Haberler

Beydağ'da İncir Paneli

Abone Ol

Küçük Menderes havzasında en çok yetiştirilen ürünlerden olan ancak üretimi giderek azalan incirin durumu Beydağ Belediyesi'nce düzenlenen panelde ele alındı.

Küçük Menderes havzasında en çok yetiştirilen ürünlerden olan ancak üretimi giderek azalan incirin durumu Beydağ Belediyesi'nce düzenlenen panelde ele alındı. Beydağ'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 90. yıldönümü etkinlikleri kapsamında Beydağ Belediyesi Baraj Kır Lokantası'nda düzenlenen panelde incirin dünü, bugünü ve yarını masaya yatırıldı.

Beydağlı incir üreticilerinin de katıldığı paneli Beydağ Kaymakamı Ali Cergibozan, Beydağ Garnizon Komutanı Üsteğmen Emre Şimşek, Beydağ Belediye Başkanı Vasfi Şentürk, İzmir Ziraat Odası Başkanı Süleyman Yeşil, Köy-Koop İzmir Birlik Başkanı Muhittin Akbulut Beydağ Ziraat Odası Başkanı Ünal İçmesu, Tire Ziraat Odası Başkanı Halil İbişoğlu da takip etti.

Panel başkanlığını Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı'nın yaptığı organizasyonda Aydın Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü Müdürü Ramazan Özkan, Üretici Gazetesi İmtiyaz Sahibi Tuncer Beybağ ve ziraat mühendisi Özkan Akgün panelist olarak görev aldı. Panel öncesi konuşma yapan Beydağ Belediye Başkanı Vasfi Şentürk, incirde hem üreticinin, hem tüccarın hem de ihracatçının üzgün olduğunu belirterek, bunun sebebinin kalitesiz üretim olduğunu ifade etti. Şentürk'ün ardından konuşan Beydağ Kaymakamı Ali Cergibozan ilçenin genel durumu ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, İzmir'in Beydağ'a daha çok sahip çıkması gerektiğini vurguladı.

Panelde ilk olarak Aydın Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü Müdürü Ramazan Özkan sunumunu gerçekleştirdi. İncir yetiştiriciliğinde dikkat edilmesi gereken noktaları tek tek sıralayan Özkan, yer seçimi, budama, gübreleme, toprak işleme, sulama, ilekleme, hasat ve zirai mücadele konularında üreticileri aydınlattı.

İncir üretiminin sigortasının ilekleme olduğunu söyleyen Özkan, "İlekleme zamanında yapılırsa ağaç mutlaka gereken yanıtı verir. Her zaman üreticilere söylediğimiz bir söz var; 'As ileğin azını, al incirin hasını'. Bu söz hiç unutulmamalı" dedi. İncir ihracatına darbe vuran aflatoksine karşı alınacak tedbirleri de aktaran Özkan, ayrıca Türkiye'de incir tüketiminin az olduğuna vurgu yaparak sağlıklı bir yaşam için herkesin günde en az bir kuru incir tüketmesi gerektiğini söyledi.

Özkan'ın ardından ziraat mühendisi Özkan Akgün de bir sunum gerçekleştirdi. Akgün sunumunda dünya incir üretiminin yüzde dördünün Küçük Menderes havzası tarafından yapıldığını belirterek, "Ödemiş'te incir bahçeleri hızla tarlaya dönüşüyor. Beydağ'da da incir üretiminde azalma var. Beydağ'da 6 bin tona varan üretim bin 500 ton seviyesine geriledi. Bu durum son derece üzücü. İncir bizim bölgemizde en kaliteli şekilde yetişen bir ürün. Bu toprakların simge ürünü olan incir, bu toprakları bir kere terk ederse bunun geri dönüşü olmaz. Bunun önlemi alınmalı. Devlet tarihi eserlere nasıl sahip çıkıyorsa incire de sahip çıkmalı. İncir ve incir üreticisi sahipsiz bırakılmamalı. Bilimsel çözümlerle, pazarlama konusu birlikte ele alınmalı" diye konuştu.

Panelistlerden Tuncer Beybağ ise Türkiye'nin tarımda kuyumcu dükkanında sefalet çektiğini kaydederek, şunları söyledi: "İncir üzerine ayet olan iki meyveden biri. Kuran-ı Kerim'de bir zeytin bir de incirin üzerine ayetler var. Üzerine böylesine güzel kelimeler olan bir meyveden diyanet niye bahsetmez, niye Cuma hutbelerinde incir tüketimi önerilmez? Bu ayrı bir konu. Ama her yıl Arap ülkelerinden tonlarca hurma ithal edip oruç açacağımıza kendi topraklarımızda yetişen incirlerle oruç açsak, kendi incirimiz kendi vatandaşımıza yetmez. Ayette incirin insan sağlığına olan faydası anlatılıyor. Bundan ne kadar haberimiz var? Örneğin incir lösemiye karşı en güçlü silah. İçindeki enzimler lösemiyi engelliyor. İncir kanda çözülüp bağırsaklarda çözülmeyen bir meyve. Kolesterolü düşürüp bağırsakların çalışmasını sağlıyor. Birçok alerjinin tabii antibiyotiği incir. Büyük hikmetler olmasına karşın Türkiye'nin incir tüketimi çok çok alt seviyelerde. Önce kendimiz tüketerek, kalanı ihraç etmeye çalışsak inciri üreten de alan tüccar da mutlu olur."

Beybağ konuşmasında incir ve zeytin ağaçlarının yanması durumunda Tarsim'in bu zararı karşılamadığına dikkati çekerek, incir ve zeytinde yangın sigortasının da Tarsim kapsamına alınması gerektiğini vurguladı.

Panelin son bölümünde üreticilerin soruları yanıtlanırken, protokol üyeleri panel sonunda panelistlere plaket ve çiçek takdim etti. - İZMİR

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel

Ramazan Özkan Menderes Beydağ İzmir Yerel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title