Serdar Ali Çelikler: Volkan Kafasında Kurarak Geldi
Habertürk gazetesi yazarı, Volkan'ın kafasında kurarak Kazaksitan maçında sahayı terk ettiğini söylerken milli kaleci için "Milli takımı kafasında bitirmiş" dedi.
Türkiye'nin Kazakistan'ı 3-1 yendiği maçtan önce kendisine küfür edildiği gerekçesiyle sahayı terk eden ve sonrasında ceza endişesiyle stada geri dönen Volkan Demirel'in hatalı olduğunu düşünen Serdar Ali Çelikler, Habertürk gazetesindeki köşesinde bu olayı ele alırken Fatih Terim'in de eski otoriterisini kaybettiğini yazdı.
İşte Serdar Ali Çelikler'in bugünkü yazısı...
HERKES SUÇLU, KÜFÜRBAZ MASUM!
Volkan, TFF, Terim, profesyoneller suçlu! Bir tek küfürbazlar değil. 10 aylık bebeğe küfreden sapıklar masum! Allah aşkına tek medya kuruluşunda bu holiganların açık ismini okudunuz mu? Emniyet hala tespit için uğraşıyor, tespit edildiklerinde dahi isimlerini okuyabilecek miyiz? Hayır. O zaman Türkiye'de 2 yerde küfür serbestisi devam eder, tribünlerde ve Twitter'da.
VOLKAN'A SARACOĞLU'NDA DA MI KÜFREDİLDİ?
Brezilya maçında yere yatmadan 45 dakikada 3 gol yedi. Saracoğlu'nda da mı küfredildi? Hiddink döneminden beri "Arena'ya milli maç için gidilmez" dediği de biliniyor. Kafasında kurarak geldi. Milli Takım'ı kafasında bitirmiş. Gösterdiği tepki milat olur mu? Belki, inşallah. Ama Volkan'ınki anlık bir tepki değildi bence. Onu milli takıma çağırmamak, istediğini vermek olur.
FUTBOLLA İLGİLİ HAYATI BİTTİ
Futbol hayatı daha 2-3 yıl sürer. Sonrası 36 yaşındaki bir adam için kocaman bir boşluk. Türkiye'nin en sevilmeyen futbolcusu, teknik adamlık da yapamaz. Yorumcu olamaz. Hiçbir TV'de konuşturmazlar. Fenerliler'in bile yüzde 50'sinin sevmediği; yılda 8 milyon TL kazanırken bile "F.Bahçe'den menfaatim yok" diyebilen Volkan, en fazla Aziz Yıldırım süresince F.Bahçe'de 'bir şey' olur. Sonrası yoktur. Performansla değil, ilişkiyle mesleğini sürdüren futbol aktörlerinin geleceği yoktur.
FENERBAHÇE ALGI YÖNETİMİ YAPIYOR
Volkan'ı o statta tutamayan TFF ve Futbol Direktörlüğü yetkililerinin otoritesi tartışılır vaziyettedir. TFF yetkilileri, ulaşamadıkları Volkan'a ulaşsın diye F.Bahçe'ye haber verenlerdir. Emre olmasa Volkan'a ulaşılamazdı. Olaylardan sonra haberdar olan Aziz Yıldırım, "Beraber gidin, beraber gelin" demiştir. Yanlarına koruma görünümlü magandaları da olası bir taraftar infialine karşı yollamıştır. Ama ödlek magandalar, asli işlemlerini yapıp gideceklerine gazetecilere linç girişiminde bulunmuşlardır. F.Bahçe çokça şikayet ettiği algı yönetimine başlayıp "500 taraftar Volkan'ı bekliyordu" yalan haber sızdırmalarına sarılacağına "Güvenlikçiler hatalı, gereken yapılsın" dese konu F.Bahçe açısından kapanırdı. Ama 'yanlış da yapsa adamımdır' zihniyeti ülkeyi bitirdiği gibi kulübün 3 Temmuz sonrasındaki 'mağdur' imajına zarar vermiştir.
TERİM DÖNEMİNDE 5. İLK!
Birisi bundan bir yıl önce "Fatih Terim'in yönettiği takımda 3 oyuncu birbirine girecek; birinin arkadaşı diğerinin ağzına silah sokacak. Sonra silah mağdurları ve bu olayın diğer aktörü forma giyecek. İdmanda yedek soyunan forvet 'sakatım' diyecek; bir maçtan önce de 11'deki kaleci stadı terk edecek" dese gülerdik. Ama Terim döneminde neredeyse 5. kez bir ilk (!) yaşanıyor. Terim'in artık her anlamda milli takımın 'başına geçme' zamanı geldi.
3 TEMMUZ BİTMEDEN OLMAZ
3 Temmuz süreci yeniden yargılanacak. Mümkün olan en kısa sürede bu dava bitirilmeli. Ya "F.Bahçe ve diğer takımlar şike girişiminde bulunmuşlardır"; ya da "Tamamen komplodur. Falanca ile filanca operasyon yapmıştır" denecek. Hesaplaşma bitecek. Ancak ondan sonra ülke futbolu yaralarını sarmaya başlar.
FUTBOL MGK'YA VE DPT'YE GİRMELİ
Futbol şiddeti, terörizm boyutlarına geldi. Milli Güvenlik Kurulu'nca ele alınmalı. Başta uygulama olmak üzere yaptırımlar net biçimde belirlenmeli. Yere düşen foto muhabirinin kafasına tekme atmak cinayete teşebbüstür. Sonra hükümet, bu sektörün can çekişmekte olduğunu görmeli ve spor sektörüne eğilmeli. Devlet Planlama Teşkilatı hatta Ekonomi Bakanlığı önlem paketi hazırlamalı. Muhakkak Futbol Piyasası Denetleme ve Düzenleme Kurulu kurulmalı. Denetlenmeyen pazar, gri pazardır, her an 'kara pazar'a dönebilir.
TFF SİSTEMİ DEĞİŞMELİ
Kulüplerin delege sistemine bağımlı oldukça TFF'de hep kişiler tartışılır. Sistem yıkılıp yapılmadıkça bireysel artılar ve bireysel eksileri konuşuruz.