Sinan Güler Biyografisi
Sinan Güler Kimdir ?
8 Kasım 1983, Salı günü İstanbul’da doğdu.
Beşiktaş Spor Kulübü eski oyuncularından Fatma Nilgün ve milli takıma kadar yükselmiş; Türk Basketbol tarihinin en iyi oyun kurucularından biri olarak anılan Necati’nin ikinci çocuğuydu.
Yeni sezon için Antalya BŞB ile anlaşan abisi Muratcan da milli takım forması giymiş bir basketbolcu olunca; Sinan için spor doğar doğmaz kendisini içinde bulduğu bir dünya oldu.
Basketbolun, aile yaşantısının vazgeçilmezi olduğu bir ortamda büyüyen Sinan spora ne zaman başladığı ile ilgili net bir tarih veremezken; spor hayatının ilk mihenk taşının, ağabeyi Muratcan’ın İ.T.Ü. Minik takımında oynadığı dönemde, abisiyle beraber Spor Sergi Sarayı’nda çıktığı maç olduğunu belirtiyor.
Sinan’ın bu maçta Eczacıbaşı karşısında ürettiği iki sayı ise basketbol kariyerinin ilk sayıları olarak hatırlanacaktı. Hemen ardından Mori Marsel yönetimindeki İ.T.Ü. Minik takımına seçilen Sinan İ.T.Ü.’deki kariyerine başlamış oluyordu.
Sinan, minik takımda başladığı sporculuk yaşantısına Yıldız takımın sonuna kadar İstanbul Teknik Üniversitesi’nde devam etti. Yıldız takım ile Fransa’nın Le Portel şehrinde düzenlenen turnuvalara katılan Sinan için bu turnuvanın ilk senesinde yasadığı dördüncülük ve sonraki sene arkadaşlarıyla ulaştığı şampiyonluk o döneme ait en unutulmaz anılarının başında geliyor.
Sinan bu dönem sonrasında İhsan Bayülken’in çalıştırdığı Beşiktaş Genç Takımı’na transfer olur ve buradaki takım arkadaşlarıyla da Kayseri’deki Türkiye Şampiyonası’na katılma başarısını gösterir.
Altyapı yıllarının sona ermesi ile basketbol dünyasındaki profesyonel döneme adım atan Sinan ilk şansını Beşiktaş A takımında yer alarak yakaladı.
Profesyonel basketbolu meslek olarak seçmesine rağmen, yüksek öğrenimin de öneminin farkındaydı; bu sebeple aynı dönemde İstanbul Bilgi Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Halkla İlişkiler bölümünde üniversite hayatına başladı. Üniversite hayatının ilk senesinde olan Sinan, babası Necati Güler’in başında bulunduğu Mavi Jeans Basketbol Kampı,nda Amerikalı antrenör Joe Cravens ile tanıştı.
Bu tanışma ona, basketbol ve eğitim hayatında yeni ve çok önemli bir kapının açılmasını sağladı. Sinan, Cravens’in desteği ile Amerika’daki Salt Lake Community College’de basketbol bursu ile okumaya hak kazanmıştı.
Sinan, Salt Lake’deki ilk senesinde kolej basketboluna yabancı olması ve fiziksel olarak geride oluşundan ötürü istediği kadar süre bulamadı.
İkinci senesinde ise hem takım kaptanı hem de takımın en çok süre alan oyuncularından biri oldu. Salt Lake Community College’de iki senesini dolduran Sinan, NAIA okulu olan Carroll College’a transfer oldu. Burada geçirdiği iki sene içerisinde Montana Eyaleti’nin başkenti olan Helena şehrindeki bu ufak okul NAIA liginde ülke çapında ses getirecek başarılara imza attı.
Ilk sene konferans birinciliğinin yanında ülke şampiyonasında yarı final başarısını yakaladı. İkinci senesinde ise lig birinciliğinin yanı sıra, konferans şampiyonluğu ve ülke şampiyonasında çeyrek final oynama başarılarını gösterdiler.
Üniversiteyi bitirip Türkiye’ye dönen Sinan, Altar Tunçkol antrenörlüğündeki Darüşşafaka takımıyla 06/07 sezonu için anlaştı. Geri dönüşüyle beraber başlayan bu süreç Sinan için kendisini kanıtlayabilmesi açısından çok önemliydi.
Takımı Daçka inişli çıkışlı bir grafik sergilemesine rağmen yine de play-off’lara kalma başarısını gösterdi. Sinan, aynı sene içerisinde All-Star etkinliklerinde düzenlenen smaç yarışmasına katılarak burada ikinci oldu. Yeni sezonun başında ise Ergin Ataman’ın başına getirildiği Beşiktaş Cola Turka takımına transfer oldu.
Altyapıda oynarken çok istediği ama erişemediği Milli Takım formasına ilk olarak 2007 yazında Beşiktaş’taki kariyerine başlamadan hemen önce kavuştu.
Bangkok’ta yapılan 2007 Universiade’e katılan Sinan beşinci olan Milli takımı kadrosunda yer almış oldu. Universiade macerasından sonra Sinan, Beşiktaş gibi sezon içerisinde büyük beklentilerin bulunduğu bir takımın başarısı için ter dökmeye başladı.
Takım halinde ULEB Kupası’nın grup maçlarını namağlup tamamladılar ve çeyrek finale çıktılar. Ligi ise birinci bitirip yarı-finale kadar yükseldiler. Beşiktaş’ta gösterdiği başarılı performansın ardından Sinan, bu sefer sezon bitiminden önce açıklanan A Milli takım aday kadrosundaydı. Böylece A Milli takım formasıyla Avrupa Şampiyonası’na katılmak ter döken 12 dev adamdan biri olmuştu.
Sinan’ın yükselişi sadece A Milli Takım forması giymekle sınırlı kalmamıştı o artık Türkiye için basketbolun bir çok ilkini ülke insanına tattırmayı başarmış ve daha nicelerini tattırmayı amaçlayan Efes Pilsen ile yeni sezon için anlaşmıştı.
2004-05 sezonundan beri şampiyon olamayan Efes Pilsen forması ile oynadığı ilk senesinde hem Türkiye Kupasını hem de Lig Şampiyonluğunu kazanan takımın bir parçası olan Sinan, sezon sonunda yoğun bir yaz dönemine girdi.
Öncelikle seçildiği B Milli Takımı ile Akdeniz Oyunlarına katıldı. Avrupa Şampiyonasına katılacak A Milli Takımla hazırlıklarına başlamadan önce bu turnuvada süre bulmak onun için önemliydi. Pescara’da düzenlenen oyunlarda takımın önemli silahlarından biri olan Sinan B Milli Takımının bronz madalya kazanmasında da önemli bir rol oynamış oldu.
Sırada Polonya’da gerçekleşecek olan Avrupa Şampiyonası vardı. Sezon içerisinde ve özellikle Akdeniz Oyunları sırasında tecrübesini pekiştiren Sinan, Avrupa Şampiyonası’nda sekizinci olan takımın da önemli bir parçası olmayı başardı.
Cumhurbaşkanlığı Kupasını müzesine götürerek sezona iyi bir başlangıç yapan Efes Pilsen, Türkiye Kupası eleme grubundan çıkamama tehlikesi yaşamasına rağmen yarı final oynama basarisini gösterdi. Ligde normal sezonu bir kez daha birinci bitiren Efes Pilsen finalde Fenerbahçe Ülker’e yenildi.
2010/2011 sezonu için Efes Pilsen ile devam kararı alan Sinan, 2010 yazında ise 12 Dev Adam’la ülkeyi sevince boğacaktı. Ülkemizde düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda yenilgisiz finale gelen 12 Dev Adam, finalde ABD’ye kaybetmesine rağmen gümüş madalyayı kazanarak ülkemizin gururu oldu.
2010/2011 sezonunda yarı finalde Fenerbahçe Ülker’e kaybeden Efes Pilsen, yeni sezonda Anadolu Efes ismiyle yola devam ederken, Sinan Güler de takımın bir parçası olmaya devam etti. Aynı sene Litvanya’da gerçekleşen Avrupa Şampiyonası’nda da 12 Dev Adam kadrosunda yer aldı.
Yeni sezonda Euroleague’de Top 16 başarısı yakalayan Anadolu Efes, Beko Basketbol Ligi’nde bir kez daha lig finaline yükseldi fakat finalde Beşiktaş Milangaz’a yenildi.
Aynı yaz Avrupa Şampiyonası Elemeleri’ne katılan 12 Dev Adam’ın kaptanlarından biri olan Sinan Güler, Milli Takım’ın Avrupa Şampiyonası’na kalmasında önemli rol oynadı. Yeni sezonda da Anadolu Efes’le yola devam eden Sinan, Euroleague’de Final Four şansını Olympiakos ile oynanan son maçta kaybeden ekibin bir parçası oldu. Anadolu Efes, Beko Basketbol Ligi’nde ise yarı finalde Banvit’e mağlup oldu.
2013/2014 sezonunda beş sezonluk Anadolu Efes macerasını sonlandıran Sinan Güler, son şampiyon Galatasaray Liv Hospital ile anlaştı.
Son şampiyon Galatasaray Liv Hospital ile 2 senelik anlaşma sağlayan Sinan, böylece yeniden Ergin Ataman’la buluşmuş olacaktı. Cumhurbaşkanlığı Kupası’nın Fenerbahçe Ülker’e kaptıran Galatasaray Liv Hospital, buna karşın Türkiye Kupası gruplarını lider tamamlayarak Sekizli Final’e kalmayı başardı.
Sezon içerisinde Galatasaray Liv Hospital’ın en önemli parçalarından biri haline gelen Sinan, sezon boyunca kupa maçları da dahil 42 maça çıkarak, şanssız sakatlıklarla boğuşan kadroda en çok maça çıkan oyuncu olmayı başardı.
Sezonu 4. Sırada tamamlayarak Beşiktaş Integral Forex ile eşleşen Galatasaray Liv Hospital, Türkiye Kupası’nda ise yarı finalde Anadolu Efes’e kaybetti. Playoff’ta oyununu bir seviye yukarı çıkartan Sinan, Beşiktaş Integral Forex ve Banvit serilerinde takımın en güvendiği isimlerden biri haline geldi. Sinan’ın etkili oyunuyla yarı finalde Banvit’i eleyen Galatasaray Liv Hospital, finalde Fenerbahçe Ülker’le eşleşti.
Bu sezonun en önemli yanı ise, Galatasaray basketbol tarihinin en önemli başarısının yakalanması oldu. Euroleague tecrübesi üst düzeyde olan Sinan’ın kadroya katılması ile güçlenen Galatasaray Liv Hospital, tarihinde ilk kez Euroleague’de Top 8 oynama başarısını gösterdi. İlk tur gruplarını 10 maçta 6 galibiyetle ikinci sırada tamamlayan Galatasaray Liv Hospital, Top 16’da da dördüncü olmayı başararak Top 8’de Barcelona ile eşleşti. Barcelona karşısında çekişmeli bir seri oynayan Galatasaray Liv Hospital seriyi 3-0 kaybetse de, 2013/14 sezonunda Avrupa’da en başarılı Türk takımı olmayı başardı.
2014 yazında İspanya’da düzenlenen Dünya Kupasında bir kez daha A milli takım forması giyen Sinan Güler, çeyrek final başarısı gösteren takımın önemli parçalarından biri oldu. 2014/15 sezonunda da Galatasaray forması giyen Sinan Güler, sakatlıklar yüzünden beklentilerin altında kalınan bu sezonda, hücumda da etkili bir performans sergileyerek ligde sayı ortalamasını 5.93’ten 10.61’e çıkarmayı başardı.
2015’te dört ülkede düzenlenen Eurobasket öncesi milli takımın kaptanlığına getirilen Sinan Güler, ikinci tura çıkan takımın en çok süre alan oyuncularından biri oldu. 2015/16 sezonu ise Sinan Güler ve Galatasaray için tarihin en önemli sezonu olacaktı. Sezona Eurocup’ta başlayan Galatasaray, tüm rakiplerini eleyerek kupayı kaldırmayı başardı ve bir sezon aradan sonra Euroleague’e geri döndü. Sinan Güler de bireysel kariyerindeki ilk Avrupa kupasını, takım kaptanı olarak kaldırmayı başardı.