Uğur Dündar'dan kendisini hedef alan Kılıçdaroğlu'na zehir zemberek yanıt
Gazeteci Uğur Dündar, "siyasi rüşvet" aldığını ima ettiği eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisiyle ilgili açıklamasına aynı sertlikte yanıt verdi. Dündar, "Sayın Kılıçdaroğlu hırçınlığınızı anlıyorum. Zira sizin Sayın Tayyip Erdoğan'a karşı girdiğiniz tüm seçimleri kaybetmiş ve CHP'nin oy oranını yüzde 25'e sabitlemiş olmanıza karşın, Sayın Özgür Özel, Genel Başkan olarak katıldığı ilk seçimde bu yüzde 25'lik cam tavanı paramparça ederek partisini yüzde 38 oyla 1. yaptı." dedi.
Gazeteci Uğur Dündar, "siyasi rüşvet" aldığını ima ettiği eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisiyle ilgili açıklamasını zehir zemberek sözlerle yanıtladı. Dündar, "Sayın Kılıçdaroğlu hırçınlığınızı anlıyorum. Zira sizin Sayın Tayyip Erdoğan'a karşı girdiğiniz tüm seçimleri kaybetmiş ve CHP'nin oy oranını yüzde 25'e sabitlemiş olmanıza karşın, Sayın Özgür Özel, Genel Başkan olarak katıldığı ilk seçimde bu yüzde 25'lik cam tavanı paramparça ederek partisini yüzde 38 oyla 1. yaptı." ifadelerini kullandı.
KILIÇDAROĞLU İLE DÜNDAR ARASINDA POLEMİK BÜYÜYOR
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile gazeteci Uğur Dündar arasındaki tartışma alevleniyor. Dündar, "siyasi rüşvet aldınız" imasında bulunduğu Kılıçdaroğlu'nun "Geçmişe ve Geleceğe Not düşelim! Sayın Uğur Dündar'a açık mektubumdur…" şeklindeki açıklamasına zehir zemberek sözlerle yanıt verdi.
"SİZE HAKARET ETMEDİM, İFTİRA ATMADIM"
Dündar sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Bana açık mektup yazmışsınız. Ancak kullandığınız kaba üslubun yanı sıra, mektubunuzun iftira ve yalanlarla dolu içeriğini okuyunca "Acaba Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun X hesabı kötü niyetli birilerince ele geçirilmiş olabilir mi?" diye düşünmekten kendimi alamadım. Zira size hakaret etmedim, iftira atmadım, kişilik haklarınıza saldırmadım, özel hayatınıza lâf etmedim.
"BUNDA KIZIP KÖPÜRECEK NE VAR?"
Sadece yerel seçim sonuçlarının, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde kendi adaylığınızı dayatmak yerine, Sayın Ekrem İmamoğlu veya Sayın Mansur Yavaştan birini aday göstermiş olsaydınız, onların seçimi rahatlıkla kazanabileceğini gösterdiğini belirttim. Bunu sadece ben söylemiyorum, sokaktaki hemen herkes ifade ediyor. Ayrıca 39 milletvekili armağan ettiğiniz bazı masa ortaklarınızın son seçimlerde yüzde 1'lik oy oranını bile tutturamamaları da bu görüşü doğruluyor. Bunda kızıp köpürecek ne var?
"KILIÇDAROĞLU HIRÇINLIĞINIZI ANLIYORUM"
Sayın Kılıçdaroğlu hırçınlığınızı anlıyorum. Zira sizin Sayın Tayyip Erdoğan'a karşı girdiğiniz tüm seçimleri kaybetmiş ve CHP'nin oy oranını yüzde 25'e sabitlemiş olmanıza karşın, Sayın Özgür Özel, Genel Başkan olarak katıldığı ilk seçimde bu yüzde 25'lik cam tavanı paramparça ederek partisini yüzde 38 oyla 1. yaptı. Yani sizin gitmenizle başlayan değişim, zafer kazandı.
Sayın Kılıçdaroğlu, Yazdığınız kin ve öfke dolu satırlarla sizin genel başkan seçildiğiniz günden beri bana yapıştırılmaya çalışılan "Kılıçdaroğlu'nu Uğur Dündar parlattı. Dengir Mir Mehmet Fırat ve Melih Gökçek ile açık oturum yaparak onun önünü açtı" YAFTASINI YALANLAMIŞ OLDUNUZ! Beni gereksiz yere töhmet altında kalmaktan kurtardınız.
"KEMAL BEY KENDİNİZLE ÇELİŞTİĞİNİZİ DE GÖRMEMİŞSİNİZ"
Kemal Bey, Size karşı hiçbir kötü düşünce ve davranışta bulunmadığım gibi Sayın Ekmelettin İhsanoğlu'nu Cumhurbaşkanı adayı gösterme gafletinizde bile, AKP'ye karşı sizi destekledim. Ama CHP'yi kuruluş felsefesinden, Atatürk'ün çizdiği rotadan uzaklaştırma ve sağcılaştırma çabalarınızı da eleştirdim. Kemal Bey, Hırs ve kinle kaleme aldığınız satırlarda farkına varmadan kendinizle çeliştiğinizi de görmemişsiniz. Öyle ya mektubunuzu okuyanlar şöyle düşünmezler mi?
"Ey Kemal Kılıçdaroğlu madem Uğur Dündar kötü bir gazeteciydi, neden en kritik zamanlarda röportaj için hep onu seçtiniz?" Hırsınız size YALAN DA SÖYLETMİŞ. TRT Genel Müdürü...demişsiniz! Ne 12 Eylül döneminde, ne de öncesi ve sonrasında TRT Genel Müdürü olmak, aklımın ucundan dahi geçmedi. Çünkü büyük başarıyla yaptığım ve beni yıllarca "Türkiye'nin en güvenilir kişisi seçtiren" bir işim vardı. Yalanlarınız bununla da sınırlı kalmamış.
Sevgili arkadaşım Tarık Akan'ı da hırs ve kininizi kusmaya alet etmişsiniz. Merhum Tarık ile arkadaşlığımız gençliğimizde kavga ile başladı. Ama sonra çok iyi iki dost olduk. Bunun en yakın tanığı da Tarık'ın yakın arkadaşları ve sevgili Müjdat Gezen'dir. Ayrıca vefatından sonra Tarık'ın isminin, yaşadığı Bakırköy'de ki Özgürlük Parkı'na verilerek TARIK AKAN ÖZGÜRLÜK PARKI olması için çok uğraştım. Keşke siz de CHP Genel Başkanı olarak bir omuz verseydiniz de başarabilseydik!
"BANA KARŞI YAPTIĞINIZ SERT ÇIKIŞI YILLARCA YENİLDİĞİNİZ AKP İKTİDARINA KARŞI GÖSTEREBİLSEYDİNİZ"
Ayrıca bana karşı yaptığınız sert çıkışı, yıllarca yenildiğiniz AKP iktidarına karşı gösterebilseydiniz. Sayın Kılıçdaroğlu, X hesabınızın kötü niyetli kişilerce ele geçirilmiş olabileceğini düşündüren bir başka husus da 28 Şubat'taki haberlerimle ilgili olarak "muhbir" ağzını kullanmış olmanız. Kemal Bey, Hayatım boyunca yaptığım tüm haberleri getirin, altına yine imzamı atayım.
"TARİH OLDUNUZ"
Zira vicdanen duvara yatak resmi yapıp karşısında mışıl mışıl uyuyacak kadar rahatım. Yanlışım olmuş mudur, binlerce haber içinde bir iki tane olabilir. (Onun da hesabı mahkemelerde sorulabilirdi.) Kemal Bey, Çok şaşkınım. Zira yapmanız gereken bana yalan ve iftiralarla saldırmak değil "Ben neden daha önce çekilip CHP'nin önünü açmadım" diye sormak olmalıydı. Bakın Sayın Özgür Özel, Sayın Ekrem İmamoğlu, Sayın Mansur Yavaş ile diğer başarılı başkanlar zafer kazanıp tarih yazdılar. Siz ise " Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettiren makosenli genel başkan" olarak tarih oldunuz!.. Saygılarımla."