Nasıl İzleniyoruz?
Farkında olmadan her hareketimiz birileri tarafından izleniyor mu? İşte 3 gerçek izlenme olayı...
Çoğumuz neredeyse her gün, farkında olmadan izleniyoruz. Bu bazen bir süpermarkette, bazen de para çektiğimiz ATM'lerde gerçekleşiyor. İzlenmekten korunmanın tek yolu, öncelikle büyük izlenme tehditlerinin gerçek olduğunun farkında olmak. Aşağıda gerçeğe dönüşen 3 büyük izlenme olayını sizlerle paylaşacağız.
Yüz tanıma
Tüketici izlemeyle ilgili ilk olay, 2013'te İngiliz perakendeci Tesco'nun OptimEyes adındaki gelişmiş yüz tanıma teknolojisini kullanmasıyla yaşandı. Güvenlik kameralarının işlevlerinin ötesine geçen sistem, benzin müşterilerinin gözlerini tarayarak yaş ve cinsiyeti algılıyor, bunları benzin istasyonlarında daha isabetli reklamlar sunmak üzere depoluyordu. Bu tür teknolojilerin kullanımı ilerleyen aylarda giderek arttı. Teknoloji, satıcılar için müthiş olsa da, tüketiciler için oldukça rahatsız edici olduğu bir gerçek.
Webcam hack'leme
ABD yetkilileri, Mayıs 2014'te Blackshades adıyla tanınan bir kuruluştan 90 kişiyi tutukladı. Blackshades, hacker'ların Windows'lu herhangi bir bilgisayara bağlanarak, web kamerasını kontrol etmeye izin veriyordu. Kuruluşun 2010'dan bu yana 350.000 dolarlık satış yaptığını, 100 farklı ülkeden tahminen 700.000 kullanıcının web kamerasının izlenmesini sağladığını söylersek, durumun ciddiyetini anlayacaksınız.
Daha kötüsü hacker'lar, web kamerasını hack'lemekle kalmayıp, PC'lerde basılan tuşları ve parolaları, ekrandaki görüntüleri de kaydettiler. Saldırganlar, dilediklerinde kurbanın PC'sindeki dosyalara da erişebilmekteydiler.
Olta saldırılarını fark edecek kadar zeki olduğunuzu düşünüyorsanız, bu tür saldırılardan kendinizi koruyabilirsiniz. Ancak bazı durumlarda hacker'ların hakkınızda mümkün olduğunca çok bilgi toplayıp, kafanızı karıştıracak türden, zararlı bağlantılar içeren epostalar hazırlayabildiğini söyleyelim.
Sahte baz istasyonları
Eylül 2014'te ABD'nin belirli eyaletlerinde "sahte baz istasyonlarının" bulunduğuna dair dedikodular ortaya çıkmaya başlamıştı. Bu baz istasyonları daha sonra Integricell mobil güvenlik firmasının sahibi, araştırmacı Aaron Turner tarafından doğrulandı.
Sahte baz istasyonlarının amacı, telefonunuzu kandırarak mevcut iletişiminizi koparmak ve cihazda olup bitenleri öğrenmekti. Farklı araştırmacılar da sahte istasyonlara "rastladıklarını" doğruladılar, ancak şimdiye kadar böyle bir baz istasyonunun fotoğrafı yayınlanmadı. Bu tür istasyonların bir federal izleme programının parçası olma ihtimali konuşuluyor. Bazıları ise sahte baz istasyonlarının, bir uluslararası casusluk programının parçası olabileceğinden şüpheleniyor.
İki ay sonra Kasım'da, ABD Adalet Bakanlığı'nın, bir başka deyişle polislerin uçaklara sahte cep telefonu "kuleleri" yerleştirdiği ortaya çıktı. DRTBOX olarak bilinen bu cihazlar, kendi üzerlerinden geçen telefonlardan bilgi toplamakta kullanılıyordu. Herhangi bir kullanıcının telefon "kimliği" ve konum bilgileri öğrenildiğinde kanun uygulama birimleri, sözkonusu kullanıcıyı rahatlıkla yakalayabiliyordu.