Türk Dili ve Edebiyatı Konulu 4. Ulusal Öğrenci Sempozyumu"
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : Sempozyuma katılanlardan öğrenciler Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali İbrahim Savaş'ın konuşması Türkiyat Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Çakır'ın konuşması "Türk Dili ve Edebiyatı Konulu 4. Ulusal Öğrenci Sempozyumu" Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Savaş: "Yükseköğretimde öğrencinin katkısı yüzde 70'tir, hoca yüzde 30 katkı sağlar.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
Sempozyuma katılanlardan öğrenciler
Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali İbrahim Savaş'ın konuşması
Türkiyat Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Çakır'ın konuşması "Türk Dili ve Edebiyatı Konulu 4. Ulusal Öğrenci Sempozyumu"
Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Savaş:
"Yükseköğretimde öğrencinin katkısı yüzde 70'tir, hoca yüzde 30 katkı sağlar. Bu manada öğrencilerimizin doğrudan faal oldukları bir yükseköğretim arzuluyoruz"
Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali İbrahim Savaş, "Yükseköğretimde öğrencinin katkısı yüzde 70'tir, hoca yüzde 30 katkı sağlar. Bu manada öğrencilerimizin doğrudan faal oldukları bir yükseköğretim arzuluyoruz." dedi.
Çankırı Karatekin Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Türkiyat Enstitüsü ve Sosyal Bilimler Araştırma Topluluğunca "Türk Dili ve Edebiyatı Konulu 4. Ulusal Öğrenci Sempozyumu" düzenlendi.
Prof. Dr. Savaş, rektörlük konferans salonundaki sempozyumun açılışında, üniversite olarak bu tür faaliyetleri desteklediklerini söyledi.
Üniversitenin amaçlarına değinen Savaş, "Üniversitenin en önemli vazifelerinden biri, donanımlı öğrenciler yetiştirmek. Üniversitelerin mutlaka ve mutlaka donanımlarını, kapasitelerini en üst seviyede gerçekleştirmeleri gerekiyor. İkinci olarak, üniversitelerin proje yapmaları gerekiyor. Üçüncü olarak da bulunduğu yörenin potansiyelinin lokomotifi olması lazım." ifadelerini kullandı.
Öğrencilerin derslerde aktif rol alması gerektiğini vurgulayan Savaş, şunları kaydetti:
"Dil düşüncenin vitrininde olan şeydir. İngilizcede yükseköğretim öğrencisine 'student' deniyor. 'Studio'dan geliyor. Latince 'studio' araştırmak demek. Sınıfa girip kitap okuyan hocalar da var, onları biliyoruz. Derse girip kitap okuyan akademisyen bozuntusu adamlar da vaaz verir gibi dersini veren hocalar da bulunuyor. Böyle bir yükseköğretim olmaz. Yükseköğretimde öğrencinin katkısı yüzde 70'tir, hoca yüzde 30 katkı sağlar. Bu manada öğrencilerimizin doğrudan faal oldukları bir yükseköğretim arzuluyoruz."
Türkiye'nin birçok üniversitesinden katılımın olduğu sempozyumu düzenlemekten duydukları mutluluğu dile getiren Savaş, "Sizlerin olmadığı bir üniversite bir işe yaramaz. Öğrencilerimizi doğrudan aktive eden programları canı gönülden destekliyoruz. Öğrencilerimizin yurt içi ve yurt dışı faaliyetlerini üstün gayretle destekliyoruz." diye konuştu.
Türkiyat Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Çakır ise sempozyuma, Ahi Evran, Başkent, Hacettepe, Celal Bayar ve Ardahan üniversitelerinden akademisyen ile öğrencilerin de katıldığını söyledi.
Sempozyumda öğrencilerin bitirme tezlerine yer vereceklerini anlatan Çakır, "İstedik ki bu tezler tozlu raflarda kalmasın. Bu tezlerde üretilen bildiriler burada tartışılacak. İkinci bir arzumuz, öğrencilerde akademik farkındalık oluşturmaktır. Bunun sonuçlarını almaya başladık. Öğrencilerimiz çeşitli üniversitelerde görev almaya başladı." dedi.
Gün boyu sürecek sempozyumda, öğrenciler çok sayıda bildiri sunacak.
