Yapay Zekanın Ürettiği İnanılmaz Görseller İnsanlar İçin Ne Anlama Geliyor?
Yapay zekalar artık rastgele çizimlerden manzaralar oluşturabiliyor, insanlarla işbirliği yapıp sanat eserleri üretebiliyor. Peki bütün bunlar, insanlar açısından ne anlama geliyor?
Son dönemde sık sık yapay zekaların yaptığı görsel çalışmalarını konu alan haberler hazırlıyoruz. Özellikle NVIDIA gibi firmalar bu konuda ciddi çalışmalar yapıyorlar. Yapay zeka, görsel eserler üretmede her geçen gün daha iyi hale geliyor.
Ian Goodfellow, Google'da çalıştığı dönemde Generative Adversarial Network adını verdiğimiz sistemi geliştirdi. Goodfellow'un geliştirdiği yöntemde makine iki katmanlı olarak çalışan ve kendi kendine öğrenen nöral çekirdekler ağını kullanıyordu. Bu kısımlardan ilki, algıladığı resimleri ve fotoğrafları taklit ederken ikinci kısım ise ortaya çıkan eserin ne kadar gerçekçi olduğunu değelendiriyordu. Bu yöntem ve uygulamaları ile birlikte yapay zekalarda önemli bir atılım oldu.
Makineler, GAN ve gelişen diğer yazılımlar ile birlikte 'görebilmeye' başladı. İnsanların çok büyük kısmı görebilmeyi ve gördüklerini algılamayı oldukça sıradan bir şey olarak görüyor ancak makinelere bu özelliği kazandırmak oldukça karmaşık ve zorlu bir süreç oldu.
Bir makinenin gördüklerini tanıması, yeni teknolojilerin de önünü açtı. Walmart'ın kullandığı robotlar, raflarda bir eksiklik olduğunda bunu görüp anlayabiliyor ve o ürünleri depodan getirmesi için insan çalışanları yönlendiriyor. Benzer sistemleri kullanmaya hazırlanan başka perakendeciler de var. Japonya'da bir yapay zeka, vücut dilini ve hareketleri izleyerek hırsızlıkları daha gerçekleşmeden önce fark edebiliyor. Çin'de yüz tanıma ile çalışanları tanıyıp, aldıkları içeceklerin parasını hesaplarından otomatik olarak kesen otomatlar var. Yani makineler artık gayet iyi görüyor.
Makinelerin görmesi sadece envanter saymaya yaramıyor. Müşterileri profillemek ve istatistik çıkarmak için makinelerden daha iyisi yok. Bir mağazaya gidip çalışanlara sorduğunuzda, müşterilerinin "genç iş kadınları ağırlıklı" olduğunu söyleyebilirler. Makineler ise yaş, ırk, cinsiyet gibi farklı konularda istatistikler tutabiliyor. Müşteri bilgilerini kesin bir sayıyla belirtebiliyor.
İşin bir diğer kısmında ise gördüklerini taklit edebilme yeteneği var. İlk yapay zeka eserleri biraz fazla modern sanat eserlerine benziyordu. Buradaki sorun ise eserlerin modern sanat tablolarına benzemesi değildi; sadece yapay zekaların üretmesi istenen resimler modern sanata uygun bir tarzda değildi. Araştırmacılar, Jackson Pollock tablolarından ziyade Bob Ross'un çizdiği resimlere yakın bir eser istiyordu.
Günümüzde ise üç beş renkle çizdiğimiz ve resimden çok kaba taslak plana benzeyen görseller bile yapay zeka tarafından manzara fotoğrafına dönüştürülebiliyor. Yapay zeka kedi videoları, hamburger görselleri, olmayan insanlara ait fotoğraflar oluşturabiliyor. Hatta Google'ın yapay zekası DeepDream ve ressam Memo Akten işbirliği ile üretilen bir resim, Google'ın açık arttırmasında 8.000 dolara alıcı buldu. Yapay zeka tarafından yapılan 'Portrait of Edmond de Belamy' adlı eser ise tam 610 bin dolara satıldı.
Yapay zeka, şu ana kadarki kullanımıyla insanların yerine değil, insanlarla birlikte kullanılıyor. Yapay zekanın yaptığı iş, insanların yaptıkları çalışmaları geliştirmek ve hızlandırmak. Yani yapay zeka, çalışma ve yaşama şeklimizde değişikler yapıyor. Bunun iyi mi yoksa kötü mü olduğuna karar vermek ise size kalıyor.