"Riyakar" kelimesi yüzünden olay çıkmıştı! Fenerbahçe'den Galatasaray açıklaması
Galatasaray, Fenerbahçeli yönetici Mustafa Kemal Danabaş'ın canlı yayındaki sözleri sebebiyle açtığı hakaret davasını kaybetti. Sarı-lacivertlilerden konuya ilişkin yapılan açıklamada, Danabaş'ın konuşmasında kullandığı "Riyakar" kelimesinin hakaret suçu kapsamında değerlendirilmediği ve bu sebeple Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği belirtildi.
Fenerbahçe'de yönetim kurulu üyesi Mustafa Kemal Danabaş, 6 Şubat 2021 tarihinde Galatasaray ile oynanan derbinin ardından açıklamalarda bulunmuştu. Sarı-kırmızlı kulüp, sözleri sonrası Danabaş'a açtığı hakaret davasını kaybetti.
Konuya ilişkin açıklama yapan Fenerbahçe, Mustafa Kemal Danabaş'ın sözlerini ve dava sonucunu resmi internet sitesinden kamuyla paylaştı.
"YILLARDIR KAOS İLE BESLENMEYİ İYİ BİLİRLER"
Fenerbahçe'den yapılan açıklama şöyle:
Galatasaray ile 06/02/2021 tarihinde sahamızda oynadığımız Süper Lig maçının ardından Yönetim Kurulu Üyemiz Mustafa Kemal Danabaş'ın Beyaz TV isimli televizyon kanalında yayınlanan Beyaz Futbol isimli programa canlı yayında bağlanarak sarf ettiği, "Pek çok defa gördüğümüz gibi Galatasaray gerçekleri saptırarak şark kurnazlığı yaparak algı manipülasyonu yapmaktadır. Bu yıllardır alışık olduğumuz Galatasaray riyakarlığıdır. Galatasaray yıllardır kimin sesi daha çok çıkarsa haklıdır modelini uygulamaktadır. Yıllardır kaos ile beslenmeyi iyi bilirler."
HAKARET SUÇU KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMEDİ
ifadeleri sebebiyle Galatasaray Spor Kulübü tarafından Yöneticimiz hakkında açılan Hakaret Davası, hakaret suçu kapsamında değerlendirilemeyeceği (Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 11/09/2019 tarih 2018/1547 E. 2019/11986 K. Sayılı kararında da belirtildiği üzere ''riyakar'' kelimesi kaba hitap tarzı niteliğinde olduğundan, onur, şeref ve saygınlığı rencide edici boyutta olmadığından hakaret suçu kapsamında değerlendirilemez), bu bağlamda hakaret içeren tezahürat suçunun da yasal unsurlarının somut olayda oluşmadığı sebebiyle, şüpheli hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 'Kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına' karar verilmiştir.
