Trabzon'da "Yeni Dünya Düzeninde Türkiye için Riskler ve Fırsatlar" paneli düzenlendi
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, "Türkiye Cumhuriyeti'nin mayasında, kuruluşunda demokrasi, demokratik irade ve halk iradesi vardır.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, " Türkiye Cumhuriyeti'nin mayasında, kuruluşunda demokrasi, demokratik irade ve halk iradesi vardır. Dolayısıyla asla Türkiye'nin vazgeçemeyeceği şey demokratik sistemdir." dedi.
Trabzon Ticaret ve Sanayi Odasının (TTSO) ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ayşe Nur Bahçekapılı'nın moderatörlüğünde "Yeni Dünya Düzeninde Türkiye için Riskler ve Fırsatlar" paneli düzenlendi.
Uçum, panelde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin coğrafi konumu, pozisyonu, tarihi, kültürü, gelenekten geleceğe uzanan vizyonu ve Cumhuriyet'in kuruluşuyla başlayarak kuruluşunu tamamlama çabasıyla bir tehdit olarak görüldüğünü söyledi.
Batı dünyası açısından en önemli üç tehditten biri olarak Türkiye'nin kabul edildiğini belirten Uçum, "Bunlar Çin, Rusya ve Türkiye. Fakat Çin ve Rusya'nın tehdidi çok realize olabilecek şekilde analiz edilmiyor. Neden Çin ve Rusya Türkiye kadar yüksek tehdit öncelikli olarak tanımlanmıyor? Çünkü Batı açısından en büyük tehdit Türkiye'dir." dedi.
Türkiye'nin demokratik sistemden asla vazgeçmeyecek bir ülke olduğunu ifade eden Uçum, şöyle konuştu:
"Türkiye Cumhuriyeti kuruluşunu ve kurtuluşunu Büyük Millet Meclisi ile yapmış bir ülkedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin mayasında, kuruluşunda demokrasi, demokratik irade ve halk iradesi vardır. Dolayısıyla asla Türkiye'nin vazgeçemeyeceği şey demokratik sistemdir. Nedir o? Milli egemenlik ilkesidir, milli egemenliğin halka ait olma ilkesidir. Türkiye demokrasisini geliştirme perspektifini devlet ödevi ve görevi olarak önüne koymuş bir ülkedir. Türkiye'de darbeler yaşanmıştır ama kalıcı darbe düzenleri olmamıştır."
Dünyadaki ırkçılık konusuna da değinen Uçum, ırkçılığın ABD'de hiç bitmediğinin, Avrupa'da da yükseldiğinin altını çizdi. Türkiye'de ırkçılığın olmadığını vurgulayan Uçum, "Bütün kışkırtmalara rağmen Türkiye'de ırkçılık yoktur ve olmayacaktır. Çünkü Türkiye'nin bir tarihi, geleneği, kültürü var. Türkiye'nin kapsayıcı bir toplumsal bilinci var. Siyahi futbolcu ve basketbolcular Türkiye'de 'Ben kendimi çok özgür ve rahat hissediyorum' diye açıklama yapıyorlar." diye konuştu.
Uçum, altılı masanın cumhurbaşkanı adayı ile ilgili yöneltilen bir soru üzerine, Cumhurbaşkanı adayının yüzde 50+1 oy alması gerektiğinin anımsatarak "Halk, bu senaryo açığa çıkınca, deşifre olunca kendisine darbe hazırlayan bir gruba niye oy versin? 'Ben senin iradene darbe yapacağım.' diyen bir gruba niye oy versin? Biz kurduğumuz sistemi halkın iradesine bağladık. Bundan daha ilerde bir demokratik düzen olabilir mi? Biz sistemi milli egemenliğe bağlamışız, halkın iradesine bağlamışız." cevabını verdi.
"Türkiye davası Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hedefine ulaşacaktır"
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ahmet Selim Köroğlu da 2023 seçimlerini de atlattıktan sonra Türkiye için fırsatların daha çok konuşulduğu bir dönemin başlayacağını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ifade ettiği gibi yeni bir dünya kurulduğunu işaret eden Köroğlu, "Bu yeni kurulan dünyada Türkiye kendisinin müptelasına ve bundan sonraki gelecek imkanlarına yakışır bir şekilde bu masada yer alacaktır. Bu yeni kurulan masada en güçlü bir şekilde küresel güç olarak yer alacaktır. Türkiye davası Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde hedefine ulaşacaktır. Şu an Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde Cumhur İttifakı'nın davası şudur; daha müreffeh, daha demokratik, tam bağımsız Türkiye davasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kimse hafife almasın"
Cumhurbaşkanı Danışmanı Ayhan Oğan ise 21. yüzyıla girilen bu dönemlerde yeni bir düzenin ayak seslerinin geldiğini, bu ayak sesleri içerisinde Türkiye'nin ayak seslerinin de olduğunu dile getirerek Türkiye'nin sahada, masada, her mecrada çok ciddi bir şekilde kendisini ispat ettiğini ve günbegün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde büyük adımlar attığını vurguladı.
Dış politikadaki gelişmeleri herkesin yaşayarak gördüğüne dikkati çeken Oğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde Türkiye'nin adeta her hafta zafer niteliğinde bir protokol ve anlaşmayla dünya sahnesine çıktığını ifade ederek "Geçen hafta İran'ın ev sahipliğinde yapıldı. Bu önemli bir çalışma. NATO üyesi olan, batının içerisinde bir ülkenin şu anda NATO'nun ve Batı'nın savaştığı ve ambargo uyguladığı iki ülkeyle beraber birtakım çalışmalar içerisinde olması aslında büyük bir diplomatik başarıdır. Bu, krizleri ve riskleri Türkiye'nin fırsata çevirdiğinin açık bir göstergesi." dedi.
"Türkiye'nin duruşu ve yakaladığı ivme sebebiyle de birtakım hadiseler de karşımıza geliyor." ifadesini kullanan Oğan, şunları kaydetti:
"Irak, meclisinden başkanına kadar iki gündür Türkiye aleyhine açıklamalar yapıyor. Siz ne konuşuyorsunuz birader? Sizin yaptığınızı Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan bilmiyor mu zannediyorsunuz? Sizin yaptığınızı, ne çevirdiğinizi, ne zulümlere ortak olduğunuzu, imza attığınızı Türkiye Cumhuriyeti Devleti bilmiyor mu zannediyorsunuz? Siz tarihten hiç ders almıyor musunuz? Bakın burası, bu şehir Şehzade Selim'in sancak şehridir. Şehzade Selim burada sancak yönetirken İran'a defalarca sınırı geçmiş gitmiş ve orada İran'ın durumunu kendisi bizzat tebdili kıyafetle gözlemlemiştir. Bağdat'ın, İran'ın, Irak'ın acem diyarının fatihi, Mekke'nin, Medine'nin fatihi ve Mısır'ın fatihi Yavuz Sultan Selim Han... Siz hiç tarihten ders de mi almazsınız? Bunları düşünmez misiniz? Türkiye'nin sinir uçlarıyla oynuyorsunuz."
Oğan, sığınmacı ve düzensiz göçmenler konusuna da değinerek "Türkiye'ye 'Esed'le görüşün' diyorlar. 4 milyon İdlib'de Türkiye'nin sayesinde yaşıyor. 2 milyon, bizim oluşturduğunuz güvenli bölgelerde yaşayan Suriyeli var. 3 milyon 700 bin Suriyeli burada sığınmacı olarak yaşıyor, Esed'in bölgesinden fazla. Suriyeli yani bu sığınmacı meselesinin bir siyasi boyutu olarak söylemiyorum, Suriye'nin geleceğinde birileri söz söyleyecekse Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Erdoğan'ın Esed ailesinden ve rejiminden daha fazla söz hakkı vardır. Bunu söylüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Sosyal medyada yer alan sığınmacılarla ilgili videoların da gerçek olmadığını dile getiren Oğan, "Videolar dolaştırılıyor, sınırlarımızdan yüzlerce, binlerce insan sanki sorgusuz sualsiz geçiyor gibi... Sakın bunlara inanmayın, burada devlet var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kimse hafife almasın. Böyle bir şey söz konusu olmaz, buraya giren de çıkan da kayıtlıdır." dedi.
Oğan, kendisine yöneltilen bir soru üzerine, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile İdlib'de inşa edilen briket evlerin açılış ve anahtar teslim töreninde yaşadıklarını anlatırken duygusal anlar yaşadı.
Türkiye'nin İdlib'deki yetimlere sahip çıktığını aktaran Oğan, "Oradaki insanların durumunu sizlere göstersek akşam yatamazsınız, yemek de yiyemezsiniz, 2 gün de kendinize gelemezsiniz. İnsan olan bu insanları böyle yaşatmaz orada. Binlerce yetim çocuk, gittik gördük, Türkiye olmazsa sahip çıkan yok. Onun için ülkenizle, Cumhurbaşkanınızla, ordunuzla gurur duyun." diye konuştu.
Panele Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Ordu Valisi Tuncay Sonel, AK Parti Trabzon Milletvekilleri Bahar Ayvazoğlu ve Salih Cora, eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan ve TTSO Başkanı Suat Hacısalihoğlu, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.