Başkan Eşkinat Süleymanpaşa Belediyesi'nin Manifestosunu Açıkladı
Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Süleymanpaşa İlçe Teşkilatı tarafından düzenlenen CHP Süleymanpaşa Danışma Toplantısına katılarak, burada yaptığı konuşma ile Süleymanpaşa Belediyesi’nin manifestosunu katılımcılarla paylaştı.
Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Süleymanpaşa İlçe Teşkilatı tarafından düzenlenen CHP Süleymanpaşa Danışma Toplantısına katılarak, burada yaptığı konuşma ile Süleymanpaşa Belediyesi'nin manifestosunu katılımcılarla paylaştı.
Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat'ın yanı sıra CHP Tekirdağ Milletvekilleri Faik Öztrak ve Emre Köprülü, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, CHP Tekirdağ İl Başkanı Recep Ökten, CHP Süleymanpaşa İlçe Başkanı İlker Yağcıoğlu, Süleymanpaşa Belediye Başkan Yardımcıları Gülferah Güral, Berkay Çakır ve Telat Akköse, Süleymanpaşa Belediye Meclis Üyeleri ve Cumhuriyet Halk Partisi üyelerinin katıldığı toplantı saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı.
Açılış konuşmaları ile devam eden danışma toplantısında Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, yaptığı konuşmada Süleymanpaşa Belediyesi'nin manifestosunu katılımcılarla paylaşarak, "Yerel yönetimler, genelde bir hizmet ve kentsel yatırım kurumları olarak görülse de, gerçek şansları belediye başkanı ve kadrolarının yönetim anlayışı ve felsefelerinde gizlidir. Bir yerleşmenin imar edilmesi ile, bütün boyutlarıyla yaşayan bir kent haline gelebilmesinin arasındaki çizgi de bu yönetim felsefesinden kaynaklanır. Süleymanpaşa'da egemen olan kent yönetimi anlayışı kendini hem kentsel hizmet ve yatırımlarda, hem de sosyo-kültürel yapısında göstermektedir. Kısaca kamusal alan üretimi ve yönetimi olarak adlandırılabilecek bu çalışmalar, çağdaş demokratik yaşamın kilit taşları sayılabilir. Söz konusu hizmet ve yatırımlar, birer belediye hizmeti şemsiyesinin ötesinde, doğrudan sosyal ve politik sonuçları olan çalışmalardır. Gerçekleştirilen çabalarla yeniden kent yaşamına kazandırılan pek çok mekan ya da doku, birer kültür değeri olarak donuk ve yaşlı birer müzelik öğe olmaktan kurtarılır. Bu, her kentte olandır ve artık olağandır. Ancak bu mekansal yenileniş, kültürel ve sosyal içerikli bir kullanımla buluştuğunda, iş mekanların ötesinde toplumsallaşır. Mekan ve mekansal konumlama yeni bir anlam kazanır. O kadar ki, bazen kentlilerin hareket yönleri ve sosyal alışkanlıkları değişir, yeni mekansal bağlılıklar oluşur. İşte tam da bu oluşumlar, toplanma, dinlenme, üretim ve eğitim gibi pek çok ihtiyacın karşılandığı faydalar üretir. Bu faydaların kamusal niteliği bir yana, bizatihi olup bitenler, küresel kent yaşamında yalıtılmış, yalnızlaştırılmış, moda ve hiyerarşi kültürüyle içi boşaltılmış insan ilişkilerinin yeniden kurulmasına vesile olur. Sokakla bütünleşik yatay mekanlarda yüz yüze kurulan ilişkiler insani niteliğine geri döner. Bu insancıl nitelik, küresel dünyanın kamusal insan için öngördüklerinin, programladıklarının başarılı bir inkarı, yerel olanın direnişidir. Kaldı ki, koruma-yaşatma çabalarının bizatihi kendisi de önemli bir bellektir. Kültürel direnişin ve kültürel beslenmenin kaynağıdır. Gerçekleşen çabaların tarihsel mayasının anlaşması ve paylaşılması, bu çabaların oluşturduğu toplumsal faydaların görsel, mekansal bir algıdan, yaşama bilincine dönüştürülmesi geçmiş kadar geleceğin de kazanılmasıdır" dedi.
Başkan Eşkinat, uygarlığın ayrımcılık barındırmayan bir içerik olduğunu belirterek konuşmasına şöyle devam etti:
"Uygarlık, diğer insanı ötekileştirmeyen bir içeriktir. Küreselleşme ise, ötekileştirme esaslı bir gösteri dünyası sunar. Hazza dayalı yarışmacı yaşam önerisi ile kent içinde ve insanlar arasında hiyerarşik sütunlar ve atlama engelleri oluşturur. Yaşamı birlikte ve anlamlı olana değil, maddi ve bireysel olana, eşyaya odaklar. Bu yolla da modern toplumlarda kardeşliğin saptırılmasını sağlar. Bilindiği gibi, kültürel bellek de küresel oluşumların dehşetli saldırısı altındadır. ve kültürel amnezi hemen her toplumu tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. İnsan ve yaşam odaklı sürdürülmeyen yönetim politikalarıyla, yerleşimlerin boyutlarının azmanlaşması, hızın yeniden üretilmesi, kurulu (tarihsel) çevrenin defalarca kasti olarak yıkılması, hatırlamamızı sağlayan maddi nesnelerin hemen tüketilen öğelerle yer değiştirmesi, hepimizi etkisi altına alan yaygın ve güçlü bir kültürel unutkanlık yaratmaktadır. Bu göstergelerden bakıldığında, Süleymanpaşa Belediye'nin çeşitli şekillerde kentliye sunduğu hizmetler, mekanlar ve işlevleri, hiyerarşi ve haz esaslı bir oluşum sergilemez. Mekanlar, kültürel karakterlerinden de gelen bir öngörüyle paylaşmacı ve birlikte yaşamayı öneren kentsel barış alanlarına dönüşerek yeni bir anlam kazanır. Yapılan her şey de, bir şekilde yerelle ve tarihsel olanla bağ kuran bir bellek çalışmasına dönüşür. Bu da küreselleşmenin çökerttiği kamusal alan, 'kültürel bellek ve kamusal insanın geri dönüşü demektir." - TEKİRDAĞ
