Jaja, Olcan ve Transfer Gündemi!
Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener, eski oyuncuları Jaja konusundaki görüşmelerinin sohbet derecesini aşamadığını söyledi.
Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener, eski oyuncuları Jaja konusundaki görüşmelerinin sohbet derecesini aşamadığını söyledi. Devre arası çalışmalarını Antalya Belek'te sürdüren bordo-mavili takımın kampına gelen başkan Şener, burada basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Transfer çalışmalarıyla ilgili bilgiler veren Sadri Şener, Jaja'nın transferi konusunda görüşmede bulunduklarını hatırlatarak, "Jaja'nın menajerinden bize gelen bir talepti. Jaja'nın menajeri 'Orada mutlu değil, tekrar gelmek istiyor' dedi bize. Hoca ile yönetimdeki arkadaşlarla bu konuyu konuştuk" dedi. Daha sonra Jaja'nın menajerinin ilk dediği fiyatı sürekli artırdığını ifade eden Şener, "Menajeri bir fiyat diyor, bir hafta sonra iki katına çıkıyor. Baktık ciddi bir iş değil. Şu anda sadece sohbette kaldı. Teknik olarak bu işten anlamayan ben hariç, hocaların hepsi futbolcu için 'Türkiye'ye gelmiş en iyi yabancılardan biri' ifadesini kullanıyor. Bu konuda bir realite var, ama bir görüşme yok" diye konuştu.
Sadri Şener, Gaziantepspor Kulübü ile Olcan'ın transferi konusunda anlaşmaya vardıklarını anımsatarak, "Şu anda imza safhası var. Yöneticimiz Tuncay Bekiroğlu da Olcan'ın menajerleri ile Ankara'da görüşüyor. Olcan'ın transferi biter" ifadelerini kullandı. Gaziantep Sezer Badur'u istedi Olcan'ın transferinde Gaziantepspor'un kendilerinden Sezer Badur'u istediğini aktaran Şener, şöyle konuştu: "Sezer, bizim mukaveleli oyuncumuz. Fakat Sezer kendisine para ödenmediğini gerekçe göstererek, sözleşmesini tek taraflı feshetti. Kendisine paranın ödenmediğini sandı. Fesihlerden önce ihtarname göndereceksin. Kendi kendine feshederek gitti. Alman ekollerinde bu çok oluyor. ya Türkçe'yi iyi bilmediklerinden, ya da kendilerine iyi tercüme edilmediğinden böyle yapıyorlar. İhtarname gönderemeden sözleşmesini feshedemezdi. Biz de bu konuda şikayette bulunduk. Sezer, tek taraflı bir kulübe gidebilir ama bu kulüp ileride çıkacak her türlü zarara kefil olacak. Türkiye'de haklı olduğumuz bu davada Sezer'in başka kulübe transferi zor olur." Gaziantepspor'un Sezer Badur'da yaşanan gelişmeler üzerine kendilerinden Slovak oyuncu Sapara'yı istediğini anlatan Sadri Şener, "Sapara'yı kiralık olarak veriyoruz. Bugün, yarın belli olur. Samsunspor da istiyor bu futbolcuyu. Bizle idmana çıkıyor ama kiralık olarak vereceğiz" şeklinde konuştu. Fildişi Sahilli oyuncu Zokora'nın Afrika Uluslar Kupası'na katılmak için 7 Ocak 2012'de takımdan ayrılacağını kaydeden Şener, "Ön liberoda sıkıntı olur mu diye buraya oyuncu düşünülüyor. 6-7 maç oynamayacak olması, o mevkiye birini acele gerektirir mi onu tam da bilemiyorum. Gerekirse, gerekeni yaparız" dedi. Takımdan yabancı oyuncu göndermeleri halinde yabancı transferini düşünebileceklerini kaydeden Şener, "Hocanın Pawel'i kiralık olarak verme niyeti var. Ama bonservisini verme niyeti yok" diye konuştu. Servet Gündemde Yok Ankaragücü'nden Turgut Doğan Şahin ve Galatasaraylı Servet'in transfer gündemlerinde olmadığını söyleyen başkan Şener, Yiğit İncedemir'in de kendilerine menajerler aracılığıyla önerildiğini belirterek, "Yazılan, çizilenler bir pazarlama tekniği. 1'i 5 yapma tekniği. Sizler de alınmayın, bir menajer bir şey deyince hemen yazıyorsunuz" şeklinde konuştu. "Küme Düşme Kaldırılmasın" Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener, "Küme düşme cezasının kaldırılmasına karşı olduğumuzu hep söyledik" dedi. Devre arası çalışmalarını Antalya Belek'te sürdüren bordo-mavili takımın kampına gelen ve basın mensuplarını sorularını yanıtlayan Şener, ligin ilk yarısındaki puan ve oyunun Trabzonspor için iyi olmadığını belirterek, "Trabzonspor'un Avrupa kupalarına baktığı zamanki oyununu değerlendirmeyi daha çok istiyor ve onlara cevap vermek daha hoşuma gidiyor. Şampiyonlar Ligi'nde çok iyi oynadı ama ligde bunu gösteremedi" diye konuştu. Takımdaki oyunculara tek tek bakıldığında iyi oyuncular olduğunu ifade eden Sadri Şener, "İkinci yarı farkı kapatıp, play-off'u oynarız diye düşünüyorum. Her gün Türkiye'de bir şey değiştiği için ben de bir şey diyemiyorum, ama play-off'u oynarız. İlk yarıda oyun çok şahane oyun değil, lüzumsuz maçlarda lüzumsuz puanlar kaybettik. Galatasaray'ı, Fenerbahçe'yi, Beşiktaş'ı yenersin veya yenilebilirsin. Ama Manisaspor, Samsunspor maçlarında son dakikalarda puanlar verdik. İstanbul Büyükşehir Belediyespor'a yenildik. Trabzon'a uymayan sonuçlar. Bu kayıpları üst üste koysak, başka yerlerde olurduk" şeklinde konuştu. Colman'ın kampa 1-2 gün gecikmeli katılmasının normal olabileceğini söyleyen Şener, "Dini olay, ne diyebilirsiniz ki. Henrique'yi Gençlerbirliği, Gaziantepspor istiyor. İsteyen çok da veren yok" ifadelerini kullandı.
Federasyonun olağanüstü genel kurul kararı alması
Futbol Federasyonu'nun aldığı olağanüstü genel kurul kararı konusunda yönetim kurulu olarak bir değerlendirmede bulunmadıklarını anlatan Sadri Şener, "Asbaşkanımız Nevzat Şakar ve diğer kulüp başkanlarıyla telefonda konuştum, değerlendirme yaptım. Dün Kulüpler Birliği Başkan Yardımcısı olan Antalyaspor Kulübü Başkanı Hasan bey beni aramıştı. Kulüpler Birliğinin böyle bir diktesi yok. Bu işin Kulüpler Birliği ile ilgisi yok. İkincisi, bu okuduğum Mehmet Ali beyin tek başına diktesi. Normal icra kurulu toplantısı değil de, telefonla yönetim kurulu üyelerini çağırmış, böyle bir şey teklif etmiş. Onlar da kabul etmişler." Burada insanın aklına çok çeşitli sorular geldiğini öne süren Şener, şöyle devam etti: "Niye genel kurul 26 Ocak'ta yapılıyor. Düşmeyi, puan silmeyi yıl sonu yapacaksan, bunu da yıl sonunda yapabilirsin. Niye şimdi yapıyorsun- Bunu 26'sında yapıp, 27'sinde karar mı vereceksin- Bu işlerde mahkeme süreci beklenmez. Çünkü, mahkeme sonucu uzun sürüyor. Etik Kurulu'nu talep ettik, bize gönderdiler. İsteyene de veririm. Bizle ilgili en ufak bir şey yok. Yeni ek iddianame falan diyorlar. Bunlar ek iddianame değil, o iddianamenin altındaki telefon konuşmaları. Oradan neler öğrendik. Kibar bir başkanmışım, ağzımdan tek küfür çıkmamış. Futbol Federasyonu seçimleri ve Selçuk İnan'ın transferiyle ilgili bazı konuşmalara üzüldüm. O görüşmeler sonucunda insanların samimi olup olmadığı ortaya çıkıyor. Ama insanlar 'şaka yapıyorum' derse onu bilemem. Çünkü, ses tonu nasıl bilmiyorum. Bizim Melih Gökçek ile konuşmamız gırgır yapılacak diye başlıyor. Başlangıç o zaten. Benim iki konuşmam var zaten. Bizle ilgili çok önemli bir şey yok. Zaten Etik Kurulu da onu ilan etmiş. Ek belgede yok." Başkan Şener, bir gazetecinin, "Galatasaray'ın ligden düşme konusunda net bir tavrı var, sizin tavrınız da böyle mi" şeklindeki sorusu üzerine şunları söyledi:
"Evet bizim de tavrımız öyle olacak. Bilmediğim bir bölüm mü var, bilmiyorum. Aniden gelen kurul kararı alındı. Genel kurulun yapısına da bir bakın. Birinci lig kulüpleri, Kulüpler Birliği, ikinci lig, üçüncü lig ve antrenörleri topladığınızda biz 'hayır' desek bile onlar kararı çıkartabilir. Biz, Galatasaray ve Orduspor bunun karşısındayız. Şu anda bildiklerim bunlar. Ben bir şey demiyorum ki, bunu açıkla diyorum. O kadar aşikar şeyler var ki, onu telaffuz etmek istemiyorum. 58. madde lafı bile dolanmadı. 58. maddeyi değiştirmiyorlar. Küme düşmenin kaldırılmasına tabii ki 'karşıyız' diyoruz. Biz hep küme düşme cezasının kaldırılmasına karşı olduğumuzu hep söyledik. Bu bir cezaysa, düşüreceksin. Dünyada bunun bir kriteri var, bunu yapan aşağı düşüyor. Bunun altında bazı şeylerde bulabilirsin. Bazı kulüpler 'ekonomik zararımız olur' diye çıkıyor ortaya. Bizim durumuz çok özel bir durum. Geçen yılın mağduruyuz. Küme düşme cezası olsun." "Yine cezayı alacağız ama konuşalım"
"18 Ağustos'ta Futbol Federasyonu Başkanı dedi ki; 'Etik Kurulu raporu açıklandıktan sonra biz kararımızı vereceğiz'. Etik Kurulu raporunu bir gazete yayımladı. Ondan sonra dedi ki; 'Sadri bey istedi de biz vermedik mi' dedi. Sonra biz istedik ve sadece 'bizimkini gönder' dedik. Bizimle ilgili her şeye, 'Somut delil bulunamadı, somut delil bulunamadı, somut delil bulunamadı' diye yazıyor. Bitti, bizimle ilgili karar. İmza, 5 tane hocanın imzası. Bunlar hukukçu, bildiğin hocaların imzası. Başkanları da Türkiye'de ciddi kanun yazıcılardan bir tanesi. Şimdi ek delil çıktı. 26 klasör gönderilmiş Etik Kurulu'na önceden, şimdikiler ise işin fantezisi, bol bol telefon konuşmaları, makbuzları, garnitürleri diyelim. Buradan bir şey çıkmaz. Artık açıkla bu kararı. Etik Kurulu tavsiye eder. Sen de yönetim olarak karar verirsin. Ama takviye edenler benzinci, otelci filan değil, hukukçular. Etik Kurulu'na bakmayalım, 'genel kurul yapalım' diyor şimdi. Doğru genel kurul en üst makamdır. Oradan diyor 'düşme kalksın' benim anladığım kadarıyla. Bu hafta Kulüpler Birliği toplantısı var. Kulüpler Birliği 'bizden çıkmadı' diyor. Yıldırım Demirören ile konuştum. O da 'bizden böyle bir talep gelmedi' diyor. O zaman bu karar federasyondan geldi. O zaman işin şekli değişir."
'Çok uzatırsan UEFA bir yerde dahil olur"
Sadri Şener, bir gazetecinin, "Hep küme düşme konuşuluyor, genel kurulda kupanın kime verileceği de belli olur mu" şeklindeki sorusuna da "(Genel kurulu toplayalım, burada bir karar verelim, kupayı da açıklayalım) demeliler. Onu hep 'sonraya, sonraya' diyorlar. 'Genel kurulda kupanın sahibini de belirleyelim' demeliler. Ben, fen bilimi okudum. Matematikte bu kupa verilir. Bunun başka bir çaresi yok. Yoksa benim bilmediğim bir şeyin olması lazım. Etik Kurulu bir rapor yayınlayacak, ben raporu okuyorum. 'Trabzonspor'un Beşiktaş'ın bir şeyi yoktur' diyor. Ben de diyorum ki, kararı ver. O da diyor ki, bende yeni deliller var. Çok uzatırsan UEFA bir yerde dahil olur. Kaos olur diyorlar. Ne yapalım zaten kaos." Şener, "Küme düşme yasağının bir seneye mahsus kaldırılacağı konuşuluyor, bu konuda ne diyeceksiniz" sorusuna ise "Bir seneye mahsus kaldırma olur mu- Yarın, öbür gün bir takım dedi ki, bana da yapın bunu. Gitti mahkemeye, eşitlik ilkesine aykırı. Niye bir defalık yapılıyor bunu birinin açıklaması lazım" diye yanıt verdi. Şener, olağanüstü genel kurulda seçim kararı alınıp alınmayacağını bilmediğini de kaydederek, şöyle devam etti: "Devamlı dövüş, dövüş ben bıktım. Git ceza kuruluna, antrenman sahasına gitme, sportmenliğe aykırı demeç verme. Her gazetenin yazdığı ayrı. Basının çoğu taraftar gibi. Sevimsiz bir lig. Her geçen gün daha sevimsiz oluyor. Yıkacaksın hepsini bir daha baştan yapacaksın ki, düzelsin. Maçlara girememem çok önemli değil ama bir kulübü temsil ediyorsun. Sürekli ceza konusu hele inadına yapıldı mı hiç hoş olmuyor. Bu kadar yazılan, çizilenden sonra, bu kadar tapelerden sonra benim kupamı ver artık. O kadar tapeler, bilmem neler, benim kupamı ver. Başka bir şey istemiyorum." Sadri Şener, "O ismi geçen kulüpler küme düşse Türk futbolu yara alır mı" sorusuna da "Öyle bir iddiada hiç bulunmayın. O takımlar küme düşse de bir şey olmaz. Bir bankanın müdürü giderse o banka batmaz. Her insanın yeri dolmuştur" şeklinde yanıt verdi.