Hastalığı en sonunda 'tanı'ndı, hayatı kurtuldu
Hastalığı en sonunda 'tanı'ndı, hayatı kurtuldu Her gittiği hastaneden aynı tanıyı aldı, son gittiği doktor farklı tanı koyarak hayatını kurtardı Samsun'da 37 yaşındaki Adem Günaydın, sürekli baş ağrısı, sinir, tansiyon ve insülin değerlerinin aynı düzeyde olmaması şikayetiyle gittiği her...
Hastalığı en sonunda 'tanı'ndı, hayatı kurtuldu
Her gittiği hastaneden aynı tanıyı aldı, son gittiği doktor farklı tanı koyarak hayatını kurtardı
SAMSUN - Samsun'da 37 yaşındaki Adem Günaydın, sürekli baş ağrısı, sinir, tansiyon ve insülin değerlerinin aynı düzeyde olmaması şikayetiyle gittiği her hastanede 'tip-1' diyabet tanısı koyuldu. Akabinde kullandığı haplara rağmen şikayetleri daha da artan Günaydın, şifayı tümör tanısı koyan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kerim Güzel'in yaptığı ameliyatta buldu.
Samsun'da yaşayan Adem Günaydın, şeker hastalığı, tansiyon, ve baş ağrısı şikayetlerinin artması sonucunda hastaneleri dolaşarak çare aramaya başladı. Gittiği hastanelerde tip-1 diyabet tanısı alan Adem Günaydın bu süreçte bir sürü ilaç kullandı. Akabinde Medicana International Samsun Hastanesinde görevli Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kerim Güzel'e giderek derdini anlatan Günaydın, asıl hastalığının feokromositoma(böbrek üstü tümörü) olduğunu öğrendi. Dr. Kerim Güzel ilk olarak hasta Günaydın'ı, feokromositoma düşüncesi ile endokrinoloji uzmanına yönlendirdi. Burada yapılan tetkikleri sonucunda hastanın sağ böbrek üstü bezinde 5 santimlik bir tümör kitlesi olduğu ortaya çıktı. Yapılan cerrahi işlem ile Adem Günaydın sağlığına kavuştu.
Tedavi süreci
Hastanın tedavi sürecinde bahseden Dr. Kerim Güzel, "Adem Bey bize şeker rahatsızlığı, diğer taraftan tansiyon yüzünde kızarma nedeniyle geldi. Dışarıda bir sürü tetikler yapılmıştı. Bu tetiklerde aslından karaciğer altında bir kitle diye geldi. Biz hastayı dinlediğimizde genç olması, tansiyon atağının olması, şekerin birden ortaya çıkmasından dolayı acaba feokromositoma, düşüncesi ile endokrine yönlendirdik. Buradaki tetikler sonucunda feokromositoma olduğu tespit edildi ve ondan sonra tedavi kolaylaştı. Önemli olan burada tanı koyulmasıydı. Bize geldiğinde birçok hastane gezmişti. Elinde bir sürü tetikler vardı ve her şeyden önemlisi bir sürü ilaç kullanıyordu. Dinleyip tanımızı koyduktan sonra endokrinoloji uzmanına yönlendirerek tanısı kesinleştirdik ve ameliyata karar verdik" dedi.
"Yaşamı çok olumsuz etkiliyor"
Hastalık hakkında bilgi veren Dr. Güzel, "Feokromositoma normalde kanser olmayan genelde iyi huylu böbrek üstü bezleri tümörleridir. Bunlardan adrenalin, noradrenalin olmak üzere hormon salgılanır. Bu hormonlardan kalp atımı hızında yükselme, diyabet, tansiyon, çarpıntı gibi semptomlara yol açtırırlar. Feokromositoma normalde kanser değildir yaşamımızı çok olumsuz etkileyen bir hastalıktır. Tedavisi tamamıyla cerrahidir. Multidisipliner bir çalışma gerektirir. Ameliyatları kapalı olarak gerçekleştiriyoruz. Hasta 2-3 gün içinde evine gidebiliyor. Normal hayatına başlayabiliyor. Adem Bey birçok hastane gezmiş ve genç olduğu için kimsede bu tanıyı onda düşünmemiş. Tanı koyulmasaydı yaşamı çok zorlaşacaktı. Kalp atım hızından, tansiyon yüksekliğine kadar, nefes darlığına kadar birçok semptomlarını yaşayacaktı" diye konuştu.
"Gittiğim hastanelerin hepsi tip -1 diyabet diye eve yolladı"
Başarılı bir ameliyat geçirdiğini söyleyen Adem Günaydın ise "Ameliyat öncesinde ilk başlangıcı tip - 1 diyabet diye başladık. Bir hastaneye yattım. O süreçte 7 gün boyunca tip -1 diyabet kesin dediler. Bundan vazgeçmedim. Genç yaşımda ailemde şeker rahatsızlığı olmadığına rağmen araştıralım dedik. Samsun'da çok hastaneye gittik. Gittiğim hastanelerin hepsi tip -1 diyabet diye eve yolladı. Birçok kez insülin kullanmak, bir sürü hap kullanmakla yaklaşık 5 ayımızı geciktirdik. Akabinde Kerim hocamız ile bir ön görüşme yaptık. Sonuçta vücudumda bir kitle olduğunu bununda böbrek üstü bezlerinde yer aldığını söyledi. Ameliyat günü geldi. Çok başarılı bir ameliyat geçirdim. Akabinde 2 gün sonra yürümeye başladım. Ameliyattan önce çok şiddetli baş ağrılarım vardı. Sürekli bir sinir ve şekerin yerinde durmaması vardı. İnsan kendisiyle savaşmak durumunda kalıyor. Ameliyattan sonra bir tane hap içmedim. Bu bölümde Kovid-19 bile atlattım. Çok rahat geçirdim. Bu kadar büyük bir ameliyattan sonra Kovid-19 biraz ürkütüyor ama çok rahat geçirdim" şeklinde konuştu.