5-11 Ocak Verem Eğitimi ve Propaganda Haftası
Antalya Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Erdoğan Taş yaptığı yazılı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü Küresel Tüberküloz 2013 Raporu`na göre dünyada 2013 yılında 7,8 milyon yeni vaka ve 1,1 milyon vereme bağlı ölüm meydana geldiğini bildirdi.
Antalya Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Erdoğan Taş yaptığı yazılı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü Küresel Tüberküloz 2013 Raporu'na göre dünyada 2013 yılında 7,8 milyon yeni vaka ve 1,1 milyon vereme bağlı ölüm meydana geldiğini bildirdi.
Açıklamasında dünyanın en eski hastalıklarından biri olan, halk dilinde "İnce Hastalık", tıp dilinde "Tüberküloz" olarak bilinen veremin, "Koch Basili" adındaki mikroptan kaynaklanan bulaşıcı bir hastalık olduğunu belirten Dr. Taş, şunları kaydetti:
"Verem, insanlık tarihi kadar eski bir hastalık olmasına rağmen hala tüm dünyada bir halk sağlığı sorunu olarak önemini korumaktadır. Dünya Sağlık Örgütü Küresel Tüberküloz 2013 Raporu'na göre dünyada 2013 yılında 7,8 milyon yeni vaka ve 1,1 milyon vereme bağlı ölüm meydana gelmiştir. 2012 yılında ülke genelinde 13 bin 535 yeni ve 1156 önceden tedavi görmüş verem hastası tespit edilmiştir. Ülkemiz genelindeki hastaların yüzde 59'u erkek, yüzde 41'i kadınlardan oluşmaktadır."
BULAŞMA ŞEKİLLERİ
Veremin, verem mikrobu taşıyan aktif verem hastası kişilerden öksürük, hapşırma ya da yakından konuşma sonucu havaya yayılan mikropların sağlam kişiler tarafından solunmasıyla bulaştığını belirten Dr. Taş açıklamasında, "Bulaşma ihtimali ise aşırı yorgunluk, üzüntü ve stres gibi durumların, şeker, grip, boğmaca ve kızamık gibi hastalıkların vücut direncini azaltması ile artmaktadır. Bulaşan mikrop ise insan vücudunda akciğerlere yerleşmekte ve kan yolu ile tüm vücuda yayılmaktadır.
Verem hastalığı üç evre şeklinde gelişme göstermektedir. Birinci evrede, hastada genel bir yorgunluk, iştahsızlık, sırt ağrıları, öksürük ve ateş görülürken, ikinci evrede hiç bir belirti görülmeyebilir; fakat verem mikrobu bütün vücuda yayılarak deriye, eklemlere, kemiklere, böbreklere, bağırsaklara, karın ve beyin zarına yerleşmektedir. Tedavi başlanmamışsa, vücut direnci azalmaya başlamakta, üçüncü evreye gelindiğinde ise, hastalık, yorgunluk, balgamlı öksürük, akşamları yükselen hafif ateş, iştahsızlık ve gece terlemeleri şeklinde kendini göstermektedir" sözlerine yer verdi.
TEDAVİ EDİLEBİLİR BİR HASTALIK
Veremin, geçmişte çok sayıda insanın ölümüne neden olan ciddi bir hastalık olduğunu ancak artık günümüzde önlenebilen ve tedavi edilebilen hastalıklar sınıfında bulunduğunu vurgulayan Dr. Taş açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Vereme yakalanmamak için BCG aşısı yaptırılması gerekmektedir. BCG aşısı, vereme yakalanma riski fazla olan ülkemizdeki tüm bebeklere (doğumdan 2 ay sonra) rutin olarak önerilmektedir. Ayrıca BCG aşısı aile sağlığı merkezleri ve toplum sağlığı merkezi verem birimlerinde (verem savaş dispanserlerinde) ücretsiz olarak yapılmaktadır. Hastalığa yakalananlar ise düzenli olarak toplum sağlığı merkezi verem birimlerinde ayakta tedavi yöntemiyle ücretsiz tedavi görebilmekte olup, verem tedavisinde modern ilaçlar düzenli kullanıldığında oldukça etkili olmaktadır. Üstelik verem tedavisinde kullanılan tüm ilaçlardan vatandaşlarımız ücretsiz olarak faydalanabilmektedir. " - ANTALYA