Bilecik'te "Aile Haftası" Kutlama Programı
Bilecik’te 12-18 Mayıs "Aile Haftası" münasebetiyle Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından bir program düzenlendi.
Bilecik'te 12-18 Mayıs "Aile Haftası" münasebetiyle Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından bir program düzenlendi.
Bilecik Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi'nde saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan programa; Bilecik Valisi Ahmet Hamdi Nayır, Vali Yardımcısı, Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan, Bilecik İl Genel Meclis Sekreteri Halis Nalbant, Bilecik Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Muhammet Akgül ve vatandaşlar katıldı.
Düzenlenen programda açılış konuşmasını yapan Bilecik Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Muhammet Akgül, insanların cemiyet halinde yaşamak mecburiyetinde olduklarını ve bu cemiyetin en küçük biriminin aile olduğunu, bu bakımdan ailenin toplumun temel taşı olduğunu belirtti. Akgül, "Aile, insanların doğup büyüdüğü, yetişip geliştiği ve terbiye gördüğü topluluktur. Bu, topluluğun küçük büyük fertlerinin olgunlaştığı, bir hayat okuludur. Aile içerisinde her fert birbirinin bilgi ve tecrübesinden faydalanır. Bu faydalanma bir ömür boyu devam eder. İnsanlık aile ile başlar. ugün yeryüzünde rastladığımız farklı renklere, kültürlere, milletlere ve gruplara rağmen insanlar temelde bir tek ailenin çocuklarıdır. İlmin kesin olarak ortaya koyabildiği husus, farklı ırklara, renklere, kan gruplarına ve iskelet yapılarına rağmen bütün insanların bir ana babadan çoğaldıklarıdır. Eski ve köklü bir müessese olan aile, değişik yer ve zamanlarda değişik görünüşler kazanmasına rağmen daima var olmuştur. Aile içinde kadın ve erkeğin birbirlerini anlayıp hoşgörü sahibi olmaları, aile saadeti için şarttır. Karşılıklı saygı ve vazifelerin ne olduğunun bilinmesi, yuvanın huzurlu olması için önemli hususlardır. Ailede disiplini baba sağlar. Baba adaletli davranırsa, ailede huzur olur. Akıllı kadın ve erkek birbirlerini üzmezler. Aileden gaye, neslin devamını sağlayan çocuktur. İnsanın öldükten sonra iyilikle anılması için; topluma faydalı bir eser, veya faydalı bir ilim yahut hayırlı evlat bırakması gerekir" dedi.
"AİLE NE KADAR SAĞLAM OLURSA TOPLUM O DERECE GÜÇLÜ TEMELLER ÜZERİNE KURULMUŞ OLUR"
Akgül, konuşmasının devamında, aile hayatının düzenli olmasının çocukların şahsiyetli ve güzel karakterli olarak yetişmesini sağladığını belirterek sözlerine şöyle son buldu.
"Aile, ne kadar sağlam olursa, toplum o derece güçlü temeller üzerine kurulmuş olur. Bir milleti yıkmak isteyen iç ve dış düşmanlar, ilk tahribatlarına aileden başlarlar. Alkol, uyuşturucu, kumar ve fuhşun en büyük yıkımı aile ve nesiller üzerindedir. Toplumun temeli aile, ailenin temeli ise sadakat, iffet, haya, karşılıklı sevgi ve anlayış gibi manevi değerlerdir. Ailenin zayıfladığı, zedelendiği, vazifelerini yapamadığı zamanlarda gayri meşru serbest münasebetler artmak da, beden ve ruh sağlığı bozuk nesiller toplumu işgal etmektedir. Bu sebeple, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, ailenin, annenin ve çocuğun korunmasında devleti vazifeli kılmıştır. Bu vazifeyi de Türkiye' de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı üstlenmiştir. Biz büyük bir aileyiz ve her zaman sırtınızı dayayacak bir yer aradığınızda arkanızdayız. Aile kökleri toprakta olan bir çınardır. Bu çınarı yeşertmek ve onun köklerinden beslenme bizim elimizdedir. Bu sebeple ailemizin kıymetini bilelim."
"AİLENİN DEĞERİNİ BİLMEK ÖNCE İNSANIN DEĞERİNİ BİLMEYLE BAŞLAR"
Bilecik Aile ve Sosyal İl Müdürlüğünde görevli Psikolog Nermin Kübra Avcı ise, 2015 yılı için uluslararası aile teması olarak kalkınma hedeflerinde ailenin önemli olduğunu belirtti. Avcı, "Ailenin aslında hepimizin dünyaya gözlerimizi ilk açtığımızdan günden itibaren karşılaştığımız ilk şey. Aile nedir sorusu aslında hepimiz için cevaplaması çok kolay gibi görünse de aslında evrensel bir tanımı yoktur. Ama yine de bizim bir tanımlaya ihtiyacımız var. Anne baba ve çocuktan oluşan toplumun en küçük yapı taşıdır. Aile ile ilgili daha geniş kapsamlı psikolojik tanımın bilinmesi gerektiğini düşünüyorum. Aile aralarında biyolojik ve psikolojik bağ duygusal ekonomik ilkellik bulunan kendilerini aynı evin üyeleri hisseden hem ailenin hem de aile üyelerinin gereksinimlerini karşılayan bir sistemdir. Sistemler kurulu bütün organizmaları kendilerini oluşturan ilkeleri, karşılıklı bağları ve etkileşimleri açısından ele alır. İnsanların vazgeçemediği kurumlardan biri ailedir. Toplumun en temel yapı taşıdır. Bu hücrenin temel yapı taşları da insandır. Ailenin değerini bilmek önce insanın değerini bilmeyle başlar. Her birey kendi içinde bir sistemdir. Kadın ve erkek evlenmeden önce bir birey sitemi oluşturur. Evlendikten sonra ise eş sistemi başlar. Eş sisteminin başlamış olması birey sisteminin devre dışı kalacağı anlamına gelmez" dedi.
Konuşmaların ardından Psikolog Özge Tokgöz tarafından "Aile Kavramı" adlı sunum gösterisi devam ederek, Bilecik Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nde görevli Didem Gülhan Zey, evlilikte 40 yılı aşmış çiftlerle sohbet etti. Program "Sıla Grubu" Müzik dinletisi ve protokol üyeleri tarafından evlilikte 40 yılı aşan çiftlere ödüller vermesi ile program sona erdi. - BİLECİK