GGC: Gazeteciler Polisin Hedefi Haline Geldi
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti, gazetecilerin polisin hedefi haline geldiğini bildirdi. Sur'dan haber yapmak bazıları için kolay, bazıları için imkânsız hale getirildiği belirten GGC, gazetecilere yapılan saldırılara son verilmesi istendi.
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti, önceki gün Diyarbakır'ın merkez Yenişehir ilçesinde HDP tarafından düzenlenen basın açıklaması sonrasında çıkan olaylarla ilgili yazılı açıklamalarda bulundu.
Çıkan olaylarda, gazeteciler polisin hedefi haline geldiği belirtilen açıklamada, "Dicle Haber Ajansı muhabiri Ayşe Sürme polis tarafından atılan gaz fişeği kapsülüyle bacağından yaralanırken GGC Yönetim Kurulu üyesi ve Associated Press Haber'>haber ajansı Diyarbakır muhabiri Mücahit Ceylan TOMA'nın hedef gözeterek yaptığı müdahale sonucu gazlı suya maruz kalarak kamerası kullanılamaz hale geldi. Yine müdahalenin devam ettiği Ofis Semti'nde Doğan Haber Ajansı muhabiri Canan Altındaş, Reuters Haber Ajansı Kameramanı Ümit Özdal ve İhlas Haber Ajansı muhabiri Burak Emek ile bir çok gazeteci Toplumsal müdahale araçlarından sıkılan gazlı tazyikli su ve biber gazlarının hedefi oldular" denildi.
"Basın özgürlüğü yara aldı ve haber alma hakkı engellendi"
Bölgede özellikle çatışmalı ortamın başlamasından bu yana gazetecilere yönelik bu türden müdahalelerin artarak devam ettiği ifade edilen açıklamada şöyle dendi:
"Gerek eylemcilerin, gerekse de güvenlik güçlerinin hedefi haline oturtulan gazeteciler çalışamaz duruma gelmiştir. Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti olarak gazetecilerin maruz kaldıkları bu olumsuzlukların yaşanmaması için birçok kez siyasetçi ve yetkili mercilerle görüşmeler yaparak oluşabilecek saldırıların önüne geçilmesi için her türlü çabayı ve gayreti sarf ettik. Ancak dün yaşananlar bir kez daha gösterdi ki bu çabalarımız sonuçsuz kalmış, gerekli tedbirler alınmamış ve hassasiyetler korunamamıştır. Dolayısıyla gazetecilerin şahsında basın özgürlüğü yara almış ve halkın haber alma hakkı engellenmeye çalışılmıştır.
"Sur'dan haber yapmak bazıları için kolay, bazıları için imkansız"
Öte yandan canlarını hiçe sayarak kamuoyunun habere ulaşma hakkını icra ederken her türlü sıkıntılara göğüs geren bölgedeki basın emekçileri çifte standartlı uygulamalara da maruz bırakılıyor. Batıdan getirtilen bazı gazetecilerin haber yapmalarına ve görüntü elde etmelerine her türlü olanağın sağlandığına şahit oluyor, bölgede görev yapan gazeteciler ise bunun dışında tutuluyor. Gazeteciler arasında uygulamaya konan bu çifte standardı birçok kere eleştirmemize rağmen maalesef değişen bir şey olmamıştır. Özellikle Suriçi bölgesinde haber yapmak bazı gazeteciler için çok kolay, bazıları içinse imkansız hale getirilmiştir.
"Gazetecilere saldırılara son verin"
Bu çifte standartın bir an önce ortadan kaldırılıp tüm medya kuruluşları ve gazetecilere eşit imkânların kullandırılmasını bekliyoruz. Sonuç olarak, toplumsal olaylarda ve çatışmalarda gazetecilerin maruz kaldıkları saldırılara son verilmesini bir kez daha talep ediyor, dünkü olaylarda yaralanan ve olumsuz etkilenen meslektaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi sunuyor, gazetecilerin korku ve endişe taşımadan rahatça ve özgürce haber yapabilecekleri günleri umut ediyoruz"
