Meta: Paylaşımların doğruluk kontrolünün kullanıcılara bırakılması neler getirebilir?
Facebook ve Instagram'ın sahibi Meta, bu sosyal medya platformlarında bağımsız doğruluk kontrolörlerini kullanmaktan vazgeçip, yerlerine X'te paylaşımın doğruluğu üzerine kullanıcıların yorum yaptığı "topluluk notlarına" benzer bir yöntem izleyeceğini duyurdu.
Facebook ve Instagram'ın sahibi Meta, sosyal medya platformlarında paylaşılan içeriklerin doğruluğunun bağımsız kontrolcüler tarafından denetlenmesinden vazgeçtiğini duyurdu. Şirket bunun yerine X'te paylaşımın doğruluğu üzerine kullanıcıların yorum yaptığı "topluluk notlarına" benzer bir yöntem izleyeceğini açıkladı.
Meta'nın sahibi Mark Zuckerberg Salı günü yayımladığı video ve yazılı paylaşımda üçüncü taraf moderatörlerin "siyasi anlamda çok taraflı olduklarını" söyledi ve "İfade özgürlüğü konusunda köklerimize dönüş zamanı geldi" dedi.
Meta'nın bu adımı, Zuckerberg ve diğer teknoloji devlerinin yöneticilerinin önümüzdeki günlerde göreve başlayacak ABD Başkanı Donald Trump ile ilişkilerini iyileştirmeye çalıştığı bir dönemde geldi.
Meta'nın Küresel İlişkiler Başkanı Joel Kaplan, şirketin bağımsız moderatörlere bağımlılığının "iyi niyetli" bir adım olsa da, sıklıkla sansürle sonuçlandığını vurguladı.
Cumhuriyetçi Parti'nin önde gelen isimlerinden olan Kaplan, eski İngiliz siyasetçi Nick Clegg'den görevi devralmıştı.
Trump ve Cumhuriyetçi Partili müttefikleri Meta ve doğruluk kontrolü politikasını eleştiriyor ve sağcı seslerin sansüre uğradığını savunuyordu.
Değişikliklerin açıklanmasından sonra konuşan Trump, Zuckerberg'in kararından etkilendiğini belirtti ve Meta'nın "iyi bir mesafe katettiğini" söyledi.
İnternette nefret söylemine karşı kampanya yürütenlerse değişikliği hayal kırıklığıyla karşıladı ve gerçek nedenin Trump'a şirin görünmek olduğunu savundular.
Büyük teknoloji şirketlerinden hesap sormayı amaçladıklarını söyleyen Global Witness adlı kuruluştan Ava Lee'ye göre "Zuckerberg'in duyurusu açıkça göreve gelecek Trump yönetimine yakınlaşma girişimi ve zararlı sonuçları olacak".
Lee bu adımı "Sansürden kaçınmayı iddia etmek sosyal medya platformlarının teşvik ettiği ve yer sağladığı nefret ve dezenformasyonun sorumluluğundan kaçmak için siyasi bir hamle" olarak değerlendiriyor.
X'te uygulanana benzer adım
Meta'nın 2016'da başlattığı şu andaki doğruluk kontrolü programı yanlış ya da yanıltıcı gibi görünen paylaşımların kontrolünü bağımsız kuruluşlara bırakıyor.
Doğru olmadığı belirlenen paylaşımlarda kullanıcılara daha fazla bilgi öneren etiketler eklenebiliyor ve platformlar bu paylaşımları daha alt sıralarda gösterebiliyor.
Bu sistemin yerine şimdi "öncelikle ABD'de" topluluk notları alacak.
Meta, yakın vadede AB ya da İngiltere'de üçüncü taraf doğruluk kontrolörlerinden vazgeçme planı olmadığını açıkladı.
Yeni topluluk notları sistemi, Elon Musk tarafından satın alınması ve adının değiştirilmesinden sonra X'te başlatılan yöntemden kopyalandı.
Topluluk notları sisteminde farklı görüşlerden kullanıcılar tartışmalı paylaşımlara açıklama ya da bağlam ekleyebiliyor.
Elon Musk, Meta'nın benzer bir mekanizma kullanacak olmasını "Bu harika" diyerek tepki gösterdi.
Ancak İngiltere'deki Molly Rose Vakfı duyuruyu "internet güvenliğinde büyük bir endişe" diye tanımladı.
Vakfın başkanı Ian Russel "Acilen bu önlemlerin boyutunu netleştirmeye çalışıyoruz. Bunlar intihar, kendine zarar verme ve depresif içeriklerde de söz konusu olacak mı? Bu hamlenin çok sayıda çocuk ve genç yetişkin adına korkunç sonuçları olabilir" diyor.
Meta BBC'ye yaptığı açıklamada intihar ve kendine zarar verme kurallarına aykırı içeriklerin "ağır ihlal" olarak değerlendirileceğini ve bu nedenle otomatik moderasyon sistemlerine tabi olacağını belirtti.
Facebook'un Avrupa'daki paylaşımlarını teyit etme programında yer alan doğruluk kontrolü kuruluşu Full Fact ise "taraflılık iddialarını reddettiğini" açıkladı.
Kuruluşun Yönetim Kurulu Başkanı Chris Morris değişikliği "dünya genelinde korkunç bir etkisi olması riski bulunan, hayal kırıklığı yaratan ve geriye doğru atılmış bir adım" diye tanımladı.
'Facebook hapishanesi'
İçerik moderatörleriyle birlikte, doğruluk kontrolörleri bazen kendilerini internetin acil durum görevlileri olarak tanımlıyor.
Ancak Meta'nın patronları çok fazla müdahalede bulunduklarına karar verdi.
Joel Kaplan "Çok fazla zararsız içerik sansürleniyor, çok sayıda insan kendilerini adil olmayan bir şekilde 'Facebook hapishanesine' atılmış buluyor ve sıklıkla buna müdahale etmekte de ağır kalıyoruz" dedi.
Ancak Meta kararın bazı riskleri de beraberinde getireceğini kabul etmiş görünüyor. Zuckerberg yayımladığı videoda kararı bir "al-ver" olarak niteledi.
Meta'nın patronu "Bu daha az kötü şeyi yakalayacağımız anlamına geliyor ama aynı zamanda kazara paylaşımlarını ve hesaplarını sildiğimiz masum insan sayısını da azaltacağız" dedi.
Bu yaklaşım aynı zamanda İngiltere ve Avrupa'da son dönemde yürürlüğe giren düzenlemelerle de çelişiyor. Bu düzenlemelerde büyük teknoloji şirketleri barındırdıkları içeriklerin sorumluluğunu daha fazla almaya zorlanıyor ve aksi takdirde büyük cezalar öngörülüyor.
Dolayısıyla, Meta'nın kararının en azından şimdilik ABD'de yürürlüğe girecek olması şaşırtıcı değil.
'Radikal bir değişiklik'
Meta'nın yazılı açıklamasında ayrıca bu hamlenin kurallar ve politikaların "aşırıya gidişini geriye çevireceğini" de söyledi.
Açıklamada "Bazı şeylerin televizyonda ve Kongre'de söylenebilmesine karşın platformumuzda söylenememesi doğru değil" denildi.
Karar aynı zamanda teknoloji şirketleri ve patronlanının Trump'ın 20 Ocak'taki yemin törenine hazırlandığı bir dönemde alındı.
Bazı teknoloji şirketi patronları Trump'ı açıkça kutlarken, bazıları Trump'ın Florida'daki evine gitti. Bunlar arasında Kasım'da Mar-Lago'daki eve giden Zuckerberg de var. Meta aynı zamanda Trump'ın yemin töreni fonuna bir milyon dolar bağış yaptı.
Zuckerberg videosunda "Son seçimler aynı zamanda kültürel eğilimin bir kez daha ifade özgürlüğüne doğru yöneldiğini gösterdi" dedi.
New York Times'ın haberine göre Meta politika değişikliğini kamuoyuna duyurmadan önce Trump'ın ekibine bildirdi.
İngiltere'nin eski Liberal Demokrat Partili Başbakan Yardımcısı Nick Clegg'in yerine Meta'nın Küresel İlişkiler Başkanı olarak Kaplan'ın atanması aynı zamanda şirketin moderasyona yaklaşımı ve siyasi önceliklerindeki değişimin işaretleri olarak da yorumlandı.
Meta ayrıca, Trump'a yakın isimlerden karma dövüş sanatları müsabakaları düzenleyen UFC'nin Başkanı Dana White'ın da yönetim kuruluna gireceğini söyledi.
St John's Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Doç. Kate Klonick değişikliklerin "son birkaç yılda, özellikle Musk'ın X'i almasından sonra kaçınılmaz gibi görünen bir eğilimi" yansıttığını söylüyor.
Klonick'e göre "Şirketlerin daha önce taciz, nefret söylemi ve dezenformasyon gibi sorunlarla başa çıkma baskısı altında olduğu bir ortamdan, tam tersi bir yöne radikal bir gidiş söz konusu".