Ağabeyinin izinden olimpiyatlara yürüyor
Karatede yıldızlarda Türkiye şampiyonluğu ve çeşitli dereceleri bulunan milli sporcu Fatma Uygur, Avrupa şampiyonu ağabeyinin izinden yürüyor.
Karatede yıldızlarda Türkiye şampiyonluğu ve çeşitli dereceleri bulunan milli sporcu Fatma Uygur, Avrupa şampiyonu ağabeyinin izinden yürüyor.
Avrupa şampiyonu milli karateci Burak Uygur'un kardeşi olan 16 yaşındaki Fatma Uygur, 3,5 yaşındayken babasının teşvikiyle karateyle tanıştı.
Kısa sürede kendini geliştiren genç sporcu, tatamide başarılara imza atmaya başlayınca daha da çok hırslandı. Adeta dört kolla karateye sarılan ve yıldızlar +54 kiloda Türkiye şampiyonluğuna ulaşan Fatma Uygur, elde ettiği başarılarla milli takıma seçildi.
Çeşitli Türkiye dereceleri bulunan Fatma Uygur, bugüne kadar katıldığı organizasyonlarda 28 altın, 20 gümüş ve 14 bronz madalya kazandı.
Aile fertlerinin de sporcu olması dolayısıyla spora daha kolay adapte olan milli karateci, ağabeyinin izinden emin adımlarla ilerleyerek olimpiyatlara katılma hedefiyle çalışmalarına aralıksız devam ediyor.
Malatya'da Beydağı Gençlik Merkezi Spor Salonu'ndaki tesislerde haftanın hemen hemen her günü antrenman yapan Fatma Uygur, kendi kategorisinde dünyanın en iyi sporcusu olmayı hedefliyor.
"İdolüm ağabeyim"
Milli sporcu Fatma Uygur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, spor yapmanın ayrıcalık olduğunu ve herkes tarafından takdir edildiğini söyledi.
Her zaman hedefleri doğrultusunda çalıştığını belirten ay-yıldızlı karateci, sürekli kendini geliştirmek için çaba sarf ettiğini ifade etti.
Bütün aile fertlerinin karateci olduğunu hatırlatan Fatma Uygur, şunları kaydetti:
"3,5 yaşında karateye başladım. Annem, babam ve ağabeylerim karateci. Tek idolüm, ağabeyim. Avrupa şampiyonu Burak ağabeyimin birçok derecesi var. Olimpiyatlara hazırlanıyor, inşallah gitmek nasip olur. Küçük yaşta başlamanın avantajları çok."
"Olimpiyatlara gitmek istiyorum"
Fatma Uygur, şu ana kadar birçok organizasyona katıldığını dile getirerek, yer aldığı şampiyonalarda kendini daha çok geliştirdiğini aktardı.
"Ağabeyimin bir lafı var. 'Beşiğim karate salonundaydı.' diye. Benim için de geçerli bir söz." diyen Fatma Uygur, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Annem, babam, bütün ailemiz karateci olunca bana da bu görevi yapmak düşüyor. Direkt aklıma ağabeyim, Avrupa şampiyonluğu geliyor. Kafamda her zaman hedefleyerek çalışıyorum. Babamın emeklerini boşa çıkarmamak, her zaman daha iyisini yapmak için çalışıyorum. Hedefim ağabeyim gibi olmak. Olimpiyatlara gitmek istiyorum. 11-12 yaşlarından itibaren 3 kez dünya çocuklar şampiyonu oldum. Bu zamandan itibaren daha çok çalıştım. 'Ben bunu yaptım, çalışmayayım.' demiyorum, daha çok çalışıyorum. Sakatlandım ama pes etmedim. Devam ettim, bırakmadım. Üstüne koyarak, daha çok şeyler yaparak, azmederek daha güzel başarılara ulaştım."
Spora çocuk yaşta başladığı için birçok derecesinin ve madalyasının bulunduğunu anlatan Fatma Uygur, spor yapmanın ruhen ve fiziksel olarak yararlı olduğunu söyledi.
Okuldan geri kalan zamanlarında spor yaptığını ve çok çalıştığını belirten Fatma Uygur, "Telefon ve bilgisayar kimseyi kurtarmayacak. Ona vakit ayırmak yerine gelip de spor yaparlarsa en azından derslerine daha yararı olacaktır. Gidip de il dışına derece yapmak varken telefonla bir fotoğraf paylaşıp da birilerinden daha çok beğeni almak çok önemli bir şey değildir. Derece yapınca herkesin gururu olabiliyorsun. Bence bu daha güzel." diye konuştu.
Baba Uygur: "Ailenin bayrağını iyi taşıyor"
Fatma Uygur'un babası ve antrenörü Zeki Uygur, çocukların spor sayesinde kötü alışkanlıklardan uzak durarak yaşamlarında ileriye dönük hedef koyma fırsatları bulacağını söyledi.
Fatma'nın 7 çocuğundan en küçüğü olduğunu anlatan Zeki Uygur, şunları kaydetti:
"En büyük ablasının haricinde hepsi sporcu. Hepsi kendi kategorilerinde milli sporcu oldu. Fatma, ağabeyinin de dediği gibi spor salonunda büyüdü. Tabiri caizse sadece doğumları spor salonunda olmadı. Hepsi baba mesleğini seçti. Karate sayesinde hepsi üniversitede okudu. Fatma ailenin bayrağını iyi taşıyor. İleriye dönük söylediklerimi harfiyen yerine getiriyor. Ülkemize hayırlı bir sporcu olacağına ve başarılar getireceğine inanıyorum. Ağabeylerinden aldığı bayrağı taşıyacağına eminim."