Çocukları İçin Sanayide Mavi Işık, İşyerinde Alüminyum Düzenek Yapan İki Baba Bir Araya Geldi
Çocukları için sanayide mavi ışık, işyerinde alüminyum düzenek yapan iki baba bir araya geldi 550 TL'lik mavi ışıkla 150 TL'lik fizik tedavi düzeneğinin mucitleri babalar birbirine destek verdiANTALYA - Antalya'da babalarının kendi icatları ile hayata umutla bağlanan 2.
Çocukları için sanayide mavi ışık, işyerinde alüminyum düzenek yapan iki baba bir araya geldi
550 TL'lik mavi ışıkla 150 TL'lik fizik tedavi düzeneğinin mucitleri babalar birbirine destek verdi
ANTALYA - Antalya'da babalarının kendi icatları ile hayata umutla bağlanan 2.5 yaşındaki Poyraz bebek ile 3 yaşındaki özge bebek bir araya geldi.
Antalya'da 3 günlükken yakalandığı 'Mavi Işık Hastalığı' olarak bilinen 'Crigler-Najjar' hastalığına karşı mücadelesini babası Servet Ergün'den alınan karaciğer parçasının nakledilmesi ile kazanan Poyraz Bebek, babasının açtığı yeni iş yerinin maskotu oldu.
Antalya'da bir markette çalışan Servet ve Zeliha Ergün çiftinin 6 aylık bebekleri Poyraz'a, 2015 yılında doğumundan üç gün sonra rengindeki sarılık nedeniyle götürüldüğü hastanede dünyada yaklaşık 200 bebekte görülen 'Mavi Işık Hastalığı' teşhisi konuldu. Doktorlar, bebeğin iyileşmesi için tek yolun karaciğer nakli olduğunu, ancak bu nakil için de bebeğin en az 8 kiloya ulaşması gerektiğini ifade etti. Bebeğin hastalığının hızla ilerlemesi üzerine doktorlar, mavi ışık tedavisi görmesi gerektiğini belirtti. Mavi ışık tedavisi için devlet hastanelerinde yer olmayınca, özel hastanelere de maddi imkansızlık nedeniyle gidemeyen baba Servet Ergün, mavi ışık veren fototerapi cihazını yaptırmaya karar verdi. Medikal firmasında çalışan bir teknikerin yardımıyla aile, 10 bin liralık cihazı sanayide 550 liraya yaptırdı. Babasının sanayide yaptırdığı cihazda 17 gün kalan minik Poyraz, Sağlık Bakanlığı'nın girişimleriyle Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde orijinal fototerapi cihazına girmeye başladı. Burada tedavisine devam edilen minik Poyraz'a, daha sonra hayırseverler tarafından evde tedavisine devam edilmek üzere fototerapi cihazı hediye edildi. Poyraz'ın bu cihazdan kurtulabilmesi için karaciğer nakli şarttı. 10 ay yine evde cihaza girmeye devam eden Poyraz'a, karaciğer nakli şarttı.
Poyraz'ın bu sürede nakil kilosuna ulaşması gerekirken, karaciğer bağışçısı olan baba Servet Ergün'ün de karaciğer yağlanması nedeniyle kilo vermesi gerekiyordu. Baba Servet Ergün, sadece marul yiyerek 2 ayda 14 kilogram verdi, minik Poyraz ise ideal kilogramına yaklaştı. Minik Poyraz, 1.5 yıl önce babasından aldığı karaciğer parçasıyla sağlığına kavuştu. Şimdi 2.5 yaşına ulaşan Poyraz, sağlıklı şekilde hayatını devam ettirirken, baba Servet Ergün, fototerapi cihazlarını ihtiyacı olan ailelere bağışladı.
"Poyraz'dan Özge'ye ziyaret
Ergün ailesi ise bugün, Kepez ilçesinde alüminyum doğrama ustası Ali İhsan Yıldırım, 6,5 aylık prematüre doğduktan sonra bacağı kesilen 3 yaşındaki kızı Özge Yıldırım'a yürümeyi, 150 liraya kendi elleriyle yaptığı düzenekle öğreten Yıldırım ailesini ziyaret etti. Fedakar ve mucit babalarının icatlarıyla hayata tutunan 2.5 yaşındaki Poyraz Ergün ve 3 yaşındaki Özge Yıldırım'ın birlikte oynamaları renkli görüntüler oluşturdu. Babalarının ellerinde adım atan iki çocuğun görüntüsü, duygusal anların yaşanmasına neden oldu. 3 çocuk babası Servet Ergün 41 yaşındaki Servet Ergün, 'Mavi Işık Hastalığı' olarak bilinen 'Crigler-Najjar'a yakalanan oğlu Poyraz'a, mavi ışık tedavisi alması için gerekli olan fototerapi cihazını yapma sürecini anlattı. 10 bin TL değerindeki mavi ışık cihazını sanayide aynısını 550 TL'ye mal ettiğini aktaran Ergün, " Poyraz, 16 gün bu cihazda kaldı. Daha sonra bir hayırsever fototerapi cihazı hediye etti. Oğluma karaciğer bağışçısı olabilmek için kilo verdim. İstanbul'da özel bir hastanede karaciğer nakli gerçekleştirildi. Şuan oğlumun sağlık durumu çok iyi, Poyraz yeniden doğdu" dedi.
Bugünde kendisi gibi fedakar bir baba Ali İhsan Yıldırım'ı ziyaret ettiğini dile getiren Egün, "Özge'nin durumunu görür görmez ziyaret etmek istedik. Bazı şeyler anlatılmaz yaşanır. Evlat söz konusu olunca her şey değişiyor. Hep aklın çocuğunda oluyor. Babanın müthiş bir buluşu bu. Mantıklı ve çok güzel bir icat yapmış. Bizde o gün çaresizlikten o cihazı yapmamış olsaydım belki oğlum bugün aramızda olmayacaktı. Özge içinde bu düzenek olmasaydı yürüyemeyecekti. Bu sistem sayesinde hem oynuyor hem de yürüyebiliyor. Bugünde ziyarette çok duygusal anlar yaşadık" ifadelerine yer verdi.
Alüminyum doğrama ustası 39 yaşındaki Ali İhsan Yıldırım, Servet Ergün'ün bebeği 2.5 yaşındaki Poyraz'ı hayata tutmak için yaptığı cihazın kendisini de çok etkilediğini belirterek, " Bende oradan esinlendim. Tavana yaptığım raylı sistemle kızımın yürümesini sağladım. Bizlerde icat yaparak çocuklarımıza faydalı olmaya çalıştık. En büyük mutluluğumuz bu. Bugün Cumhurbaşkanımız telefonla aradı, belediye başkanlarımız ziyaretimize geldi. Bize destek olan herkese teşekkür ediyoruz. Poyraz bebeğin ailesi de bizi ziyaret etti. Çok mutlu olduk, Poyraz'a da Allah sağlıklı günler versin. Bizde Poyraz bebeğin ailesine ziyarete gideriz" dedi.
Kızının yürüme sürecinde destek veren herkese teşekkür eden Yıldırım, " Bir baba olarak kızımın yürümesi için ne gerekiyorsa yaptım. Kızım şuan kendisi de olsa yavaş yürüyor. Bu süreçte yaşadıklarımızı sadece biz biliriz. Bir baba olarak elimden geleni yaptım" dedi.