Kim Ne Dedi?
Sivasspor-Fenerbahçe maçını değerlendiren spor yazarlarının köşelerinde karşılaşmanın hakemi Yunus Yıldırım ön plana çıktı.
Hakem kararıyla!
Rıdvan Dilmen – Sabah
İki maçta kaybedilen 6 puandan sonra panik yaşanır mı; tecrübeme dayanarak olmayacağı gibi olumlu yansıyacağını düşünüyorum. Çıkarılması gereken dersler var ama çok badireler atlatmış bir camianın bu krizi olumluya çevireceğini de düşünüyorum.
Fenerbahçe'deki oyuncuların performansını bu maçla ilgili eleştirmiyorum. Çünkü gerçekten uzun süre 10 kişi oynamalarına rağmen mücadele ettiler ve doğru oynadılar. Belki ikinci devrenin başında Alper ve Cristian'ı birlikte sokup takım direncini artırabilirdi Ersun Yanal. Onun dışında genel anlamda kaybetmesine rağmen gelecek için olumlu diyebiliriz.
Mehmet Demirkol – Fanatik
Yunus Yıldırım hakemliği bıraktığında, 'onu nasıl bilirdiniz?' sorusuna herhalde herkesin vereceği ortak cevap 'penaltı vermezdi' olacaktır. Bir hakemin böyle bir ünü olabilir mi? Bir meslekte böyle temel bir özellik edinebilir mi?
Bir şoför için sola dönemezdi... Bir aşçı pilav yapmazdı... Bir öğretmen 'z' harfini öğretmezdi diye tanımlanabilir, hatırlanır mı? ya da böyle bir özellik edinebilir mi? İşin komplo yönünde değilim... Ancak gerçek şu ki o açıdan o elle oynamanın dört hakem tarafından da görülmüş olması gerekir. Açık net tartışmaya yer bırakmaz bir elle oynama...
"Şampiyon biz olacağız!"
Mert Aydın – Fotomaç
Penaltı pozisyonuna kadar derli toplu oynayan, Emre'nin oyun zekası ve Meireles'in çalışkanlığıyla kazanmaya yakın görünen Fenerbahçe sonrasında toz şeker gibi dağıldı. Açıkçası F.Bahçe yorulana kadar Sivasspor'un pek de rakibin üstüne gelmeye çalıştığını söylemek zor.
İşin ironik yanı Sivasspor'un ilk golü Fenerbahçe'nin olaylardan sonra yakaladığı ilk ciddi pozisyonun ardından geldi.
Ercan Güven – Milliyet
Fenerbahçe'nin bu maçı 11 kişi bitirmesine imkan yoktu zaten!.. Meireles gibi sakar, Emre gibi sinirli iki futbolcu ile her teması faulle noktalayan Sivassporluların muhtemel taktiklerinden bir tanesi de Fenerbahçe'yi "eksiltmekti" bence. Hakem aynı paralelde bir katkı yaptı o kadar.
Olmaz ki, bu kadar da şaşı bakılmaz ki...
Oysa ne güzel başlamıştı maça Fenerbahçe. 6 ve 7. dakikalardaki pozisyonlardan sonra "bravo Ersun Yanal"a cümlesi dilimin ucundaydı hoca kriz yönetmekte ustalaştığı için. Ama sakatlık yüzünden kurguladığın takımı, maçın ilk çeyreğinde bu sefer de kırmızı kart yüzünden bir kere daha kurgulamak ve bundan şahane bir sonuç çıkacağını ummak fazla. Bir maç içinde forvetten sol beke kadar yer değiştirmek zorunda kalan Caner'e bakın ne demek istediğimi anlayın.
Ersin Düzen – Vatan
Kadir'in elle kesmesi penaltı değilse, penaltının tarifi ve 5. hakemin görevi nedir? Caner ve Alper koluyla indiriyor, karar devam! Futbol mu, voleybol mu? Egemen dokunmuyor, faul veriyor, sonra kırmızı. Meireles tabanıyla rakibe tekme atıyor, kırmızı kartı veremiyor. F.Bahçe'nin avantajını kesiyor, Sivasspor'u oynatıyor.
Hocam, belki alınıyorsun, güceniyorsun ama dünkü kararların mazereti yok. Yardımcılarınızla beraber maçı tek kelimeyle katlettiniz! Tüm mesleklerde hata yapana fatura çıkar, bizim hakemlerimiz hata yaptıkça maç alıyor. Takımların kaderiyle oynamak bu kadar kolay olmamalı.
Şansal Büyüka – Milliyet
bu defa mağlubiyetin geçerli bir mazereti var: O da maçın hakemi Yunus Yıldırım... Kabul edelim ki, Fenerbahçe, karşısında Sivasspor'dan önce hakem Yunus Yıldırım'ı buldu... Daha ilk dakikalardaki penaltıyı bir "görme engelli" vatandaşımız görürdü, Yunus Yıldırım, görmediyse "ayıp", görüp de vermediyse "daha da ayıp"...
Diyorlar ki "beşinci hakem verdirmedi..." Bu pozisyon için Yunus Yıldırım'ın beşinci hakeme ihtiyacı mı var?... Elbette yok... Hadi "var" diyelim, beşinci hakem "burnunun ucundaki" pozisyonu görmezse, ne işi var, o çizgi hakemliğinde...
Yunus Yıldırım, "penaltı vermem" diye kendince saçma bir prensibe sığınmış, emeğe, alınterine el uzatmaya devam ediyor... Bu kaçıncı be Hocam... Yetmez mi, bir özeleştiri yapmaz mısın, vicdanınla başbaşa kalmaz mısın?
Gürcan Bilgiç – Sabah
Fenerbahçe bu sezona damgasını vuran takım; disiplini, performansı, vazgeçmeyişi, söke söke maçları kazanmasıyla... Hata yapıyorlar, kötü oynuyorlar; tartışırız. Ama rakiplerinden farklı olduklarını göstermek istedikleri her ortamda, tribünlerin maç başı yorumlarına geliyorlar.
Bir penaltı, çömez hakemin bile yemeyeceği faul arayışı, ardından haksız sarı kart ve "değmedim" diye çırpınan oyuncuya "kırmızı" kart. İki net gol pozisyonluk atakta avantaj kuralını es geçmek. Meireles'in tekmesine de "sarı kartla" eyyam yapmak. Yunus Yıldırım, "fark kapanır mı, açılır mı" tartışmalarında tarafını seçmiş bir yönetimin sahibiydi.