Hukukçulardan Anlı'ya Ziyaret
İstanbul, Bursa, Muş, Mardin ve Batman Barosu'ndan bir grup avukat, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı'yı ziyaret etti.
Bölgede yaşanan çatışmalı süreci yerinde incelemek, çatışmaların çocuklar üzerinde yarattığı etkiyi araştırmak ve neler yapılabileceğini değerlendirmek üzere Diyarbakır'a gelen İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi üyeleri, Bursa Barosu Çocuk Hakları Komisyonu üyeleri, Muş Baro Başkanı Feridun Taş, Mardin Baro Başkanı Çelebi Araz, Batman Baro Başkanı Ahmet Sevim, Diyarbakır Barosu avukatlarıyla birlikte, Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı'yı ziyaret etti.
Ziyarette konuşan İstanbul Barosu avukatlarından Aycan Topay, çocukların yaşanan süreçten dolayı birçok haktan mahrum kaldığını ve özel statülerinin dikkate alınmadığını belirtti.
Bursa Barosu adına konuşan avukat Bilge Arıcıoğlu ise, çocuklara yönelik hak ihlallerini, yaşadıkları psikolojiyi ve neler yapabileceklerini değerlendirmek için Diyarbakır'a geldiklerini ifade ederek, Ankara'da düzenleyecekleri bir çalıştaydan sonra değerlendirmelerini Meclis'e sunacaklarını söyledi.
Anlı: Sokağa çıkma yasağının hukuksal karşılığı yok
Ziyarette konuşan Eş Başkan Fırat Anlı, avukatların ve baroların ziyaretinin önemine dikkat çekti. Tahir Elçi'nin öldürülmesinden bu yana hiç bir gelişme yaşanmadığını ve 60 günlük sokağa çıkma yasağının hukuksal karşılığının olmadığını kaydeden Anlı, "İl İdare Kanunu'ndan kaynaklı gerekli tedbirleri alır gibi eski kamu güvenliği, kamu sağlığı gibi başlıklara atıf yapan bir düzenleme ile yüz binlerce insanın güvenliğinin, özgürlüğünün ve kimi haklarının kısıtlanıyor olması vahim bir durumdur." dedi.
Çocuklar ve kadınlar etkileniyor
Sokağa çıkma yasakları ve çatışmalardan en çok çocuklar ve kadınların etkilendiğini söyleyen Anlı, kadınların bu sorunların aşılması için kısmen dayanışma ağının olduğunu; ancak çocukların vahim bir tabloyla karşı karşıya olduğunu kaydetti. Temel gündemlerinin çocukların yaşanan çatışmalardan etkilenmesini engellemek ve can güvenliklerini sağlamak olduğunu ifade eden Anlı, Sur'da yaşanan çatışmalarda 7-8 çocuğun kapısının önünde veya evinde yaşamını yitirdiğini, etkin bir soruşturma yürütülmediğini ve gelecekten kaygılı olduklarını söyledi.
