Dilekçe Kabul Etmeyen Milli Eğitime Tepki
Mazlumder Batman Şubesi, Kürtçe için dilekçe kabul etmeyen Milli Eğitim Yöneticilerini sert bir dille eleştirdi.
Önceki gün Batman Sanat Sokağı'nda yapılan basın açıklamasının ardından aralarında Batman Belediye Başkanvekili Serhat Temel, BDP İl Eş Başkanı Serdar Atalay, Parti yöneticileri ve STK temsilcilerinin bulunduğu bir heyet, Milli Eğitime verdikleri dilekçelerin uzun süre kabul edilmemesi Mazlumder Batman Şubesinin tepkisine neden oldu. Mazlumder Şube Başkanı Hasan Argünağa, yaptığı açıklamada "Basına ve kamuoyuna yansıyan bilgilere ve taraflarla yaptığımız görüşmelere göre ilgili kurumda dilekçeleri işleme koyacak hiçbir muhatap bulunamamış ve orada mevcut bulunan bir Milli Eğitim Şube Müdürü de başvurucuların varlığını görünce kapısını kilitleyerek, Belediye Başkan vekilinin tüm ısrarlarına rağmen kapısını açmamıştır. Ancak Valilik Makamının duyarlılığı ve talimatlarıyla dilekçeler teslim alınmıştır.
Öncelikle ifade etmek gerekir ki dilekçe hakkı anayasal bir haktır. Her kurum, içeriği ne olursa olsun verilen dilekçeleri kabul etmek zorundadır. Yine idare hukuku prensiplerine göre verilen dilekçe teslim edildiği kurumu ilgilendiriyorsa işleme konmalıdır. Verilen dilekçe o kurumu ilgilendirmiyorsa dahi yine o kurum dilekçeyi kabul etmek ve ilgili kuruma havale etmek zorundadır. Bir vatandaşın anadilde eğitim talebini içeren dilekçe ile Milli Eğitim Kurumuna başvurması çok doğal ve başvurulan merci itibariyle doğru bir mercidir. Hatta bir vatandaşın Milli Eğitim Kurumunun kapatılmasını istediği bir dilekçeyi dahi verme hakkı vardır. Kurumun dilekçe hakkına engel olması ve bundan imtina etmesi hak gaspıdır ve kabul edilemez.
Bir diğer ayıp ise seçilmiş bir belediye başkan vekilinin kapıyı çalmasına rağmen kapının kilitlenerek açılmamasıdır. Hak, Hukuk, Örf adet ve devlet ciddiyetiyle bağdaşmayan bir davranış gerçeğine inanıyoruz. Dışlama ve ayrımcılıktan çok bürokratik korkulara dayandığını düşündüğümüz bu yaklaşımı kabul edilemez buluyoruz.Mazlumder Batman Şubesi olarak, hak gaspına yol açan ve devlet ciddiyetiyle bağdaşmayan tutum ve davranışlar ile adaleti gözetmekten uzak yaklaşımları kınıyoruz. Kurum yöneticilerinin evrensel insan hakları ile yasalara göre hareket etmeleri gerektiğine inanıyoruz" dedi.
