Haberler

Tügiad Başkanlığından İstifa Eden Ali Yücelen MHP'den Aday Adayı Oldu

Abone Ol

Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, siyasete girmek için TÜGİAD Başkanlığından istifa ettiğini açıkladı.

Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, siyasete girmek için TÜGİAD Başkanlığından istifa ettiğini açıkladı. Yücelen'in kararı TÜGİAD'da duygusal ve coşkulu anların yaşanmasına neden oldu.

Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) genişletilmiş yönetim kurulu toplantısı, TÜGİAD'ın Ankara Şubesi'nde gerçekleştirildi. Toplantıya, TÜGİAD yönetim kurulu, komisyonlar, Ankara, Bursa, Çukurova, İzmir şube başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra onursal üyeler ve farklı kentlerden yüzlerce üye katıldı. TÜGİAD üyeleri Ankara'daki toplantıya Anıtkabir ziyareti ile başladı. Anıtkabir'i ziyaret ederek Atatürk'e saygılarını bildiren TÜGİAD üyeleri daha sonra toplantılarını gerçekleştirmek üzere TÜGİAD An kara şube merkezinde bir araya geldiler.

Genişletilmiş yönetim kurulu toplantısında bir konuşma yapan TÜGİAD Başkanı Ali Yücelen, TÜGİAD fikrinin Turgut Özal'ın vizyonundan doğduğunu belirterek sözlerine başladı ve şunları söyledi:

"Genç işadamlarını bir araya getirme fikri de, onları dünya çapında işadamları yapma fikri de ondan çıkmıştır. Derneğimizin başında Türkiye isminin yer alması da Özal vizyonunun yansımasıdır. Rahmetlinin (Her uçakta bir iş adamı bulunmalı) cümlesi benim hafızama kazınmıştır."

Selanik Londra ve New York temsilcilikleri açıldı. Başkanlık görevini 2012 yılındaki genel kurulda teslim aldığını ve o günden bu yana kendisine gösterilen güvene layık olmak için çalıştığını anlatan Yücelen, başkanlık döneminde gerçekleştirilen bazı işleri tekrarlayarak hafıza tazelemek istediğini belirtti ve şunları söyledi:

"İnanıyorum ki hepimiz açısından en önemlisi, Selanik'te açtığımız temsilciliktir. Selanik malum, haşmet devirlerimizin, İzmir ve İskenderiye ile birlikte en önemli limanı ve Atamızın doğduğu yer. Bu temsilcilik Türkiye'de bir sivil toplum kuruluşuna ilk defa nasip olmuştur. Londra ve Newyork'ta temsilcilik açtık, Brüksel'deki temsilciliğimizi faal hale getirdik. Newyork temsilciliğimiz üzerinde biraz fazla duracağım. Ermeni Diasporası, 2015 yılı için birçok kampanya ile birlikte "divestTurkey" isimli bir kampanya da başlattı. Kampanyanın maksadı, Türkiye'de yatırımı bulunan bütün Amerikan özel ve tüzel kişilerinin yatırımlarını geri çekmeleri idi. Nitekim Berkeley üniversitesi bu kampanya sonucunda 74 milyon Dolarlık bir fonunu çekti. Berkeley örneğinin yaygınlaşması derneğimizin özellikle iki arkadaşımızın gayreti ile engellenmiştir. Birisi Rupen Mıhçıyan, yönetim kurulu üyemiz ve diğeri Ali Çınar, Newyork temsilcimiz. Birincisi Ermeni olduğu halde kaderini bizimle birleştirmiş bir kardeşimiz, diğeri New York'ta kapı kapı dolaşıp bizim tezlerimizi anlatan bir kardeşimiz."

TÜGİAD üyelerinin bugün Türkiye'de 500.000 kişiye istihdam sağladığını vurgulayan Yücelen, TÜGİAD üyelerinin bugün Türkiye'nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 10'unu gerçekleştirdiğini söyledi. TÜGİAD Türkiye'nin, dünya çapındaki en itibarlı kuruşlarından biri haline geldiğini anlatan Yücelen; "G-20 Genç Girişimciler Zirvesinin dönem başkanlığı ve Jeunne Europe Genel Başkan Yardımcılığı ve YES Avrupa Genç Girişimciler Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcılığı görevleri uhdemizdedir. Burada ilave etmem gerekir ki; AB ilerleme raporları hazırlanması sürecine en fazla iştirak eden kurumlardan birisiyiz. Birçok raporda gayretlerimiz sonucu ülkemiz lehine ifadelerin kullanılmasını sağladık. Emin olunuz ki, TÜGİAD bundan sonra da başarılarını arttıran bir kuruluş olarak varlığını sürdürecektir" diye konuştu.

39 yaşındaki Matteo Renzi'nin İtalya Başbakanı olduğunun hemen ertesi günü ilk iş olarak trene binerek inovasyon merkezini ziyaret ettiğine dikkat çeken Yücelen sözlerine şöyle devam etti:

"Çünkü biliyordu ki, teknoloji zor veya kolay bulunabilir. Ancak inovasyon ile desteklenmeyen teknolojilerden hiçbir ülke beklediği faydayı sağlayamaz. Şimdi biz TÜGİAD olarak Türkiye'nin gündemine daha çok çalışarak, dinlenmeden çalışarak, yüksek teknoloji, inovasyonla sürekli desteklenen teknoloji kavramını sokmak zorundayız.

Türkiye ihracatının kilogram değeri 1.6 Dolardır. Bu rakamı 3 katına çıkarmak gibi bir mecburiyetimiz var. 26 bin firmamızdan 3 bin 850'si bunu başarmıştır. 26 bininin de, hatta yeni kurulacaklarla birlikte 40 bin firmanın, bunu başarabileceği bir iklimi oluşturmalıyız."

Türkiye inşaat bağımlılığından kurtulmalıdır

Kurtarıcı ve tasarruf aracı olarak, elinde sadece inşaat sektörü kalan bir Türkiye'nin, büyük Türkiye olamayacağının altını çizen Yücelen; "Türkiye, inşaat bağımlılığından kurtulup, mutlaka yaratıcı endüstrilere yönelmeli, yüksek teknolojiye dayalı ürün spektrumunu genişletmelidir." dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

"Esas olarak TÜGİAD kendisini güncel tartışmalarla sınırlamamıştır. Biz her zaman Türkiye'nin müstakbel tartışmalarına hazırlandık. Burada bir istisna yapıp, güncel tartışmalar ile ilgili kanaatlerimi de paylaşacağım.

Merkez Bankasına faiz indirimi için baskı yapılması, Türkiye'nin en kıymetli kurumlarından birinin itibarını zedeler, bu bir.

Piyasa faizinin piyasa hareketlerinin dışında bir sebeple indirilebileceğini düşünmek, ham hayaldir ve spekülatörlerin yolunu açmaktan başka bir işe yaramaz, bu iki. Şayet bu yapılmak istenirse neticesi, Türkiye'nin daha derin bir dolarizasyona sürüklenmesi olur bu da üç.

Şimdi bu üçüncü madde üzerinde biraz duralım. Devlet aslında iki şeydir, biliyorsunuz. Sinyoraj ve patronaj. Burada girmek istemediğim, ülkemizin güneydoğusundaki bir takım gelişmeler ile birlikte değerlendirildiğinde, dolarizasyon Allah korusun, devletin sinyoraj hakkı ile birlikte patronaj hakkını da tartışılır hale getirecektir."

Son yıllarda yaşanan dış politikaya ilişkin gelişmelerin sonuçlarını analiz eden Yücelen, dış politikanın her zaman hassas dengeler üzerinde kurulu olduğunu ve ülkelerin başka ülkelerle ilişkilerini sürdürürken her zaman kendi menfaatlerini gözetmesi gerektiğini belirtti ve şunları söyledi:

"Buraya kadar sizlere zaten hepimizin bildiği halimizi nakletmiş oldum. Asıl söylemek istediğim de, zaten hepimizin bildiği bir şeydir. Bilhassa sizlerin bildiği bir şey... Tarihten bakarak ve hislerinize tercüman olduğuma inanarak söylüyorum. Denizlerin med ve cezir halleri vardır. Birçok kavmin fakat bence en çok Türklerin tarihi, med ve cezirlerden ibarettir. Miladın 5. Asrından 17. Asra kadar Türklerin med asırlarıdır. 18. asırda doğudan kuzeyden güneyden her yönden Türklerin cezri başlamıştı. Çekilmemiz, Lozan ile sona erdi. Şimdi yeni bir cezir tehdidi altındayız. En fazla bu salonda bulunanlar hissediyor. Türk müteahitliğini Dünya'da kıymetli kılan tecrübeyi Libya'da edinmiştik. Bugün Libya'dan vatandaşlarımız dahi kovuluyor. Mısır'da elçimiz yok, Suriye'de yok, Yemen'de yok. Asırlarca bizim olan Mısır'dan bugün yük taşımacılığında kullandığımız araçlarımızı geçirmekte zorlanıyoruz. Ben bu tablodan kendime bir sorumluluk çıkardım. Türklüğün çekildiği yerlere yeniden dönebilmesini, sağlayacağını düşündüklerime bir katkı vermek istiyorum. Bu amaçla, Milliyetçi Hareket Partisi'nden milletvekili aday adaylığımı ilan ediyorum. Burada ilan etmekle birlikte adaylığımın bir de arka planı vardır. İşadamı gözüyle de, kardeş derecesinde yakın olduğum arkadaşlarım MHP'nin uygun parti olduğu fikrindedirler. Bu ilan sadece bir aday adaylığı ilanı da değildir, önce bir tavrın ilanıdır. Bu tavır ilhamını Anadolu esnafından alan bir tavırdır."

TÜGİAD'ın pek çok konuda olduğu gibi Türkiye'de yine örnek olmaya devam edeceğini belirten Yücelen, "Salondaki bütün arkadaşlarım biliyor; hukuken aday adaylığı TÜGİAD genel başkanlığından ayrılmayı gerektirmiyor. Fakat ben TÜGİAD'ın bu konuda da bir örnek teşkil etmesini istiyorum. TÜGİAD bünyesinden, asla mazbatasını aldıktan sonra koltuğunu bırakan başkanlar çıkmayacaktır." sözleriyle adaylık sürecinde TÜGİAD Başkanı olmanın ayrıcalığından yararlanmayacağını; mücadelesine üniformasız devam edeceğini söyledi. Yücelen'in bu sözlerinin ardından salonda duygusal anlar yaşandı. TÜGİAD üyelerinin coşkulu alkışları arasında Yücelen sözlerini şöyle tamamladı:

"Dünya tasavvurunu paylaştığım ve bu tasavvuru gerçekleştireceğine inandığım insanlarla beraber olacağım. Devlet Bahçeli liderliğinde, Milliyetçi Hareket Partisi'nin ülküsüne hizmet için, neferlik yapmak üzere aranızdan ayrılıyorum. Parlamentoya girmenin yahut girmemenin bu kararımda etkili olmadığını bilmenizi özellikle rica ediyorum. Koltuk kaygısı olmadan kapı önünde beklemeye de razı olarak, artık fiziken de orada olacağım. Hepinizden helallik istiyor, dualarınızı bekliyorum. Kazara aranızdan birine hakkım geçmişse, annenizin ak sütü gibi helal olsun diyorum". - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika

Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title