Eskişehir'de Mangana Heyecanı
Eskişehir’deki ortaokullar arasında düzenlenen ‘Mangana’ oyunun il birinciliğini, Kırka Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu 5/C sınığı öğrencilerinden Selile Basan kazandı.
Eskişehir'deki ortaokullar arasında düzenlenen 'Mangana' oyunun il birinciliğini, Kırka Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu 5/C sınığı öğrencilerinden Selile Basan kazandı.
Eskişehir'in 2013 Türk Dünyası ve Kültür Başkenti olması sebebiyle, Eskişehir Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından; Türkiye Ortaokullar Arası Mangana Turnuvası düzenlendi. Göktürklerden kalma 4 bin yıllık Türk zeka ve strateji oyunu olan Mangala turnuvasında Eskişehir'i Kırka Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu 5/C sınıfı öğrencilerinden Selile Basan temsil edecek. İl bünyesinde düzenlenen ve 60 öğrencinin katıldığı müsabakalar sonucunda birinciliği Selile Basan'ın kazanması Kırka'da sevinçle karşılandı. Alınan bu başarıda, aynı zamanda okulun mangala koordinatörlüğünü de yürüten Matematik Öğretmeni Elif Yılmaz ile İlçe Milli Eğitim Müdürü Nazmi Avcı'nın büyük destekleri olduğunu, yapılan çalışmaların ilk meyvesini verdiği belirtildi. Okul yetkilileri, bütün Türkiye'den il temsilcilerinin katılımı ile 7-8 Haziran tarihinde Eskişehir Öğretmenevi'nde yapılacak final yarışında, öğrencileri Selile Basan'ın başarılı olacağına inandıklarını belirttiler.
MANGANA OYUNU
Tarihi araştırmalar Mangala Oyunu'nun Sakalar, Hunlar ve Göktürkler döneminde oynandığını göstermektedir. Dünyada "Coffee House" kültürünün temelleri 1554 yılında İstanbul'da atılmış; İstanbul'dan sonra günümüz Avrupa'sında kahve kültürünün izleri 1650 yılından itibaren, bizden 96 yıl sonra görülmeye başlanmıştır. Dünyanın farklı ülkelerinde mangala türü oyunlar oynanmaktadır ancak Türk Mangalasını diğer mangala oyunlarından ayıran kimi özellikler vardır. Diğer mangala türlerinde taşlar genelde "tohum" adını almakta, taşları hareket ettirme ise "tohum saçma" olarak ifade edilmektedir. Bu da o kültürlerin ziraatçı bir toplum olduklarını göstermektedir. Oysa Türk Mangala'sında taşlar "asker" olarak görülmektedir. Ayrıca günümüze "hazine" olarak aktardığımız bölüme Türkler "orda" yani "karargah" demişlerdir; bu da oyunumuzun bir çiftçilik oyunu değil, savaş oyunu olduğunu ortaya koymaktadır. Mangala'da kendi kuyusuna bir taş bırakma kuralı, Türk sosyal hayatındaki baba ocağına sahip çıkma geleneğinin bir tezahürüdür. Taş kazanmak için rakibin taşlarını çift yapma kuralı ise Türk inanç ve devlet sistemi tarihindeki ikili anlayışı sembolize etmekte ve Türklerin geleneksel dünya görüşüne uygun düşmektedir. Eski Türklerin göğü baba, yeri ana olarak kabul etmesini; Türk devlet sistemindeki töles-sol ve tardus-sağ ile idare yapıdaki yabgu ve şad sistemi gibi çiftleri bu duruma örnek gösterebiliriz.
OSMANLI DÖNEMİNDE ŞEHZADE EĞİTİMİNDE KULLANILMIŞ
Mangala Oyununun çağdaşı olduğu diğer oyunlardan farkı, dağdaki çobandan, 70 yaşındaki bilgine, İstanbul'da saraydaki Hanım Sultandan, 5 yaşındaki çocuğa kadar her yaştan ve kültürden insanın oynayabilmesidir. - ESKİŞEHİR