Ticaret ile Hazine ve Maliye bakanlıklarının 2025 yılı bütçeleri TBMM Genel Kurulunda
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Selim Temurci, "Cari açık probleminin kalıcı olarak bitirilmesi için bu ülkede üretim, yatırım ve istihdam politikalarına çok daha fazla önem vermek zorundayız." dedi.
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Selim Temurci, "Cari açık probleminin kalıcı olarak bitirilmesi için bu ülkede üretim, yatırım ve istihdam politikalarına çok daha fazla önem vermek zorundayız." dedi.
TBMM Genel Kurulunda Ticaret ile Hazine ve Maliye bakanlıklarının 2025 yılı bütçeleri üzerinde Saadet Partisi milletvekilleri söz aldı.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, 2025 yılı bütçesinin patronları, faizciyi, ihale çetelerini kayırdığını, işçi, emekçi, çiftçi ve köylüyü silkeleyen bir bütçe olduğunu savundu.
Vergilerin işçiden, emekliden ve fakirden alındığını iddia eden Kaya, "2025'te 456 milyar, sigaradan vergi almayı planladınız. Rakamlarınız bunu söylüyor. Bu vergi, faiz giderlerinizin yüzde 25'i. Bu vergi, bütçe açığınızın yüzde 25'i. Vatandaş sigara içmeyi bırakır, paraları bankaya koyarsa, ona faizleri nereden ödeyeceksiniz? Bu 456 milyar bütçeden olan açığı nasıl kapatmayı düşünüyorsunuz?" dedi.
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Selim Temurci, 2025 yılı bütçesinin neredeyse yüzde 45'i olan 6,6 trilyon liranın Hazine ve Maliye Bakanlığına tahsis edildiğini, bu payın 2023 yılı merkezi yönetim bütçesinin toplamına denk olduğunu, bu rakamın bile Türkiye'de yaşanan ekonomik krizin kamu maliyesi üzerindeki etkisini, enflasyonun devlette bütün dengeleri nasıl bozduğunu gösterdiğini söyledi.
Temurci, 2018 Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle ülkede ekonomi politikaları ile ilgili "yeni" diye başlayan her programın devleti iflasa sürüklediğini ve milleti fakirleştirdiğini savunarak, şunları kaydetti:
"'Çin modeli' diyerek kendi ulusal parasının değerini düşürmeyi kendine vazife edinen bakanlar gördü bu millet. Olağanüstü büyük yanlışlar yapıldı. Hatalı ekonomik politikalarla ülkeyi iflasa, milleti sefalete sürükleyen insanlar, yemeği yediler, hesabı ödemeden çekip gittiler. Birbirini tetikleyen ve birbirinden ayrılmaz 5'li bir problem yaşıyoruz. Bütçe açığı, borçları getiriyor, borç, faizi getiriyor, bunları karşılamak için arttırılan vergiler ve vatandaşın canına tak eden zamlar geliyor. Bu 5'li Türkiye'yi şu anda bir ekonomik felaketin eşiğine getirdi."
Temurci, cari açığın düşmesinin önemine dikkati çekerek, "Cari açık probleminin kalıcı olarak bitirilmesi için bu ülkede üretim, yatırım ve istihdam politikalarına çok daha fazla önem vermek zorundayız." dedi.
En düşük emekli maaşı, asgari ücret kadar olmalı"
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Demir, bütçenin sadece sayılardan ibaret olmadığını, halkın yaşam standartlarını yükseltecek, ekonomik refahı arttıracak, geleceği şekillendirecek bir yol haritası olduğunu söyledi.
Demir, asgari ücretli ve emeklilerin geçinemediğini belirterek, "En düşük emekli maaşı bir asgari ücret kadar olmalıdır. Dul ve yetim maaşları yerlerde. 3 bin lira engelli maaşı var. Bugün bir tekerlekli sandalye bile 5 bin lira iken engelli bireylere reva görülen maaş gerçekten komik bir rakam." ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Birol Aydın, yanında getirdiği 5,10,25 ve 50 kuruş ve 1 lira madeni paralar ile 5,10 ve 20 lira kağıt paraları Genel Kurula göstererek, bugüne kadar enflasyon ve alım gücü değerlendirmelerinin genellikle 200 liralar üzerinden yapıldığını anımsattı.
Aydın, "Biliyorsunuz, bir zincirin gücü en zayıf halkanın gücü kadardır. Bir ülkenin para değeri, en küçük parasının alım gücü ile alakalıdır. En küçük paramız ne kadar değerliyse, o ülke o kadar değerli ve kıymetli bir parayı bulunduruyor demektir. Bunun için bunu söyledim. Bu gördüğünüz paralar tedavülden kalktı, basılmıyor. Piyasanın da beklentisi 500 ve 1000 liralık banknotlardır; 5 lira madeni paralar da zaten piyasaya sürülmüş durumda." diye konuştu.
Paranın en temelde bir "hak" ölçüsü olduğunu ifade eden Aydın, şunları kaydetti:
"İnsanlar, gelecekte yapacakları yatırım ve tasarruflar için parayı bir hak ölçüsü olarak gördükleri için tutarlar. Devlet ve yönetimle bağlarını bu hak ölçüsü üzerine ikame ederler. Para, bir ülkenin gücüdür, ülkenin mali gücü, o ülkenin siyasi gücüdür. Ülke ve millet olarak sağlam bir para birimine sahip değiliz."
"İsrail'le ticaret tartışması
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Selçuk Özdağ, iktidar partisinin İsrail'le ticareti başta reddettiğini sonra itiraf ettiğini savundu.
AK Parti Grup Başkanvekili Muhammed Emin Akbaşoğlu, "AK Parti hükümetine hala 'İsrail'le ticaret yapıyorsunuz' demek ancak bir iftiradır. Dün bu konuyla ilgili Ticaret Bakanlığının tüm kamuoyunun bilgisine sunduğu, çok detaylı cevapları var. İsrail'in gümrük kodu 624. Bu, tamamen kapandı. 9 Nisan'da 1019 ürüne kısıtlama getirilmişti. 2 Mayıs 2024'de ithalat, ihracat tamamen kapatıldı." diye konuştu.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, "12 Aralık'ta Hasan Bitmez, 'İsrail'le ticaret yapıyoruz' dediği zaman Akbaşoğlu'nun arkadaşları, sıra kapaklarına vurarak 'yalan söylüyorsunuz' diyordu. 'Ne zaman ticareti kestiniz?' diyoruz, '2 Mayıs' diyor. 12 Aralık nere, 2 Mayıs nere?" ifadelerini kullandı.
Akbaşoğlu ise Kaya'ya cevaben, "12 Aralık'taki konuşmada 'silah satıyorsunuz İsrail'e' diyorlardı. Bu apaçık iftiradır." dedi.
Başkanvekili Önder'den Bakan Şimşek'e teşekkür
Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, Prof. Dr. Şükrü Hatun'un Tip 1 diyabetli çocuklar için yürüttüğü bir talebi olduğunu anımsatarak, "Birçok milletvekili arkadaş buna omuz verdiler. Sayın Mehmet Şimşek meseleye duyarlılık gösterdiler, huzurunuzda tüm Tip 1 diyabetli ailelere sensör katkısı için kendisine teşekkür etmek istiyorum." dedi.
Önder, Adıyamanlı olduğunu anımsatarak, "Sabahtan beri telefonlarımız durmuyor. Mücbir sebep meselesinde vergi ve diğer uygulamalarla alakalı şu an askıda duruyor mesele. Bu konuda da özellikle Adıyaman bir hayli yetim kaldı. Herkes Maraş'a bakıyor. Niyeyse Adıyaman'a bakan yok. Adıyamanlılar adına iletmiş olayım." ifadelerini kullandı.