"Karantina sürecinde aile içi şiddet artabilir"
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınıyla tıbbi mücadele sürerken bir yandan da yaşamın her alanında çeşitli önlemler hayata geçiyor.
11 MART'TAN BU YANA 118 ÖLÜMLÜ VAKA YAŞANDI
Umut Vakfı'nın yayınladığı verilere değinen Tuncer, Türkiye'de 11 Marttan itibaren 152, 6 Marttan itibaren 202 silahlı şiddet olayının meydana geldiğini, 6 Marttan itibaren 118 kişinin öldüğü ve 197 kişinin yaralandığını belirterek, "Salgın hastalıklar bir doğal afettir. Maddi ve sosyal kayıplara yol açabilir. Bu durum stresle, kaygıyla baş etme, öfke kontrolü, çatışma çözme becerilerine, iletişim becerilerine sahip olmayan insanların şiddete başvurmalarına veya aile bireylerine daha fazla şiddet uygulamalarına neden olabiliyor" dedi.
"EMPATİ, BEN DİLİ VE SOSYAL DESTEK ÖNEMLİ"
Tüm toplumu ve bireyleri olumsuz etkileyen bu süreçte aile içi iletişimde çok dikkatli olmak gerektiğini belirten Barış Tuncer, "Empati kurmaya ve ben dilini kullanmaya özen göstermek gerekiyor. Empati, kişinin bir iletişim esnasında, kendini karşısındakinin yerine koyarak duyarlı bir yaklaşım içinde olmasıdır. Ben dili, kişinin kendisini rahatsız eden davranışın kendisinde nasıl bir duygu uyandırdığını ifade eden söyleyiş biçimidir. Kişiyi bütünüyle suçlamak yerine davranışı vurgular. Ben dilinde, özellikle olumsuz duyguların yaşandığı durumlarda, kişiye önce davranışı tanımlanarak, bu davranıştan nasıl etkilendiği belirtilir ve ardından, ne hissedildiği söylenir" açıklamasını yaptı. Aile bireylerinin özelliklerine ilişkin onları kıran, mahcup eden, üzen ifadeler, ego zedeleyici dilin kullanılmaması gerektiğini vurgulayan Tuncer, "Bu yüzden özellikle bu dönemde, insanların birbirlerine karşı daha çok sevecen, saygılı, hoşgörülü, anlayışlı, sıcak, yakın, destekleyici davranmaları gerekmektedir. Böylelikle, yaşadığımız stresli, dönemi ve zorlukları daha kolay ve daha az zararla atlatabiliriz" diye konuştu."BU DÖNEM BİTECEK"
"Bu dönem bitecek ve bir gün günlük hayatımıza geri döneceğiz" diyen Barış Tuncer şunları söyledi: "Evde kaldığımız süreyi mümkün olduğu kadar etkili ve verimli bir şekilde değerlendirmek gerekiyor. Kitap okumak, film izlemek, aile bireyleriyle birlikte etkinlikler yapmak, yeni şeyler öğrenmek özellikle spor yapmak faydalı olacaktır. Sosyal destek strese karşı bireyi koruyan bir tampon işlevi görmektedir. Sosyal destek, stres yaşayan veya güç durumdaki kişiye çevresindeki bireyler tarafından sağlanan maddi, duygusal ve zihinsel yardımlardır. Özellikle bu dönemde sosyal destek ağları oluşturmak, sosyal destek aramak dönemi atlatmamıza yardımcı olacaktır. Hayal kurmak, meditasyon, gevşeme egzersizleri, zaman yönetimi, egzersiz yapmak, müzik dinlemek, olumlu düşünmek, sosyal destek almak, nefes egzersizlerini uygulamak başarılı ve sağlıklı başa çıkma yöntemleridir ve bunları uygulamamız bu dönemi daha az zararla atlatmamıza yardımcı olacaktı."
- İstanbul