Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği Olağan Kongresi
Kongrede başkanlığa Baylan seçildi Baylan: "Gücünü üyelerinden alan BUSİAD'da görev almak bizler için onurdur"
Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneğinin (BUSİAD) 36'ncı Olağan Kongresinde başkanlığa, Günal Baylan seçildi.
Dernekten yapılan yazılı açıklamaya göre, Kültürpark'taki BUSİAD Evi'nde, divan başkanlığını İbrahim Yaşar'ın yaptığı kongrede, yönetim kurulu faaliyet ve denetim kurulu raporları ile 2013 yılı hesap durumu okundu ve tasdik edildi. Yönetim ve denetim kurulları ayrı ayrı ibra edildi.
Kongrede, derneğin 2014 yılı tahmini bütçesi 865 bin lira olarak karara bağlandı.
Daha sonra gerçekleştirilen seçime tek listeyle katılan Baylan, oyların tamamını alarak başkanlığa getirildi. Yönetim kurulunda ise Baylan'ın yanı sıra Selim Tarık Tezel (başkan yardımcısı), Tuncer Hatunoğlu (başkan yardımcısı), Halit Cem Çakır (başkan yardımcısı), Ali İhsan Türkmen (sayman) ve üyeler Ahmet Özkayan, Ali Türkün, Erdal Elbay, Ergun Hadi Türkay, Hakan Oktar, Neşe Yıldırım, Şükrü Erdem ve Zeki Erdal Şimşek yer aldı.
Haysiyet Divanı, İbrahim Orhan, Ahmet Kurtçebe Alptemoçin ve Şerif Arı'dan, denetleme kurulu ise Denizhan Sezgin, Sedat Atkın ve Şevki Boran'dan oluştu.
Günay Baylan
Baylan, kongrede yaptığı konuşmada, 36 yıl önce sahip oldukları vizyonla çağdaş demokrasinin vazgeçilmez unsuru olan sivil toplum hareketinin gücünü gören büyüklerinin, kapalı ekonomilerin verdiği sıkıntılara ortak akılla yaklaşıp çözüm önerileri getirmek için bir araya gelerek BUSİAD'ı kurduğunu bildirdi.
BUSİAD'da bugüne kadar görev alan yönetim kurullarının sergilediği duruş ve çalışmalarla derneği bu günlere başarıyla getirdiğini anlatan Baylan, "Gücünü üyelerinden alan BUSİAD'da görev almak bizler için onurdur. Görevi devraldığımız başkanımız Oya Yöney ve yönetim kuruluna, başarılarından dolayı teşekkür ederim. Onlar, gösterdikleri liderlik ve yüksek performansla bize örnek oldu" ifadesini kullandı.
Güncel konulara da değinen Baylan, bireyi ön planda tutan, hak ve özgürlükleri kısıtlamayan, erkler arası dengeyi gözeten, yargı tarafsızlığını ve bağımsızlığını sağlayan temel bir anayasaya ihtiyaç olduğunu anlattı.
Bu anayasanın ışığında nitelikli eğitim alan, demokratik, yurttaşlık ve insan haklarını bilen, ihtiyacı olan bilgiyi kaynağından okuyarak öğrenen aydın bir nesle de gereksinim duyulduğunu vurgulayan Baylan, şöyle devam etti:
"Değerlerimiz, ilkelerimiz ve misyonumuz doğrultusunda iş dünyamızın rekabet gücünü etkileyen tüm unsurlarla sektör politikalarını dikkatle izleyerek sektörel derneklerle iş birliği yapacağız. Üreterek ülke ekonomisine katkı veren bizler, dünya üzerindeki uygulamaları görüp bilmemize rağmen özellikle şehrimizle ilgili projelerde etkin olmakta zorlanıyoruz. Planlama ve projeleri yıllar sonra tenkit etmemiz, yapılan yanlışları düzeltmiyor. İş insanı olarak hak ettiğimiz kaliteli yaşam için katılımcı olmamız gerekiyor. Bu konuyu da üyelerimizin desteğiyle etkin hale getireceğiz. Yeni dönemde üyelerimizin yüksek katılımıyla gerçekleştirmek istediğimiz gezi, eğlence, kültürel ve sanat etkinlikleri olacak. 2014 yılının, 2013'ten daha zor geçeceğini öngörerek üyelerimizden yönetim kurulumuza destek vermelerini bekliyoruz."
Oya Yöney
Yöney ise iş dünyası olarak belirsizliği sevmediklerine işaret etti.
Bu yılın bir seçim dönemi olduğunu ifade eden Yöney, şunları kaydetti:
"BUSİAD olarak bu dönemin 'yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı artırıcı, yerli üreticiyi koruyan' çözüm planlarıyla hızla atlatıldığını görmek istiyoruz. Sanayimizin gücünün, dünyada da güçlü ve demokratik Türkiye imajıyla tanınmasını arzu ediyoruz. İş dünyası olarak ekonominin, gündemde siyasetin önüne geçmesini bekliyoruz. Ülkede artan risk algısının, son 10 yılda ortaya konulan performansı gölgelemesini istemiyoruz. Döviz kurunun önemini bir kez daha derinden yaşadığımız, Türk lirasının dolar karşısında aşırı değer kaybettiği günlerdeyiz. Sermaye birikiminin olmaması, tasarruf açığı problemleri ve büyüme ihtiyacımız, özel sektörün döviz borcu, cari açık problemi... Bunların hepsi ülkemiz gerçekleri. Gelişmiş ekonomilerin sıkıntıya düşmesiyle birlikte girilen düşük faiz ortamı ve piyasalara enjekte edilen bol likidite, gelişmekte olan ülkelere bir fırsat yaratmıştı. 2008 krizi ile girilen bu ortam yine aynı ekonomilerdeki düzelme göstergeleriyle terse dönmüş gibi görünüyor." - Bursa