Türkiye'nin Üsküp Büyükelçiliği Cumhuriyet'in 100. yıl dönümü için resepsiyon düzenledi
Türkiye'nin Üsküp Büyükelçiliği, Cumhuriyet'in 100. yıl dönümü dolayısıyla resepsiyon düzenledi. Büyükelçilik konutunda gerçekleşen etkinliğe, Kuzey Makedonya Meclis Başkanı, Bakanlar ve diğer önemli isimler katıldı. Büyükelçi Sekizkök, konuşmasında Cumhuriyet'in önemini vurguladı ve Türkiye'nin barış ve istikrar için yaptığı çabalara değindi.
Türkiye'nin Üsküp Büyükelçiliğince, Cumhuriyet'in 100. yıl dönümü dolayısıyla resepsiyon düzenlendi.
Türkiye'nin Üsküp Büyükelçisi Hasan Mehmet Sekizkök'ün ev sahipliğinde Büyükelçilik konutunda düzenlenen resepsiyona, Kuzey Makedonya Meclis Başkanı Talat Xhaferi, Birinci Başbakan Yardımcısı Artan Grubi, Dışişleri Bakanı Bujar Osmani, İçişleri Bakanı Oliver Spasovski, Sağlık Bakanı Fatmir Mexhiti, Eğitim ve Bilim Bakanı Jeton Shakiri, Adalet Bakanı Krenar Lloga, Maliye Bakanı Fatmir Besimi, Enformasyon Toplumu ve Yönetim Bakanı Azir Aliu'nun yanı sıra ülkedeki Türk kurum ve kuruluş temsilcileri, milletvekilleri, siyasiler, STK temsilcileri, farklı ülkelerin diplomatik temsilcileri, Büyükelçilik çalışanları ve çok sayıda davetli katıldı.
İki ülkenin milli marşlarının seslendirilmesiyle başlanan resepsiyonda, Sekizkök bir konuşma yaptı.
Türkiye için 1. Dünya Savaşı'nın 1923'te imzalanan Lozan Barış Anlaşması ile hukuken sona erdiğini ve Cumhuriyet'in ilanının aynı yıl gerçekleştiğini belirten Sekizkök, "1920'lerin Türkiye koşulları ve dünya konjonktürü dikkate alındığında Cumhuriyet'in ilanı, büyük bir vizyon ve halka dayanmayı gerektirir. Çünkü Cumhuriyet kavramının içini doldurmak ancak halk ile birlikte ulaşılabilecek bir hedeftir." ifadesini kullandı.
Sekizkök, o günlerde büyük bir yenilenme ve ileriye atılma hareketinin başladığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye, 1923'ten itibaren Atatürk'ün açtığı yolda her alanda yapılan atılımların ve elde edilen kazanımların üzerine yenilerini bina etmek suretiyle ilerlemeye devam etmektedir. Atatürk, dünyaya geniş perspektiften bakan bir liderdi. 'Yurtta sulh, cihanda sulh' veciz sözüyle uluslararası barış ve güvenliğin bölünmez olduğuna, diğer milletlerin sorunları karşısında kayıtsız kalınamayacağına dikkati çekmiştir."
Balkanlar'ın, Kafkaslar'ın, Orta Doğu'nun ve Akdeniz'in buluştuğu bölgede bulunan Türkiye'nin bir asır boyunca küresel düzeyde barış ve istikrar için çaba gösterdiğini, çok uzak coğrafyalara da desteğini ulaştırmaktan geri durmadığını vurgulayan Sekizkök, "Bizler yüzyıllar boyunca Balkanlar'da birlikte yaşadık. Bu toprakların kültürel zenginliğini birlikte inşa ettik. Güçlü bağlarımızın bulunduğu Balkanlar'da, Türkiye'ye yönelik teveccühün ne denli yüksek olduğunu memnuniyetle görüyoruz. Yine mutlulukla görüyoruz ki bu ülkenin kurucu halklarından olan Makedonya Türklerinin, ilişkilerimizde özel bir yeri bulunmaktadır." diye konuştu.
Sekizkök, Atatürk ve Kuzey Makedonya arasındaki ilişkiye de değinerek, şunları kaydetti:
"Atatürk'ümüzün ecdadının kökleri Makedonya'ya uzanmaktadır. Yine biliyoruz ki Atatürk, gençliğinde Makedonya'nın çok kültürlü, renkli ve hareketli atmosferinde bu toprakların havasını solumuştur. Hem Askeri idadinin seçkin bir öğrencisi olarak hem kurmay yüzbaşı sıfatıyla bu bölgede geçirdiği yıllar, büyük önder olmasına uzanan yolda önemli tesirler bırakmıştır.
Cumhuriyetin kurulmasını takiben Atatürk, başka uluslara ışık ve ilham kaynağı olmuştur. Bu yönüyle de tarihte iz bırakmıştır. Cumhuriyetimizi bizlere armağan eden Atatürk'ümüzü saygıyla ve minnetle yad ediyorum. Cumhuriyetimizin 100. yılı kutlu olsun, nice yüzyıllara."