TBMM Genel Kurulu
AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, Avrupa Parlamentosunun (AP) Türkiye ile müzakere sürecini geçici olarak dondurulmasını tavsiye eden kararıyla ilgili, "Bugün biraz daha bağımsız davranmaya çalışan bir Türkiye var. Bütün rahatsızlık buradan kaynaklanıyor.
Ak Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, Avrupa Parlamentosunun (AP) Türkiye ile müzakere sürecini geçici olarak dondurulmasını tavsiye eden kararıyla ilgili, "Bugün biraz daha bağımsız davranmaya çalışan bir Türkiye var. Bütün rahatsızlık buradan kaynaklanıyor." değerlendirmesinde bulundu.
TBMM Genel Kurulunda, "Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nın, erken yaşta evliliklerle ilgili düzenlemenin çıkarıldığı geçici birinci maddesi üzerinde görüşmeler yapıldı.
Çocuk hakları
Ak Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, çocuk haklarıyla alakalı en son suçlanacak partinin AK Parti olduğunu belirterek, "Çocuk hakları Anayasamızda yoktu. Anayasamıza çocuk hakları 2010 Anayasa değişikliğiyle girdi." dedi.
2005 yılında Çocuk Koruma Kanunu'nun AK Parti döneminde yürürlüğe girdiğini ifade eden Tunç, "Çocuklarımızı koruyucu tedbirler, özellikle uluslararası sözleşmelerin imzalanması noktasında imzalamadığımız hiçbir çocuk hakları belgesi kalmadı." diye konuştu.
Tunç, çocuk haklarıyla ilgili Mecliste daimi bir komisyon kurulması gerektiğini dile getirdi.
CHP Eskişehir Milletvekili Cemal Okan Yüksel, Adalet Bakanlığının açıkladığı rakamlara göre 2005 yılında çocukların cinsel istismarıyla ilgili açılan dava 5 bin 730 iken 2014'te 18 bin 104 olduğunu söyledi. Yüksel, "TÜİK verilerine göre son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğu evlendirilmiş. 2015'te 15 ve 17 yaş arasında 17 bin 789 kız çocuğu doğum yapmış. Bu mu sizin aşama yaptığınız çocuk hakları?" dedi.
HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, "Toplumun önünde çok açık bir şekilde ifade ettiniz ki aslında hiç de içinize sinerek bu düzenlemeyi geri çekmemişsiniz." görüşünü öne sürdü.
MHP Aydın Milletvekili Deniz Depboylu, AK Parti'nin uluslararası sözleşmelere attığı imzalarla övündüğünü belirterek, "O zaman şunu da bilmelisiniz ki 18 yaşın altındaki her birey çocuktur. BM sözleşmesinde bu geçerlidir. Biz çocuklara 18 yaş altında ehliyet vermiyorsak, seçilemezsin diyorsak, o çocuklara nasıl 'evlenip de çocuk dünyaya getirebilirsin, ailene bakabilirsin' diyebiliriz?" değerlendirmesinde bulundu.
"Havai fişekleri niye patlattınız?"
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, AP'nin Türkiye ile ilgili kararını anımsatarak, "Eğer Avrupa'nın verdiği kararın kıymeti harbiyesi yoksa, 2004 yılında müzakere tarihi alındığında Kızılay'da gündüz havai fişekleri niye patlattınız?" diye sordu.
AP'nin kararını büyük üzüntüyle karşıladıklarını belirten Gök, "Türkiye'nin bu müzakere sürecini devam ettirmesi gerekir, Türkiye'nin çıkarları burada. Bu, 50-60 yıllık bir hayalimiz, uğraşımız, çağdaş uygarlık seviyesi; buralarda arayacağız kendimizi." diye konuştu.
Eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'ün, Kürt sorunu konusunda iktidarın ve herkesin muhatap alabileceği en baştaki kişilerden olduğunu belirten Gök, şunları söyledi:
"Türk olan soyadını dahi değiştirmemiş. Ne var Ahmet Türk'te? Türkiye bir yangın yerine dönecek, lütfen kendimize gelelim. Biz, Kürt sorununun çözümünde meşru muhataplarımızı yitirirsek bu sorunu nasıl çözeceğiz? Her gün askerlerimiz ölüyor, polislerimiz ölüyor, yazık günah değil mi? Aklımız başımıza ne zaman gelecek? Ne zaman sarsılacaksınız? 15 Temmuz'dan önceki fabrika ayarlarınıza geri döndünüz. Yazıktır. Bu bombaların altında biz sizlerle mücadele ederken Türkiye'nin 37'ye karşı 479 oyla müzakere süreci durdurulsun diye mi verdik? Tam tersine, o gün omuz omuzaydık, şimdi yine aynı şeyi istiyoruz. Artık insan hakları, temel hak ve hürriyetler, kadın-erkek eşitliği, kız çocuklarımız, bunların hepsini koruyacağımız bir Türkiye gerekiyor, demokrasi gerekiyor. Bunun için mücadele edelim."
"Mağdurlar varsa sahip çıkacağız"
AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, "Evet, Avrupa'nın bir tarafıyla vicdanı var, bir tarafıyla insan hakları, demokrasi tarafı var ama bir de diğer yüzü var; acımasız, sadece kendi çıkarları esasında davranan, iki yüzlü ayrı bir Avrupa var." dedi.
"Bugün biraz daha bağımsız davranmaya çalışan bir Türkiye var. Bütün rahatsızlık buradan kaynaklanıyor." ifadesini kullanan Bostancı, "Türkiye 'Benim de çıkarlarım, bir perspektifim var.' diyor. Avrupa bize 'Senin çıkarların, senin perspektifin olmaz.' diyor. Olur arkadaşlar, dünya yeniden kurulacak, dengeler yeniden oluşacak. Bizim insan haklarıyla, demokrasiyle, hukukun üstünlüğüyle hiçbir problemimiz yok. Sayın Cumhurbaşkanı geçmişte kaç defa demedi mi, 'Bunları biz Ankara kriterleri yapar ve yolumuza devam ederiz.' diye. Edeceğiz inşallah." diye konuştu.
Bostancı, erken yaştaki evliliklerle ilgili önergeye ilişkin, alçaklıkla mağduriyet arasına hukuki bir çizgi çizmeye çalıştıklarını kaydetti.
"Mağdurlar varsa sahip çıkacağız. Alçaklık varsa karşı koyacağız. Burada hiç kimse istismarcının yanında olmaz." diyen Bostancı, "Burada bizim yaptığımız iş, alçaklıkla mağduriyet arasına hukuki bir sınır çizgisi çekmektir. Bunu iyi yapamadığımıza ilişkin değerlendirmeniz olabilir ama kamuoyunda sanki 'tecavüzcülerin yanındayız' gibi takdim edilmesi ikiyüzlülük." diye konuştu.