Haberler

    NBA'de geride kalan haftanın iyileri ve kötüleri | NBA karnesi #16

    Abone Ol

    Geçtiğimiz hafta maçlardan veya bireysel performanslardan öte, takas döneminin son gününde gerçekleşen takaslarla hatırlanacak.

    Geçtiğimiz hafta maçlardan veya bireysel performanslardan öte, takas döneminin son gününde gerçekleşen takaslarla hatırlanacak. Her sene olduğu gibi bu sene de Adrian Wojnarowski ve Shams Charania’nın Twitter bildirimleri açıldı ve kendimizi bir çılgınlığın içinde bulduk. Bu sene de ziyadesiyle takasa doyduk. Ağırlıklı olarak takasların değerlendirildiği yazı için lütfen önden buyurun.

    Hepsi pekiyiler

    Golden State Warriors

    İçinde Andrew Wiggins’in bulunduğu ve onu alanın kârlı çıktığı bir takas cidden zor ama Warriors tam olarak bunu yaptı. Olumlu tarafa çıkmak için öncelikle zamanı geriye sarmak lazım. D’Angelo Russell, Kevin Durant ayrılırken takımın “ne alsak kârdır” hamlesiydi. Sezon başından beri Russell’ın takımda kalmayacağı söyleniyordu ama takımın buna cevabı netti: “Herkes tam sağlığına kavuşup, oyuncuların saha içindeki uyumu görülmeden böyle bir karar verilmeyecek.” Sonuçta ellerindeki ürünü kötülemelerini beklemiyordunuz değil mi?

    Minnesota Timberwolves, yazın başından bu yana Karl Anthony Towns’ı memnun edebilmek adına Russell’ın yollarını gözlüyordu. Takasın son gününe gelindiğinde iki taraf için de olumlu bir alışveriş gerçekleşti. Timberwolves, Towns’ın yüzünü güldürürken Warriors ise elini fazlasıyla güçlendirmiş oldu. Evet, Wiggins performansına göre pahalı bir oyuncu ve hayal kırıklığı olarak kalma ihtimali yüksek fakat alınan draft hakkıyla birlikte iyi bir takas malzemesi olduğunu unutmamak lazım. Örneğin, yazın Bradley Beal takımından ayrılmak isterse Warriors’ın eli hem kontrat eşleştirme hem de parçalar açısından oldukça sağlam olacak. Uzun lafın kısası, Warriors “ne alsak kârdır” denilebilecek bir hamleden sürdürülebilirlik çıkarmış oldu.

    Miami Heat

    Sezon başından beri bir takas yapmaları bekleniyordu fakat Andre Iguodala için hamle yapmaları beklenmiyordu. Bir bakıma, “Takımın başında Pat Riley olduğunu hepimiz unutmuştuk, bu hamleyle yeniden hatırlamış olduk!” demek doğru olacak. Play-off vakti gelip çattığında Doğu Konferansı’ndaki ilk altı takım ciddi bir savaşa girişecek ve Riley takımının er meydanına eksik çıkmasını istemiyor.

    Iguodala gerçekten de sezon boyunca çalışıp, maç temposuna hemen girebilecek düzeyde ise takıma ciddi katkı verecektir. Heat’in savunması sezon başından bu yana gayet iyiydi ama Iggy’yle birlikte bir gömlek daha atlamalarını beklemek sürpriz olmaz. Iguodala, savunma dışında da cidden zeki bir oyuncu ve Erik Spoelstra’nın mahir ellerinde her açıdan harika bir silaha dönüşecektir. Yine takasla eklenen Solomon Hill ve Jae Crowder da fena eklemeler değiller.

    Houston Rockets

    Son yaptıkları hamlelerle birlikte iyi veya kötü diyebilmek için aslında play-off’ları beklemek gerekir ama denemekten vazgeçmemeleri herkesin hoşuna gidiyordur. Senelerdir her yolu denediler. Önce James Harden-Dwight Howard ikilisiyle klasik yol denendi olmadı. O dönemin ardından Chris Paul getirildi ve neredeyse finale ulaşıyorlardı, malum yedinci maç yüzünden yine olmadı. Paul, Harden’la anlaşamadı ve yerine Westbrook geldi derken, sezon içinde fantastik bir kararla uzun olmadan oynamaya karar verdiler.

    Los Angeles takımlarını düşündüğünüz zaman, Rockets kadro kalitesi bakımından geride kalıyordu. Buna çözüm olarak kadroları değil oyunları çarpıştırmayı deneyecekler. Aynı Golden State Warriors’a karşı denedikleri gibi... PJ Tucker şimdiden gereken eklemeyi yapıp play-off zamanını beklemeye başladı bile.

    Furkan Korkmaz

    Philadelphia 76’ers, bundan 1,5 sene önce onun çaylak kontrat opsiyonunu kullanmayacağını açıklamıştı. Geçtiğimiz sene içinde bu karardan dolayı pişman edebileceğinin sinyallerini verdiği için takımdan iki senelik kontratı kapmayı başarmıştı. Furkan bu sezon itibariyle sadece Sixers’a değil, bütün NBA’ee bu ligde kesin bir rolü olduğunu gösteriyor.

    Hafta içindeki Memphis Grizzlies maçını 34 sayıyla tamamlayarak hepimizi gururlandırdı. Maç içinde en çok hoşuma giden detay üçüncü çeyreğin bitiminde attığı üçlüktü. Ribaundu alıp yarı sahayı hemen geçtikten sonra şüphe etmeden kaldırıp soktuğu o şut, özgüvenin tanımı.

    Otur sıfırlar

    Detroit Pistons

    Andre Drummond sezon sonunda kontratını uzatmak için oyuncu opsiyonunu kullanabilirdi ve bu, Pistons açısından pek istenen bir durum değildi. Peki, Andre Drummond’ın oyuncu opsiyonu olduğu ne zamandan beri biliniyor? 2016 yılında kontratı imzaladığı günden beri... Pistons bunu elinden çıkarması gerektiğini ve buna yönelik aksiyonu ne zaman aldı? Düşünme ve bunu gerçekleştirme dönemi, emin olun oldukça kısa bir aralıkta gerçekleşti.

    Yukarıda Golden State Warriors’ın sürdürebilirliğinden bahsetmiştim. Pistons bunu yapamadığı için asıl ürünü alamadan sakıza talim oldu. Sakız dediysem de Sulugöz gelmesin aklınıza.

    Hakemler

    Senelerdir hakemlerin performansı lig içinde tartışılacak duruma gelirdi ve bir yerden sonra pek umursanmazdı. Sonuçta bir spor müsabakasında -hele ki bu kadar tempolu bir spor dalında- hataların olması oldukça muhtemel. Ancak hafta içinde oynanan Utah Jazz-Portland Trail Blazers maçında kör göze parmak sokuldu. Yukarıda izlediğiniz pozisyon hakemler tarafından tekrar izlenmedi. Sezon başından beri olur olmadık pozisyonlar için ekran başına geçen ve oyunu yavaşlatan hakemler, böyle kritik bir pozisyonu görmezden gelmiş oldular.

    Damian Lillard’ın da maçtan sonra bahsettiği üzere, Trail Blazers play-off mücadelesi veriyor. Sezon sonunda bir galibiyet onlar için oldukça kritik olabilir ve böyle bir durum gerçekleşirse herkesin aklına bu maç gelecektir.

    Kaynak: EuroSport.com / Spor

    Golden State Warriors Haberler

    Bakmadan Geçme

    1000
    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
    title