Sosyal medya mı? Sosyal yara mı? konferansı gerçekleşti
Atatürk Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen Sosyal Medya mı? Sosyal Yara mı? isimli seri konferansları sunmak üzere Erzurum'a gelen TRT Dış Yayınlar Dairesi Başkan Yardımcısı Serdar Aydın, öğrencilerle buluştu.
Atatürk Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen Sosyal Medya mı? Sosyal Yara mı? isimli seri konferansları sunmak üzere Erzurum'a gelen TRT Dış Yayınlar Dairesi Başkan Yardımcısı Serdar Aydın, öğrencilerle buluştu.
İki gün boyunca Mühendislik, İletişim, Hukuk ve Eczacılık Fakülteleri öğrencilerini sosyal medya hakkında bilgilendiren Serdar Aydın, sunumunu slayt, fotoğraf ve videolarla destekledi.
Sosyal medyanın yararlarını, zararlarını, nasıl, ne şekilde ve hangi yaş aralığında kullanılması konuları hakkında konuşan Aydın, sosyal medya ve telefon kullanımının özellikle çocuklar üzerindeki etkisinden bahsetti.
Tarih boyunca alfabe/yazı, rakamlar/sayı dışında insan aklını ve ilişkilerini en fazla değişime uğratan teknolojik buluşun hiç şüphesiz bilgisayar, internet ve sosyal medya olduğuna dikkat çeken Aydın, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 60'ının aktif sosyal medya kullanıcısı olduğunu söyledi.
"Genç Kesim Olarak Daha Fazla Çevrimiçi Olmaya Çalışıyoruz"
Serdar Aydın: "Günümüzde ilişkiler büyük oranda internet üzerinde kurulmakta, gelişmekte ve sona ermektedir. Sosyal medyanın en önemli özelliklerinin başında kullanım dozunun ayarlanamıyor olması geliyor. Genç yaştaki insanlar sosyal medya ve iletişim teknolojilerine daha fazla eğimli. Bu nedenle orta yaş gruplarına göre gençleri daha yoğun bir şekilde etkilemekte. Artık genç kesim olarak daha fazla çevrimiçi olmaya çalışıyoruz" dedi.
Sanal dünyanın kişiyi aynı anda çok fazla uyarıcı bombardımanına tuttuğunu belirten Aydın: "Bunun sonucu olarak kişinin dikkati yüzeysel derinliği olmayan bilgiye kayıyor. İnternet teknolojileri insan beyninin fiziksel yapısı kadar, bilgiyi bulma, saklama ve yorumlama, dikkati yönetme, duyuları anlamlandırma, hatırlama ve unutma gibi bütün süreçlerini de etkiliyor. Bilgisayar veya telefon ekranı karşısında hipnotize olmuş çocuk için her bir uyaran, onun varlığını onaylar. İnternetin sunduğu sınırsız sayıdaki uyarana alışan çocuk veya birey uyarıcı yokluğunda yalnızlaşır, yoksunluk hissine kapılır. Sosyal medya bağımlılığı; sayısız uyarana, odaklamada sıkıntıya, kitap okuma oranının azalmasına, insanlar arası kurulan iletişimin fakirleşmesine, sosyal izolasyona ve iletişimin sanallaşmasına yol açmaktadır" ifadelerini kullandı. - ERZURUM
