Yolcunun kurban kesmesi gerekir mi? Seferi olana kurban vacip mi?
İslam'a göre sefer halinde olan kişilere (musafir) bazı hükümlerde kolaylık sağlanır. Ancak bununla birlikte bazı ibadetlerde kısıtlamalar bulunur. Sefer halinde olan kişiler, İslam hukukunda "müsefer" olarak adlandırılır ve bazı hükümlere tabidirler. Bu kişilere kısaltılmış olarak dört rekât olan dört farz namazı (öğle, ikindi, akşam ve yatsı) iki rekât olarak kılma hakkı tanınır. Peki yolcunun kurban kesmesi gerekir mi?
Seferilik, İslam'da yolculuk esnasında bazı kolaylıklara sahip olma durumunu ifade eder. Yolculuk sırasında namaz kılma, oruç tutma ve diğer ibadetlerde bazı hükümler değişebilir. Örneğin, seferi kişiler farz olan dört rekât namazları iki rekât olarak kılarlar. Ayrıca, yolculuk süresi ve mesafesi belirli kurallara tabidir. İşte yolcunun kurban kesmesi gerekir mi sorusunun yanıtı…
YOLCU OLAN KURBAN KESER Mİ?
Seferî (yolcu) durumunda olan bir kişi, kurban kesmekle mükellef değildir. Ancak eğer seferî kişi kurban keserse, bu ona sevap kazandırır. Kurbanını ikamet ettiği yerde kesmesi mümkün olduğu gibi, bayram dolayısıyla veya başka bir sebep için gitmiş olduğu yerde de kesilebilir. Seferî olması, kurban kesmesine veya kestiği kurbanın makbul olmasına engel değildir. Seferî iken kurban kesenler, bayram günleri içinde memleketlerine dönerlerse, yeniden kurban kesmeleri gerekmez. Ancak kurban bayramının başında mukim iken kurban kesmeden bayram günlerinde sefere çıkan bir kişi için kurban kesmek vacip olmaz. Eğer sefer hâlinde iken kurban kesmeyip bayram günlerinde memleketlerine dönenler varsa, bu kişilerin kurban kesmeleri gerekir (Kâsânî, Bedâi', V, 63). Başta Şâfiî mezhebi olmak üzere, kurbanın sünnet olduğu görüşünde olanlara göre, seferîlik durumunda da aynı hüküm geçerlidir (Nevevî, el-Mecmû', VIII, 383). : Kaynak: el-Fetâva'l-Hindiyye, V, 576; Kâsânî, Bedâi', V, 63; Nevevî, el-Mecmû', VIII, 383.
KİMLER SEFERİ SAYILIR?
İslam'da seferi sayılan kişiler, belirli bir mesafeye gitmek amacıyla yola çıkanlardır. Seferi olmanın iki temel yaklaşımı vardır:
Mesafeyi Esas Alanlar : Bu anlayışa göre, 90 (doksan) kilometreye kadar bir yolculuğa çıkılırsa seferi sayılır ve namazları kısaltılır.
Zamanı Esas Alanlar : Bu yaklaşıma göre, üç (3) gün yolculuk yapmak kişiyi seferi yapar. Ancak bu durumda namazlar kısaltılır; aksi takdirde kısaltılamazlar.
Hanefi mezhebine göre seferi olan bir kişi dört rekât farz namazları ikişer rekât olarak kılmalıdır. Ancak dört rekât olarak da kılsa namazı geçerlidir. Şafiilere göre ise yolcu bile olsa tam kılmak daha faydalıdır. Eğer gerçekten seferi değilsek, ihtiyaten dört rekât kılmak daha isabetli olacaktır. Seferi olan kişiler için bazı kolaylıklar ve ruhsatlar da vardır. Örneğin, yolculukta bulunan bir kişi orucunu geri bırakabilir ve dört rekât farz namazları kısaltarak kılabilir. Allah Teâlâ, "Eğer kâfirlerin size fitne vermesinden korkarsanız, yeryüzünde sefere çıktığınız zaman namazları kısaltarak kılmanızda bir sakınca yoktur." (Nisa, 4/101) şeklinde buyurmuştur. Hz. Peygamber'in yolculuklarında namazları kısaltarak kıldığı da tevatür derecesinde rivayet edilmiştir.