Mars'a Gidecek Astronotların Yaşam İksiri: Ispanak
Ispanak, Mars'a gidilen bugünlerde astronotları sağlıklı tutmanın çözümü olabilir!
Ispanak, Mars'a gidilen bugünlerde astronotları sağlıklı tutmanın çözümü olabilir!
Yeni bir çalışma sonucu ortaya çıkan bilgiler ıspanağın astronotları Mars'a götürmenin anahtarı olabileceği yönünde... Bu yüzden de Temel Reis'in bir astronot olabileceği akıllara getiriyor.
Bilim adamları, ıspanağın kalbi uzay radyasyonundan ve sıfır yerçekiminin etkilerinden koruduğunu söylüyor.
Apollo ile Ay'da yapılan araştırmalar sonucu çalışanlar, kardiyovasküler hastalıklardan beş kat daha yüksek ölüm riskiyle karşı karşıya kaldılar.
Bu tip sağlık problemleri, Kızıl Gezegen'de bir insan yerleşimi kurmak için büyük bir engeldir.
Hollanda Leiden Üniversitesi'nden baş yazar Profesör Jesper Hjortnaes şunları söyledi: "Uzayın zifiri karanlığında görünmez bir tehdit var ki o da radyasyondur."
"Astronot sağlığı üzerinde, kardiyovasküler hastalıklar da dahil olmak üzere çok çeşitli olumsuz etkileri olabilir. Kızıl Gezegen'e seyahat edeceksek, bu riskin neden olduğunu anlamamız ve azaltmamız gerekecek."
Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi NASA, önümüzdeki 15 yıl içinde ilk insanları oraya indirmeyi umuyor.
Bir araştırma incelemesi, öncülerin antioksidanlar açısından zengin bir diyete güvenmek zorunda kalacaklarını gösteriyor.
Profesör Hjortnaes, "Ispanak gibi bol yeşillik yemek, astronotları radyasyona maruz kalma sırasında oluşan zararlı reaktif oksijen moleküllerinden koruyabilir" dedi.
Besin değeri yüksek ve kalorisi düşüktür, kanser ve diğer hastalıkların riskini azaltır. Cilde, saça ve kemiklere de iyi gelir.
Prof. Hjortnaes, süt ürünleri ve C vitamini gibi takviyelerin tüketiminin de sağlıklı bitki kimyasallarının seviyelerini artıracağını söyledi.
Dünya'nın koruyucu manyetik kalkanının ötesine, sadece 1960'ların ve 1970'lerin Apollo astronotları geçebilmişlerdir.
Fareler üzerinde yapılan deneyler sonucunda, uzay radyasyonunun kalp sağlığı üzerinde uzun vadeli bir etkisi olabileceği bulundu ve bu araştırmalar ancak, tehlikelerin yalnızca yüzeysel halini ve bunlarla nasıl mücadele edileceğini gösterdi.
Prof. Hjortnaes, bu konu ile ilgili, sadece 24 insanın dünya yörüngesinin ötesine geçtiğini ve farelerin de tam olarak insan metabolizmasıyla eşleşmediğini söyledi.
Uzay inanılmaz derecede misafirperver. Düşük dünya yörüngesinin dışında astronotlar, galaktik kozmik ışınlar ve güneş tarafından salınan 'proton fırtınaları' da dahil olmak üzere bir nevi radyasyon bombardımanı ile karşı karşıya kalırlar.
Bu radyasyon insan vücudu için zararlıdır, proteinlere ve DNA'ya zarar verir ve henüz kimseyi Mars'a veya ötesine gönderemememizin ana nedenlerinden biridir.
Prof Hjortnaes, bunun kardiyovasküler sistem üzerinde ciddi etkileri olabileceğini ve kansere neden olabileceğini söyledi.
Uzay radyasyonu, sert, lifli dokunun sağlıklı kasın yerini aldığı kalbin yapısını değiştirebilir ve bu durum kalp yetmezliğine yol açar.
Prof. Hjortnaes "Bunlar düşündüğünüzden daha yaygın olan radyoprotektif ilaçlar ve antioksidan tedavileri içerir" ifadelerini kullandı.
