeniden gözden geçirir" dedi.

AKŞENER'DEN JET HIZINDA YANIT

Bu çağrının ardından Akşener'den jet hızında bir yanıt geldi. İYİ Parti lideri yaptığı açıklamada, "Çizgisinde hiç kırıklık olmayan, aynı kararlılıkla savunan bir partiyiz. Milletimizin geleceği heba edildiği bir kumar masasında hiç olmadık, bundan sonra da olmayız. Biz, sayın Erdoğan ve arkadaşlarının millilik ve yerlilik üzerinden yaptığı tanıma ihtiyaç duyan bir parti değiliz. Biz, 2017'de yapılan ve bugünkü bu ucube sistemi getiren o referandumda çok net, çok açık tavır koyan insanların kurduğu bir siyasi partiyiz. İYİ Parti odur" ifadelerini kullandı.

BAHÇELİ DE "EVİNE DÖN" ÇAĞRISI YAPMIŞTI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, geçtiğimiz aylarda eski MHP'li Meral Akşener'e partisine geri dönmesi çağrısında bulunup, "Zillet ittifakının üç asıl ortağından ikisinin, yani CHP ile örtülü ortak HDP'nin Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerif'e menfi yaklaşımı ortadadır. Ancak İYİ Parti Genel Başkanı son hareketiyle onlardan ayrışmış, ayrı düşmüştür. Meral Hanım'ın kendisi adına hayırlı bir gelişmedir. Sayın Akşener'in böyle gitmeyeceğini, böyle ittifak olmayacağını, olsa bile bir ayağının çukura düştüğünü görüp derhal ve çok kısa süre içinde evine dönmesi doğru ve tutarlı bir davranış olacaktır. Evinde rahatı ve huzuru bulacaktır. İkbal ile idbar arasında sıkışıp kalmak yerine, kaldı ki zillete düşmektense evde olmak isabetli bir tercihtir" demişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e yönelik "Evine dön" çağrısı hakkında "Olabilecek, en makul çizgide bir davettir. Birlik, beraberliğin tesisine yönelik bir adım olabilir" ifadelerini kullanmıştı.

AKŞENER OLUMSUZ YANIT VERMİŞTİ

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ise bu çağrıya şöyle cevap vermişti: "Sayın Erdoğan'a bir çağrıda bulunmak istiyorum; ortağı ile ilgilensin, ne zaman sayın Erdoğan'ın ilgisi azalıyor, Sayın Bahçeli başta ben olmak üzere partime saldırıyor. Biz bundan bıktık, lütfen ortağı ile ilgilensin. Diğer taraftan siyasi magazin konularında konuşmayı siyasi nezaketle bağdaştırmadığımı söylemek isterim. Sayın Bahçeli'nin en önemli özelliği kendisinin ısrarla altını çizdiği nezaketidir. Ama Türkiye'nin özellikle ekonomi noktasında problemleri olduğu bir dönemde, üzerine salgın yaşadığımız dönemde esnafımızın, işçimizin, işsiz gencimizin ve tarımımızın birçok sorunu varken milletimizin sesini duymak ve o sese cevap vermek yerine siyasi magazinle meşgul olmasını da hiç hoş bulmadığımı ifade etmek isterim."