MKE Ankaragüçlü futbolcular sahalara dönüşün "zor" olacağını düşünüyor (1)
MKE Ankaragüçlü Korcan Çelikay ile Alihan Kubalas, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında evde geçirilen sürecin ardından sahalara dönüşün zor olacağını ifade etti.
MKE Ankaragüçlü Korcan Çelikay ile Alihan Kubalas, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında evde geçirilen sürecin ardından sahalara dönüşün zor olacağını ifade etti.
Sarı-lacivertli takımın tecrübeli kalecisi Korcan Çelikay ve futbolcusu Alihan Kubalas, Kovid-19 salgını nedeniyle liglerin ertelenmesini ve yaşanan süreci AA muhabirine değerlendirdi.
Korcan Çelikay, koronavirüs nedeniyle hayatın dünyada ve Türkiye'de durma noktasına geldiğini ifade ederek, "Ülkemizde mesleğimiz de bu durumdan fazlasıyla etkilendi. Öncelikle kendi sorumluluklarımızı yapmamız gerektiğini düşünüyorum çünkü bireysel alınan önlemler çok önemli. Dolayısıyla çok basit önlemlerle bu salgının önüne geçebiliriz ya da engelleyebiliriz." dedi.
Alınan önlemlerle sokağa çıkan fazla insanın olmadığını belirterek başta sağlık çalışanları, güvenlik güçleri olmak üzere çalışmak mecburiyetinde olanlara teşekkür eden tecrübeli file bekçisi Korcan, şöyle devam etti:
"Futbol durdu, maçlar ertelendi ama ne zaman başlayacağıyla ilgili de herhangi bir tarih belli değil. Şu an belirsiz bir süreç yaşıyoruz. Bu süreçte fiziki olarak kendimizi hazır tutmak çok zor oluyor, mental anlamda biraz daha güçlüyüz diyebilirim ama fiziksel anlamda ev şartlarında o zindeliği tutmak zor oluyor. Haziran ayından önce maçların oynanamayacağı söylendi. Bu durumda koskoca iki ay bizim için tabii ki sağlık açısından çok önemli. Asıl önemli olan bu salgının bir an önce durması, kayıplarımızın azalması. Sadece bizde değil dünya çapında vefat eden binlerce insan var, insan kayıplarının durması lazım."
Ligin durumuyla ilgili bir belirginlik istediklerini belirten Korcan, "Evde nereye kadar hazırlanabiliriz bilmiyorum, ama bir an önce bir şeylerin belli olmasını, kendimizi, fiziğimizi, işimizi buna göre hazırlamak istiyoruz." ifadesini kullandı.
Alihan: "Dünya yüz yılda bir böyle salgınla karşılaşmış"
Sarı-lacivertli futbolcu Alihan Kubalas ise "Öncelikle çalışmak zorunda kalan herkesin Allah yardımcısı olsun. Türkiye'de bizim sektörümüz de dahil birçok iş alanı durmuş durumda. Biz bir şekilde kendimizi koruyabiliyoruz ama Korcan'ın da dediği gibi çalışmak zorunda olanlar ve aktivitenin devam etmesi gereken meslekler var." dedi.
Alihan, koronavirüs tedbirleri kapsamında yaşanan süreci "Devletimiz de bu konuda, söylendiği kadarını biliyoruz, erken tedbirler aldı. Tabii bu virüs küresel aynı zaman da ulusal da bir olay; her ulusun kendi sınırları içine çekilip, her bireyin kendi hanesine çekilip herkesin kendini koruması gerekiyor. Dünya yüz yılda bir böyle bir salgınla karşılaşmış yüz yıl önce İspanyol gribi olmuş; bizim gördüğümüz dönemlerde de domuz gribiydi, kuş gribiydi gibi vakalar oldu. Sağlık şakaya gelmeyen bir şey." şeklinde değerlendirdi.
Alihan, evde kalırken çalışmalarını nasıl sürdürdüklerini şöyle anlattı:
"Evde yapabileceğiniz antrenman modeli, şekli kısıtlıdır; sadece kendinizi koruyabilecek kilo ve yağ oranınızı dengede tutacak bir antrenman yapabilirsiniz. Bununla birlikte beslenmenize dikkat edebilirsiniz ama biz bir yerde dayanıklılık sporu yaptığımız için koşmamız, sıçramamız, sprint atmamız gerekiyor. Fakat ev ortamında bunların hepsini gerçekleştiremiyoruz şu anda sadece kendimizi koruyucu egzersizler yapıyoruz. Fakat bunun da yeterliliği bir noktaya kadar. Daha fazla şeyler gerekli, daha fazlasını vermek zorundasınız."
Kondisyonlarını korumaları gerektiğini vurgulayan Alihan, "Oldu ki liglerin başlama kararı alındı. Üç hafta öncesinden zaten takımlar toplanacaktır, belli antrenman periyodu takip edilecektir. Fiziksel anlamda her futbolcu doğru antrenman metoduyla tekrar kendi fiziksel kapasitelerine ulaşabilir. Burada en büyük problem zihinsel; bu işin ağırlığına adapte olabilmek. Tekrar o sert antrenmanları kaldırabilmek, bununla beraber 30-40 kişilik bir ekip olduğumuz için futbolcusu, antrenörleri, sağlık çalışanı.. Hepimiz bir kalabalığın içerisine gireceğiz önceden birisi yanımızda hapşırdığı zaman öksürdüğü zaman çok kale almazdık, güler geçerdik ama şimdi yanımızda birisi öksürdüğü zaman hapşırdığı zaman bu bizi zihinsel anlamda tedirgin edecek, korku yaratacak. İşin fiziksel boyutu kolay, fakat zihinsel anlamda bu korkuyu atlatabilmek zor olacak." şeklinde konuştu.
Kaleci Korcan Çelikay ise evdeki çalışmalara ilişkin "Evdeki antrenmanlar sahadaki gibi olmuyor. Bazı ekipmanlarla kardiyo ve kuvvet anlamında sadece bir şeyler yapabiliyoruz. Alihan'ın da söylediği gibi kuvvet ve performansın üzerine koymak gerekiyor; sıçramalar, sprintler. Kaleci antrenmanı normal antrenmanlardan çok farklı. Evde gelişmeye yönelik değil mevcut kuvvetimizi formumuzu korumaya yönelik çalışmalar yapabiliyoruz. Ama bir yere kadar, ister istemez vücut sahadaki verimi alamıyor." yorumunda bulundu.
Tecrübeli kaleci, futbolcuların evindeki çalışmalarının da teknik direktör Mustafa Reşit Akçay kontrolünde yardımcı antrenörlerin idaresiyle programlar halinde yapıldığını söyledi.
Süper Lig'de sezonun kalan bölümü
Süper Lig'in kalan bölümüne ilişkin Alihan, "Süper Lig'e baktığınızda 4 takım şampiyonluğa oynuyor, 5-6 takım küme düşmemek için mücadele ediyor. Kalan 8 maç var, herkesin puan sıralamasındaki yeri bir anda değişebilir. TFF 1. Lig'de ise 1. sıradan 7. sıradaki takıma kadar herkes şampiyonluk potasında, aynı şekilde 3-4 takım küme düşmemek için mücadele ediyor. İkinci Lig, 3. Lig'de buna benzer, burada çok doğru kararlar almak gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Haziranın 10'unda liglerin başlaması kararı alınabilmesi için mayısın 10'undan itibaren takımların toplanıp antrenmanlarla form tutması gerektiğini anlatan Alihan, "Tabii bu süreçte Sağlık Bakanlığının, Gençlik ve Spor Bakanlığının bir karar alınması gerekiyor. Kalabalıktan izole olmamız istenirken bu şekilde maçların oynanması kararı alınırsa biz fazlasıyla risk altına girmiş oluyoruz. Diyelim ki 'temmuzda başlayacak' dediler; haziranda toplandık, bu sefer de hava sıcaklıkları söz konusu. Sağlık Bakanlığının ve yetkililerin virüsün aylarca bitmeyeceğine dair görüşleri var. Dolayısıyla bu 8 maçlık periyodu nasıl bitirecekler, nasıl altından kalkacaklar gerçekten çok büyük soru işareti." şeklinde görüş belirtti.
Temmuzda ligler başladığında ise yeni sezonun ne zaman başlayacağı, transfer çalışmaları gibi birçok şeyin söz konusu olacağını kaydeden Alihan, "Fatih Mert Başkanımızı da bu konuda destekliyorum, madem bir şampiyon belirlenmesi gerekiyor, tescil edilmesi isteniyor. Federasyon tarafından daha uygun bir zamanda en azından bir dahaki senenin içerisinde bu seneyi tescil etmek adına bile olabilir; bir play-off sistemi yapılabilir. Ama bu seneyi bırakın, bir dahaki seneye normal tarihlerinde futbola başlayabilirsek, halimize şükredelim." diye konuştu.
Küme düşecek takımların nasıl belirleneceğine yönelik de Alihan, "Tabii ki böyle bir ortamda haksız bir rekabet söz konusu olur, zaten federasyonun 'ligleri İtalya'da Seri A'da olduğu gibi 20-21 takımla oynatalım' şeklinde bir düşüncesi de vardı. Bu da böyle bir kaosun içerisinde federasyon için futbol için bir fırsat olabilir." dedi.
Alihan, "Küme düşme gibi bir durum ortadan kaldırılır, 21 takımla lige dönülür. Sağlık Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığının kararıyla daha temiz bir ortamda play-off yapılır, şampiyonluk belirlenir. Dolayısıyla 2019-2020 sezonu bu şekilde tamamlanır, diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Korcan: "Durum hem ülkemiz hem de dünya açısından belirsiz"
Kaleci Korcan, Türkiye futbolunun da dünya futboluna bağlı olduğunu belirterek, en baş merci olarak FIFA'nın karar verdiğini ve şampiyonluğun da küme düşmenin de tüm ülkeleri ilgilendiren bir konu olduğunu söyledi.
MKE Ankaragüçlü kaleci, "Daha önce böyle bir afet böyle bir salgınla karşılaşılmadığı için kimse tam olarak ne yapacağını bilmiyor. Dünya da ne yapacağını bilmiyor, herkes adım adım gidiyor. Kimsenin bir öngörüsü yok." dedi.
Süper Lig'de 5-6 takımın düşme hattında olduğunu ifade eden Korcan, "En son oynadığımız Çaykur Rizespor maçını deplasmanda seyircili bir şekilde oynadık. Sonraki hafta kendi evimizde seyircisiz oynadık. Bizim için maçlar bu kadar önemliyken seyirci desteğini bile alamıyoruz. Bunu şunun için söylüyorum, ola ki maçlar devam edecek, nasıl devam edecek? Seyircisiz devam edecek büyük bir ihtimalle çünkü en son alınan tedbir buydu. Yani bu bile bize bir handikap, sonuçta bizim avantajımızı kaybedeceğimiz bir nokta. O yüzden durum hem ülkemiz hem de dünya açısından belirsiz." ifadelerini kullandı.
Korcan, "Bugün ülkemizde vaka sayıları artıyor fakat bir Amerika'ya baktığımızda ülkemizden çok daha fazla, Çin en başında yaşadı. İtalya'da ülkemizden çok daha fazla şu anda. Ülkeler bu durumu yaşarken futbol hakkında çok sağlıklı bir karar çıkacağını düşünmüyorum." diye konuştu.
"Gönül ister ki bu salgın bir an önce bitsin." diyen Korcan, "Bize bir zaman verildiğinde maçlar şu şekilde oynanacak diye, Ankaragücü adına biz en iyi şekilde hazırlanarak en iyi şekilde mücadelemizi veririz. Bunda hiç kimsenin takım arkadaşlarımın da taraftarlarımızın da şüphesi olmasın ama süreç bizim o kadar dışımızda gelişiyor ki biz de ne olacağını bilmiyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Süper Lig'de takımların yüzde 70-80 düzeyinde yabancı futbolcularla oynadığını ifade eden Korcan, koronavirüs salgınının başlamasından sonra ailesi Türkiye'de olmayan yabancı futbolcuların büyük tedirginlik yaşadıklarını, maçların oynanabilmesi için bu oyuncuların aileleri adına zihinlerinin rahat olması gerektiğini vurguladı.
Evde yemeği kim yapıyor?
Evde kaldıkları süreçte yemek yapmak konusunda Alihan, "Yemek yapma konusunda Korcan, iyi bir master şeftir; çok iyi yemek yapar, mutfağa hakimdir. Bırakın ekmek yapmayı bir yumurtadan bile 100 çeşit yemek yapma kapasitesine sahiptir. Ben ise ailemle birlikte yaşıyorum annem bize sağlıklı, zeytinyağlı güzel yemekler yapıyor, kilomuza dikkat ederek besleniyorum." ifadelerini kullandı.
Korcan, "Yemeklerimi yapıyorum, kendime bakıyorum, formumu, kondisyonumu korumaya çalışıyorum." dedi.
Korcan ve Alihan bu süreçte çalışmak zorunda kalan vatandaşlara teşekkür ederek, tüm sağlık çalışanlarına Allah'tan kuvvet dileğinde bulundu.