Bel Ve Kalça İncelten Balığın Sakıncaları Var!
Diyetisyen Emre Uzun, kış aylarında sofralarımızdan eksik olmayan besinleri ve bunlara dair bazı sakıncaları anlattı.
BALIK
Kuşkusuz kış aylarının vazgeçilmezlerinden biri… Av yasağı bitsin diye aylarca bekledikten sonra ışıl ışıl tezgâhlarda boy gösterdiği anda içimizin açıldığı bir gerçek. Ancak Diyetisyen Emre Uzun'un balığa dair anlatacakları var:
"Balık başta olmak üzere deniz ürünlerinde bulunan protein, çok sayıda vitamin ve mineral, Omega 3 yağ asitleri diğer besinlere nazaran oldukça yüksek seviyededir. Ancak bazı dip balıklarında sıklıkla karşılaştığımız yüksek cıva seviyesine dikkat etmek gerekiyor. Cıva, insan vücuduna girdiği andan itibaren hasar bırakmaya başlayan bir ağır metal. Beyin ve beyin hücrelerinde bıraktığı hasarlar sonucunda Alzheimer, epilepsi, Parkinson ve kronik olarak yorgunluk sendromuna rastlanıyor. Cıva ayrıca merkezi sinir sistemine ve beyin fonksiyonlarına ciddi hasar da verebiliyor.
Cıva seviyesinin yüksekliği ile ilgili basit bir ipucu da verelim: Bir balık ne kadar büyükse o kadar uzun süre yaşamış ve aynı oranda fazla cıva barındırıyor demektir. İkinci tüyo ise bir balığın dip balığı olup olmadığı… Örneğin levrek, kefal, lüfer, barbunya ve kalkan dip balıkları olduğu için bunlarda cıva, kurşun ve kadmiyum gibi ağır metaller bulunma riski fazla. Denizlerin 100 metrelik üst kısmında yaşayan yüzey balıklarıyla ilgili içiniz rahat olsun. Bunları da hamsi, istavrit, uskumru, palamut, ton, yayın, morina, iri mezgit olarak sıralayabiliriz. Karidesi de iç huzuruyla tüketebilirsiniz."
KREMALI ÇORBA
Kış aylarında görüntüsüyle bile içimizi ısıtan çorbalar, aynı zamanda son derece yararlı. Çünkü hepsi de sebzelerin, tahılların, baharatların tavuk ve et suyunun damıtılmış hali gibi.
Diyetisyen Emre Uzun, bizleri çorbaya değil ama kremalı çorbalara karşı uyarıyor: "Özellikle hazır kremalı çorbalara karşı dikkatli olmak gerek. Çünkü bu kremalar, içerdikleri maddeler yüzünden daha çok zarar veriyor. Örneğin hazır kremalarda yüksek miktarda doymuş yağ asidi içeren, bu yüzden de akciğer, kalp ve damar hastalıklarına yol açan palm yağı kullanılıyor. Aynı şekilde glikoz şurubu da vücudun şeker dengesini bozup hormonal sistemimize zarar veriyor."
Peki, ne yapacağız. Emre Uzun, "Kendi kremamızı evde yapacağız!" diyor…
EVDE KREMA TARİFİ:
1 su bardağı pastorize sütü yarım çay bardağı elenmiş unu ve bir miktar tuzu kaba alıp karıştırın ve koyulaşana kadar çırpın. Karışım istenen kıvama gelince mikrodalga fırında 3-4 dakika kadar pişirin. Kremanız kullanıma hazır!
İsterseniz yemeklerde isterseniz de makarnalar için aynı karışımı kullanabilirsiniz. Önemli olan şu: Kremada doğal malzemeler kullanıldığı için ihtiyacınız olduğu kadar hazırlayın ve aynı gün tüketin!
HİBİSKUS
Ülkemizde hibiskus çayı sıcak olarak demlenip ılık olarak tüketilen, oldukça faydalı bir bitki çayı. Yüksek C vitamini içeriğiyle bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve kolesterole iyi geldiği de biliniyor.
Diyetisyen Emre Uzun'un itirazı ise hamilelikte hibiskus çayı içmekle ilgili: "Düşüğe yol açabilen etken maddeler içermesi nedeniyle hamilelik süresince hiçbir şekilde hibiskus çayı içilmemesi gerekiyor! Aynı şekilde emzirme döneminde olan annelerin sütünde bulunan etken maddeler, bağışıklık sistemi henüz gelişmemiş bebeklere geçtiği için emziren annelerin de hibiskus çayı içmemesi gerek. Üçüncü olarak hibiskus çayındaki maddeler düzenli olarak tansiyon hapları kullanan hastalar için de sakıncalı. Hibiskus çayı ile tansiyon haplarının ters etkileşim oluşturması halinde hasta risk altına girer. Bu nedenle sürekli hap kullanan hastaların da hibiskus çayı içmemesi gerekir" diyor.
SICAK ÇİKOLATA
Çocuklar kış aylarında sıcak çikolataya bayılır. Yetişkinler de öyle… Diyetisyen Emre Uzun ise sıcak çikolatayı farklı bir şekilde ele alıyor:
"Sıcak çikolatanın bazı türlerindeki yağ ve şeker oranları oldukça yüksek. Bu da katı yağ ve şekeri yüksek kalori halinde yudum yudum bünyenize alacaksınız demek. Bunun da obezite, diş problemleri gibi birçok sağlık sorununa zemin oluşturduğunu unutmamak gerek." O zaman hiç sıcak çikolata içmemek mi gerekiyor? Emre Uzun, "Elbette sıcak çikolata içelim ama hazır olanları raflarda bırakıp, evde kendimiz hazırlayalım" diyor ve leziz bir tarif de veriyor:
Sıcak Çikolata Tarifi:
Şeker içermeyen kakao tozlarında alın. Bir bardağın içine bir tatlı kaşığı kakao tozu koyun. Üzerine de yağsız sıcak süt ilave edin. Son olarak 2 küçük parça (10 mg) bitter çikolatayı bardağa ekleyin ve karıştırın. Sütün sıcaklığı tercihe bağlı ancak bitter çikolata parçalarını eritmesi gerek… Arzu ederseniz, sıcak çikolatanızın üzerine fındık veya badem parçaları da serpebilirsiniz.
ŞERBETLİ TATLILAR
Diyetisyen Emre Uzun'un, Türk mutfağının klasiği olan şerbetli tatlılarla ilgili de uyarıları var: "Şerbetli tatlıların çok tüketilmesi, vücudumuzda aşırı şeker yüklenmesine neden olur. Bu tür tatlılarda glikoz şurubuna da yer verilebiliyor ancak glikoz şurubu, kanser hücrelerini besleyebilme özelliğine sahip. Dahası vücutta yağ depolanmasına da neden olabiliyorlar. Sonuçta bağışıklık sistemini zayıflatıp multiple skleroz, astım ve böbrekte taş oluşumuna yol açabiliyorlar. Şerbetli tatlıların lezzeti ayrı ama sağlığımız için fırınlanmış meyveleri tercih etsek daha iyi." Emre Uzun, fırınlanmış meyvelerin avantajlarını da şöyle anlatıyor: "Örneğin 1 porsiyon, yani yaklaşık 225 gram fırınlanmış elma sadece 84, 150 gram ayva da 62 kaloridir. Sağlıklıdır."
Fırınlanmış meyve tarifi:
Meyveleri yıkayıp doğrayın. 200 dereye ayarlanan fırında 20 dakika pişirin. Arzu ederseniz üzerine tarçın da ilave edebilirsiniz.