Ege Üniversitesi'ne Yepyeni Bir Soluk
Ege Üniversitesi’nin 12 Temmuz 2016 da yapılacak olan Rektörlük seçimleri için adaylığını daha önce açıklayan Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fazıl Akın Olgun, üniversiteyi mühendis-ekonomist bakış açısıyla, insan odaklı bir yönetim anlayışıyla yöneteceğini belirterek, “İnsana, araştırma-eğitim altyapısına ve teknolojiye daha fazla yatırım yapacağım” dedi.
Ege Üniversitesi'nin 12 Temmuz 2016 da yapılacak olan Rektörlük seçimleri için adaylığını daha önce açıklayan Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fazıl Akın Olgun, üniversiteyi mühendis-ekonomist bakış açısıyla, insan odaklı bir yönetim anlayışıyla yöneteceğini belirterek, "İnsana, araştırma-eğitim altyapısına ve teknolojiye daha fazla yatırım yapacağım" dedi.
Tam 35 yıldır Ege Üniversitesi'nde yaptığı insan odaklı uygulamalarla adından söz ettiren Prof. Dr. Akın Olgun, üniversitenin ve fakültenin hemen her kademesinde akademik ve yönetimle ilgili görevler aldığını sorunları ve çözümleri bilerek rektörlüğe talip olduğunu bildirdi.Yaklaşan rektörlük seçimi öncesi bugüne kadar dokuz adayın çıktığını belirten Akın Olgun, kendisinin üniversitenin tümüne hitap edecek tek kişi olduğunu söyledi.
Üniversiteyi farklı bir bakış açısıyla bugünkü konumundan daha ileriye götürebileceğini geçmişteki tecrübelerine dayanarak gerçekleştirebileceğini vurgulayan Olgun, "Üniversiteyi mühendis gözü ve bakış açısıyla yöneteceğim. Ziraat fakültesi dekanlığına atandığımda fakültemizin tarım ve sanayi temsilcileriyle ilişkileri iyiydi ama şu anda Türkiye'de tarımda sivil toplum örgütleri kamu ve bakanlıklarla en fazla ilgisi olan fakülteyiz hedefim üniversitemizi de bu konuma getirebilmek" diye konuştu.
"PARKE DÖŞETEN, KLİMA ALAN PROFESÖR OLMAZ"
Göreve gelmesi halinde yapılacak 4 - 5 öncelikli işi olduğunu kaydeden Olgun,şöyle konuştu:
"Eğitim gerçekten önemli. Teknolojiyi daha hızlı üniversiteye getirmemiz gerekir. Çağdaş teknoloji çok hızlı değişiyor. Onu takip etmemiz gerekiyor. Burada biraz eksikliklerimizin olduğunu düşünüyorum. Hedefim eğitimde bu eksikliğimizi hızlı bir şekilde giderebilmek. Akademik personel olarak çok güçlüyüz. Akademik personel sayımız 3200. Bu inanılmaz bir rakam. Dünyadaki birçok üniversitede böyle bir sayı yok. Ancak laboratuvarlarımız olsun, atölyelerimiz olsun, araştırma alt yapımız olsun hocalarımızın hakettiği koşullar maalesef yeterince yok. Hedefim daha iyi hale getirmek. Bütün dünyada akademik çalışmalar teşvik ediliyor, destekleniyor. Üniversitemizde ben bunun da yetersiz olduğunu düşünüyorum. Üniversitemizde akademik teşviklerinde hem miktar hem kapsam olarak artırılması gerekir. Akademik personelimizin mekansal ve fiziksel ihtiyaçlarının iyileştirilmesi gerek. Birçok hocamız bugün kendi bilgisayarını, kendi klimasını, her şeyini kendisi alıyor. Hatta daha enteresan yer parkesini bile kendi yaptıran hocalarımız var. Ben bunun doğru olmadığını inanıyorum. Bunları üniversitemizin yapması gerekir. Bunlar üniversitenin görevi. Yönetim akademik personeline rahat bir çalışma ortamı sağlamak zorundadır."
"KADRO SIKINTISI GİDERİLECEK"
Üniversitede yıllardan beri süregelen kadro sıkıntısına da değinen Olgun, "Çok sayıda hocamız kadroda bekliyor. Doçent unvanını almasına veya profesörlük koşullarını yerine getirmesine rağmen bu kadrolara atanamıyorlar. Üniversitemizde aslında böyle bir sıkıntının olmaması gerektiğine inanıyorum. Çünkü şu anda 130 - 140 kişi doçent veya profesörlük kadrosu bekliyor ama Ege Üniversitesi'nde 400'e yakın boş kadro var. Yani sorun biraz iletişimin olmamasından kaynaklanıyor. Bir tarafta kadro var ve öbür tarafta koca bir kadro sırada bekliyor. Çok kısa sürede çözebileceğimize inanıyorum. Çünkü akademik personelin özlük haklarını korumak yönetimlerin temel görevidir,özlük haklarında sıkıntı olursa o akademisyenden fazla verim alamazsınız" diye konuştu.
Prof. Dr. Fazıl Akın OLGUN ayrıca diğer hedeflerini de Üniversiteye yeni kaynaklar yaratarak öz gelirlerini artırmak, daha sürdürülebilir, bakımlı, yeşil ve güneş enerjisinden yararlanarak kendi elektrik enerjisini üreten çevreci bir Ege Üniversitesi yaratmak olduğunu söyledi. - İZMİR