Milli paralimpik masa tenisçi Ali Öztürk ağabeyinin yolunda ilerliyor
Para masa tenisinde dünya şampiyonluğu bulunan milli sporcu Ali Öztürk, hazırlandığı 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'nda şampiyonluk hedefliyor.
Para masa tenisinde dünya şampiyonluğu bulunan milli sporcu Ali Öztürk, hazırlandığı 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'nda şampiyonluk hedefliyor.
Öztürk, Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen 2016 Paralimpik Yaz Oyunları'nda, masa tenisi tek erkeklerde altın madalya kazanan ağabeyi Abdullah Öztürk'ün de yer aldığı Bedensel Engelliler Masa Tenisi Milli Takımı ile Trabzon'da 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'na hazırlanıyor.
Slovenya'nın Celje kentinde düzenlenen Para Masa Tenisi Dünya Şampiyonası'nda klas 5'te altın madalya kazanan milli sporcu, ağabeyi Abdullah Öztürk'ün yolunda ilerleyerek 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları'nda altın madalya kazanmayı amaçlıyor.
Ali Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aslen Trabzonlu olduğunu ancak Ankara'da ikamet ettiğini belirterek, ortaokul yıllarında hobi amacıyla başladığı masa tenisinin kendisinde aşka dönüştüğünü söyledi.
Zamanla masa tenisinin mesleği olmasına karar verdiğini anlatan Öztürk, 14 yaşında milli takıma seçildiğini ifade etti.
Milli sporcu, ilk başlarda milli takımda ayakta oynadığını ancak daha sonra tekerlekli sandalyede oynama kararı aldığını kaydederek, "20 yaşında ilk derecemi elde ettim ve bu sayede Gazi Üniversitesinde okumaya hak kazandım. Birçok derece elde ettim. Olimpiyatlarda büyük bir tecrübe kazandım." dedi.
Masa tenisinde doğuştan kendisi gibi kas erimesi hastalığı bulunan ağabeyi Abdullah Öztürk'ü örnek aldığına dikkati çeken 26 yaşındaki sporcu, kendisinin sabırsız bir oyuncu yapısına sahip olduğunu, ağabeyinin ise aksine durağan ve sakin bir oyun tarzı olduğunu anlattı.
"Ağaoğlu, ağabeyimle bana çok takılıyor"
Ali Öztürk, iki kardeş masa tenisiyle ilgilendikleri için çevrelerindekilerin espriler yaptığını belirterek, "Trabzon spor Kulübü Başkanı Ahmet Ağaoğlu, ağabeyimle bana çok takılıyor. Ağabeyime, 'Kardeşin seni geçti' diyor." diye konuştu.
Takım halinde yabancı sporculara karşı masa tenisinde ağabeyiyle mücadele ettiklerini aktaran Öztürk, "Klasmanda o benden bir altta yarışıyor. O nedenle müsabakalarda rakip olmuyoruz. Ama karşılaşsaydı kazanan olmazdı diye düşünüyorum. Bir ben, bir o, öyle giderdi. Ağabey, kardeş arasında kazanan olmazdı. Sonuçta madalya aynı eve gelecek." değerlendirmesinde bulundu.
Öztürk, masa tenisinde başarı gösteren kardeşler olarak anne ve babalarının kendileriyle gurur duyduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
"Köyümüz de bizimle gurur duyuyor. Hedefim bu yıl Tokyo'da Paralimpik Oyunları'nda hem ferdi hem de takım halinde altın madalya elde etmek. Şu anda ağabeyim olimpiyatlarda madalya kazanan en üst düzeyde sporcu. Paralimpik oyunlarında madalyası var. "
Ağabeyiyle en büyük avantajlarının birbirlerine eksiklerini söylemleri olduğunu aktaran dünya şampiyonu sporcu Öztürk, "Birbirimizi yarıştırıyoruz. Çünkü öyle olunca oyunumuz bir tık daha ilerliyor ve daha iyi yerlere geliyoruz." ifadesini kullandı.
"Engelli çocuklarınız varsa mutlaka sporla tanıştırın"
Öztürk, masa tenisi sayesinde özgürleştiğini hissettiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Engelli bireylerin yapması gereken kesinlikle spor. Evde kapalı kalmayıp çevre oluşturup özgürleşmek istiyorlarsa spor yapmaları gerek. Hem çevremde hem de yurt dışında yaptığım gözlemlerde çok ağır engelli olanların da spor yaparak tek başına kendilerini idame ettirebildiklerini gördüm."
Engelliler ve ailelerine seslenen milli sporcu, "Her engellinin yapacağı mutlaka bir spor dalı vardır. İlk başlarda biraz zahmetli olur ama daha sonra mutlaka bunun meyvesini alırlar. İlla derece yapmaları şart değil, kendilerini geliştirip özgürleşebilirler. Spor yaptıktan sonra aileye bağımlılıkları kalmıyor. Engelli çocuklarınız varsa mutlaka sporla tanıştırın." diye konuştu.