Sigara ve Alkol Anevrizma Oluşumuna Neden Olabiliyor
Prof. Dr. Cengiz Kuday, beyin damarlarını genişleterek baloncuğa ve beyin kanamasına neden olan anevrizma hastalığı konusunda erken müdahaleye dikkat çekerek, "Hipertansiyon, diyabet, sigara kullanımı, narkotikler, alkolizm, kafa-beyin darbeleri anevrizma oluşumunda rol oynayabilir" dedi.
Prof. Dr. Cengiz Kuday, beyin damarlarını genişleterek baloncuğa ve beyin kanamasına neden olan anevrizma hastalığı konusunda erken müdahaleye dikkat çekerek, "Hipertansiyon, diyabet, sigara kullanımı, narkotikler, alkolizm, kafa-beyin darbeleri anevrizma oluşumunda rol oynayabilir" dedi.
Anevrizma, beynin damarlarında oluşan genişleme anlamına geliyor. Halk arasında bu genişleme baloncuk olarak biliniyor. Baloncuğun patlaması beyin kanamasına yol açıyor. Kanamanın derecesi ise, hastanın hayatta kalıp kalmaması ile doğru orantılı.
Florence Nightigale Hastaneleri Nöroşirürji Bölüm Koordinatörü Prof. Dr. Cengiz Kuday, anevrizma konusunda yaş ve cinsiyetin önemine dikkat çekti.
Anevrizmanın 40-60 yaş grubunda daha çok görüldüğünü ifade eden Kuday, hastalığın kadınlarda erkeklere nazaran daha yüksek oranda rastlandığını kaydetti.
Anevrizmaya neden olan etkenleri de sıralayan Kuday, "Hipertansiyon, diyabet, sigara kullanımı, narkotikler, alkolizm, kafa-beyin darbeleri anevrizma oluşumunda rol oynayabilir. Anevrizma tamamen kanamadan bazı belirtileri olabiliyor. Konuşma ve yürüme bozuklukları, görme bozuklukları, göz etrafında ve yüzde ağrı, vücudun bir tarafında kuvvet ya da duyu kaybı, bunama,duygulanım bozukluğu, baş ağrısı. Bu belirtiler dikkate alınıp gerekli incelemeler yapılırsa, anevrizmayı henüz kanamadan teşhis etme şansı olabilir. Bazen de, başka nedenlerle yaptırılan görüntülemelerde rastlantısal olarak anevrizma saptanabilir. Anevrizmanın kanama olmadan teşhis edilmesi hem hasta hem de hekim açısından çok önemlidir" dedi.
Prof. Dr. Kuday, anevrizma hastalarına yaklaşımın çoğu zaman doğru olmadığına dikkat çekerek, "Beyin kanaması geçiren hastalar her zaman uygun hastaneye gidemeyebiliyorlar. En yakın hastaneye gidiliyor, oysa bu müdahaleyi yapabilecek hastaneye gidilmesi gerek. Diyelim ki gidilemedi. Uygun olmayan hastanenin yoğun bakımına gitti. Hastane yerinden kımıldatılmasın zararlı olur der çoğu zaman. Böyle bir şey yok. O hasta anjiyo ya da MR çekilmesi için yerinden zaten kımıldatılıyor. Bu müdahalenin yapılabildiği hastanelere nakledilmeli. Uygun şartlar sağlandığı takdirde nakledilirken hastaya bir şey olmaz" diye konuştu.
Beyin kanamasında erken müdahalenin önemine değinen Kuday, "Ne kadar erken olursa o kadar bu önemli. Hatta beyin cerrahisi kongrelerinde bir afiş koyarlar 'zaman=beyin' yazar. Beyin kanamalarında hastanın kurtulmasının sırrı zamanında, tecrübeli ellerle yapılan müdahaledir" şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Kuday, her anevrizmal kanamaya müdahaleyi her cerrahın yapamayacağını vurgulayarak, "Tecrübeli cerrahlar olması lazım. Anevrizma ameliyatları her hastanede iddia edildiği gibi yapılan ameliyatlar değildir. Belirli sayıda kişiler bunu başarı ile yapıyor. Başarısızlık her cerrah için söz konusu, kanamanın derecesine göre, hastanın durumuna göre bu değişir" ifadelerini kullandı.
Müdahalenin geciktiği hastalarda ölüm oranlarının çok yüksek olduğunu belirten Cengiz Kuday, şunları söyledi;
"Anevrizma teşhis edildiği an ameliyat edilmeli. Bu ameliyatları yapan tecrübeli cerrahların olması çok önemli, iyi nöroanestezistin olması çok önemli. Bu hastalara uygun yoğun bakım gerekir. İstanbul'daki yoğun bakım adedi çok gibi görünüyor ama hakiki yoğun bakım bir elin parmaklarından azdır. Bu gibi müdahalelerle uğraşan bir bölüm olması lazım. Hastalar imkanların olduğu hastaneleri iyi belirlesinler. Örneğin üniversite hastaneleri en uygun olan yerlerdir. Her devlet hastanesinde ise uygun ekip yok." - İSTANBUL